1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

‘Suriye’ye hava saldırısı şart’

Seda Serdar / Washington4 Eylül 2014

İki ABD’li gazetecinin öldürülmesinin ardından İslam Devleti örgütü, ABD’de büyük bir tehdit olarak algılanıyor. Uzmanlar, örgütün etkisiz hale getirilebilmesi için Suriye’ye bir hava saldırısının şart olduğu görüşünde.

https://p.dw.com/p/1D6Cr
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

ABD Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Matthew Olsen Brookings Enstitüsü'nde yaptığı konuşmada İslam Devleti örgütünün Amerika ve Avrupa için önemli bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Olsen, özellikle Amerikalı gazetecilerin öldürülmesinin ardının İslam Devleti örgütünün ülkede ciddi bir endişe yarattığına değindi.

ABD'ye doğrudan tehdit savuran örgüt hakkında Olsen, “İD Suriye ve Irak'taki boşluktan faydalandı. Çok tehlikeli olan bu örgüt, çok karmaşık bir alanda barınıyor. Irak ve Suriye arasında sınır kontrolü olmadığı için örgüt üyeleri rahatlıkla hareket edebiliyor” dedi.

Olsen, İslam Devleti örgütünü her ne kadar ABD için doğrudan bir tehdit olarak algıladıklarını kabul etse de, bu örgütün ortadan kaldırılmasının imkânsız olmadığını belirtti.

‘Amaç bölgeyi kurtarmak'

İslam Devleti örgütünün gelirini petrol, kaçakçılık ve rehinelerden temin ettiğini belirten Olsen bölgedeki ABD vatandaşları için endişeli olduğunu ve Amerikan hükümetinin kısa dönem hedefinin vatandaşlarını korumak olduğunu söyledi. Ancak Washington Yakın Doğu Çalışmaları Enstitüsü’nde Ortadoğu uzmanı olan David Pollock bu görüşe katılmıyor. Pollock, “Eğer amaç Amerikan vatandaşlarını korumak olsaydı, onlar bölgeden geri çekilirdi. Esas amaç bundan çok daha büyük, esas amaç bölgeyi kurtarmak” dedi.

İslam Devleti örgütü tarafından gazeteci Steven Sotloff ve James Foley'nin öldürülmesinin ardından her ne kadar Obama hükümeti ciddi eleştirilerle karşılaşmış olsa da ABD Orta Doğu'daki tehdide karşı temkinli adımlarla ilerlemeye devam ediyor. Beyaz Saray Suriye'ye hava saldırısını şu aşamada gündeme getirmese de, David Pollock İslam Devleti örgütünü etkisiz hale getirmek için bunun gerekli olduğunu düşünüyor.

Ancak Pollock bu harekâtın çok dikkatli bir şekilde yapılaması gerektiği kanısında. “İran ya da Suriye'ye yardımcı olmadan İD'ye müdahale etmemiz mümkün. Suriye'de bir partnerimiz yok ve Esad'a yardımcı olmadan, Kürt gruplarla hareket edebiliriz. Buna Türkiye'nin de sıcak bakacağını düşünüyorum çünkü Türkiye içinde de bazı değişiklikler oluyor” dedi.

Suriye'de İslam Devleti örgütüne karşı yapılabilecek bir hava saldırısına Rusya'nın da karşı çıkmayacağını söyleyen Pollock, “Bu sonuçta Esad rejimine karşı bir hava saldırısı olmayacak. O yüzden Rusya'nın tepkisinden endişelenmiyorum. Elbette biraz rahatsız olacaklar ama benim esas endişelendiğim Suudilerin ve diğer Sünni Arapların sanki onlara karşı bir saldırı yapılıyormuş gibi algılamaları” dedi.

Batı'ya geçiş engellenmek isteniyor

Amerika Orta Doğu'da İslam Devleti örgütünü kontrol altına almaya çalışırken bir yandan da örgüt üyelerinin Batı’ya geçişini engellemek istiyor. Terörle Mücadele Merkezi Başkanı Olsen, elindeki verilere göre 1000 kadar Avrupalı ile 100 civarında Amerikalının Suriye'ye gittiğini belirtti. Matthew Olsen Amerikan vatandaşları hakkında yaptığı açıklamada Suriye'ye giden kaç kişinin İslam Devleti örgütüne katılmak için gittiğini henüz bilmedikleri belirtti ve ancak örgüte katılanlar hakkında “Radikalize olup buraya geri dönmek isteyecekler” dedi.

Olsen bölgede tehdit altında olan Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkeler ile yakın bir şekilde çalıştıklarını belirtti ve bu hafta gerçekleşecek olan NATO Zirvesi'nin ardından uluslararası ortaklarlar ile işbirliğinin yoğun bir şekilde devam etmesini umduğunu söyledi. NATO Zirvesi sonrası ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ile Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Orta Doğu'ya gideceğini belirten Olsen ABD'nin gerekli adımları atacağını söyledi.

ABD, İslam Devleti örgütünün 11 Eylül gibi bir saldırıyı gerçekleştirecek kapasitede olmadığına inanıyor. Matthew Olsen yaptığı açıklamada “Amerika'da yabancıların işlettiği terör hücreleri yok. Belki Suriye'den dönen bir kaç kişi olabilir. Bu modeli Avrupa'da gördük o yüzden Amerika için de bu potansiyel söz konusu” dedi. İslam Devleti örgütünü ABD dikkatle takip ediyor ve İngiltere ile yakın bir işbirliği içerisinde. Ortadoğu'ya coğrafi yakınlığından ötürü İngiltere radikalleşmiş örgüt üyelerinin Avrupa'ya giriş yapmasından endişe duyarken ABD'de de İngiltere'yi örnek alarak bu konuya temkinli yaklaşıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Seda Serdar / Washington