1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Suriye'de mezhep çatışması korkusu

6 Temmuz 2011

Suriye'de iktidar değişikliği ihtimali, yalnızca bölge ülkelerince değil dinî azınlıkların mensuplarınca da kaygıyla izleniyor. Yönetim karşıtı protestoların mezhep gerilimlerine dönüşmesi ihtimaline dikkat çekiliyor.

https://p.dw.com/p/11pQt
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Müslümanlar, Hrıstiyanlar, Aleviler, Dürzîler, İsmailîler ve dahası… Lübnan hariç hiçbir Ortadoğu ülkesi Suriye’deki gibi bir dinî ve etnik çeşitliliğe sahip değil. Suriye, yıllardır sosyalizmin etkisinde şekillenmiş, Anayasa’ya göre laik bir devlet. Esad ailesi rejimi geçtiğimiz 41 yıllık iktidarında açıkça mezhebe dayalı politikalar izlemekten kaçındı. Berlin merkezli Bilim ve Politika Vakfı’ndan Ortadoğu uzmanı Volker Perthes, yine de iktidara yönelik protestoların dinî ve etnik gerginliklere yol açabileceğini söylüyor ve özellikle Suriye’deki dinî azınlıkların endişelerine dikkat çekiyor.

Perthes, “Dini azınlıklar, Esad rejiminin çöküşünün uzun ve kanlı bir süreç olmasından, iç savaş benzeri çatışmalar yaşanmasından ve bu süreçte mezhepsel gerginliklerin tırmanmasından endişe ediyorlar. Çatışmaların yanı sıra intikam eylemlerinin yaşanmasından da çekiniyorlar" diyor.

Syrien Demonstration gegen Präsident Bashar Assad in Kfar Nebel
Esad'a karşı gösteriler sürüyorFotoğraf: dapd

Alevilerin endişesi

Perthes özellikle de Alevilerin, Esad’ın Alevi olması nedeniyle intikam eylemlerinin hedefi olabileceğini belirtiyor ve babası Hafız Esad gibi Beşar Esad’ın da, hükümet, ordu ve istihbaratta kilit noktalara Alevileri getirdiğine dikkat çekiyor: “Daha şimdiden iktidarın ateşi biraz körüklediğini görüyoruz. Coğrafi açıdan Sünni köylerin yakınındaki Alevi köyler silahlandırılıyor. Bunlar çok tehlikeli eğilimler ve rejimden pay alamayan azınlıkların sıradan mensupları da korku içinde. Ve bu haklı bir korku.“

Protestoların başlamasından bu yana Suriye yönetimi durdurulması gereken silahlı bir ayaklanma yaşandığını iddia ediyor. Hükümet huzursuzluklardan dış güçleri sorumlu tutuyor. İslamcılar, Selefîler ve hatta bazen Lübnanlılar da suçlanıyor. Suriye uzmanı gazeteci Kristin Helberg, Suriye yönetiminin, halkın mezhepsel çatışma korkularıyla adeta oynadığını ve bunun göstericilerin öfkesini daha da artırdığını söylüyor.

Helberg, “Göstericiler, sloganlarıyla, afişleriyle Suriye halkının birliğini istediklerini, mezhepsel ayrılıklara karşı olduklarını, tüm mezhep gruplarıyla birlikte reform ve değişiklik istediklerini göstermeye çalışıyorlar" şeklinde konuşuyor.

TV-Ansprache des syrischen Präsidenten Assad 20.06.2011
Beşar EsadFotoğraf: dapd/Syrian TV

Halkın yüzde 70'i Sünniler'den oluşuyor

Suriye halkının yüzde 70’ini Sünni Müslümanlar oluşturuyor. Aleviler, Dürzîler ve İsmailîlerin oranı ise yüzde 20 civarında. Halkın yüzde 10’u da Hrıstiyanlardan oluşuyor. Buna ek olarak Irak’ta baskıdan kaçarak Suriye’ye gelen Iraklı Hristiyanlar da var. Esad rejimi devrilirse yeniden sürgün yollarına düşmekten korkuyorlar.

Baba Hafız Esad da oğlu Beşar da iktidarları döneminde ülkede köktendinci akımları kontrol altında tuttu, bastırdı. Ortadoğu uzmanı Volker Perthes, Esad rejiminin Lübnan'daki Hizbullah ve Filistin'de Hamas'a verdiği desteğe rağmen bu grupları Suriye içine sokmayarak pragmatik bir politika izlediğine dikkat çekiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Diana Hodali / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Beklan Kulaksızoğlu