Sokaklar “İdam isteriz” sesleriyle yankılandı

Darbe girişiminin bir yıl önce başladığı saat olan 00.13’te camilerden 15 Temmuz şehitleri için selalar okunmaya başladığında, her yaştan Ankaralı çoktan sokaklara çıkmıştı. 15 Temmuz etkinlikleri için şehrin iki ana meydanı olan Ulus ve Kızılay’a çıkan tüm yollar kapatıldığından, vatandaşlar çok erken saatlerde anma etkinliklerinin olacağı güzergahta yerini aldı. Ankara Büyükşehir Belediyesi, metro ve otobüsleri ücretsiz ilan ettiğinden halkın çoğu bu toplu taşıma araçlarına yöneldi.

Söğütözü’nden Kızılay istikametine doğru ilerleyen metro istasyonunda bir baba, iki kız çocuğuyla birlikte sırtlarına sardıkları Türk bayraklarıyla anma etkinliklerine katılacak olmanın heyecanını yaşıyordu. Baba Cemil, metro istasyonunun içinde Türk bayraklarıyla fotoğraf çektirmek isteyen vatandaşlara tek tek yardımcı oluyordu. Kızılay istasyonununda “Allah-u Ekber” sesleri yankılanıyordu. Bu ses gece boyunca Kızılay’dan, TBMM önüne doğru ilerleyen sesler arasında en çok dikkat çeken seslerden biri oldu.

Kızılay’daki metro istasyonundan meydana çıkan tüm girişler polis tarafından tutulmuştu. Polis, Türk bayraklarıyla çepeçevre sarılan meydana giren herkesi didik didik aradı. Mehter marşlarının ve “Recep Tayyip Erdoğan” şarkısının hiç kesilmeden çalındığı, belediyenin nerdeyse her köşede bayrak ve su dağıttığı meydanda 15 Temmuz’u anlatan sinevizyon gösterilerinin ardı arkası kesilmedi. Herkes bir yandan Türk bayrağı sallarken bir yandan da hatıra fotoğrafı çektirdi. Tıpkı kendi yaşındaki arkadaşları gibi başına ‘Tayyip Erdoğan’ bandı bağlayan 19 yaşındaki Hüseyin, Erdoğan için “O bizim kahramanımız, ben de büyüyünce onun gibi kahraman olmak istiyorum” diyordu. Anneler; kızlarıyla, kardeşleriyle, eşleriyle hatta bebek arabalarıyla gelmişlerdi. Meydanda dev Türk bayrağı gençler tarafından dalgalandırılıyordu.

Sokaklarda "idam isteriz” sesleri

Kızılay’da toplanan vatandaşlar gecenin ilerleyen saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dinlemek için TBMM önüne doğru yürüdü. Bu yürüyüş sırasında “İdam isteriz, şehitler yaşasın, kalleşler asılsın” sesleri dikkat çekiyordu. Bu seslere elinde salladığı Türk bayrağıyla yanıt veren 35 yaşındaki Aysun Hanım, “FETÖ’yü assınlar, yandaşlarını da yanına koysunlar” diye çıkıştı. Elinde Erdoğan baskılı bir pankartla yürüyen 57 yaşındaki Ahmet Bey, “Çünkü onlar meclisimizi bombaladılar. Mutlaka idam edilmeleri gerekir” sözleriyle anlatmaya başladı. “Bak, hepimiz demokrasimizi kurtaran kahramanlar için sokağa çıktık. Meclisimizi başımıza yıkmaya çalışanları lanetliyoruz” diyen Ahmet Bey, sokaktan aldığı su şişesini gösterdi ve “Vatanımız bizim ekmeğimiz, suyumuz. Vatanımızı koruyan, kollayan Erdoğan’ın yanındayız” diye konuştu.

Kızılay’dan meclis önüne doğru giden yolda yüzlerce canlı yayın aracı, yüzlerce aydınlatma cihazına ek olarak havadan görüntü toplayan ve yayın yapan drone’lar da dikkat çekiyordu. Meclisin önünde dev bir çadır kuran Kızılay, Tayyip Erdoğan gece 02.20’ye doğru alana gelene kadar yüzlerce kişiden kan bağışı aldı. Meclisin bombalandığı yerde, Erdoğan’ı dinlemek için toplanan halk “Bir daha kimse bizi bombalayamayacak, bunun için sokaktayız” mesajında birleşiyordu. Bir yıl önce meclisin tepesine bombalar yağdığında sokağa çıktığını anlatan Yaşar Bey, “O gün tam olarak ne olduğunu anlamadan sokağa çıktık ama vatanımızı korumak istiyorduk. Bugün tam olarak vatanımız için burdayız. Şehitlerimizin emanetine sahip çıkacağız” diyordu.

“Demokrasi nöbeti bitmesin” mesajları

Meclis bahçesinde özel bir güvenlik çemberine alınan halk, Erdoğan’ın meclise ulaştığını öğrenince daha da coştu. Coşku, Ulus’tan 3 kilometrelik bayrakla meclise yürüyenlerin alana ulaşmalarıyla en yüksek noktasına çıktı. Şehitler için yapılan yoklamalar, okunan Fatiha’lardan sonra herkes can kulağıyla Erdoğan’ı dinlemek istiyordu. Meclisin bombalandığı saat olan 02.32’de resmi olarak başlatılan buradaki törende ilk olarak Kuran-ı Kerim okundu. 15 Temmuz’u anlatan sinevizyon gösterisini dikkatle izleyen vatandaşlar, meclis bahçesinde sabaha kadar oturdu, demokrasi nöbeti tuttu. “Ben bir haftadır her akşam sokaktayım” diyen 23 yaşındaki Semih, Türkiye genelinde 00.13’te başlayan demokrasi nöbetlerinin amacının Fethullah Gülen’i protesto etmek olduğunu söyledi. 15 Temmuz şehitlerinin fotoğraflarını taşıyan bir grup gençten “Önümüzdeki hafta boyunca sokağa çıkmak istiyoruz. Çünkü Gülen’i her geçen gün daha fazla protesto etmek istiyoruz” sesleri yükseldi.

Erdoğan’ın meclisteki bahçe kürsüsünden konuşması sırasında, idam cezası konusunda “Bana gelirse ben onaylarım” mesajı vermesiyle en çok coşanlar gençler ve kadınlar oldu. Erdoğan için “İşte orda, işte komutan” diyen 45 yaşındaki Figen Hanım, "Çünkü bu idam olmazsa, darbeciler rahat durmayacak” dedi. 22 yaşındaki Harun “Abla, yoksa darbeciler bizi asacak. Önce biz onları asalım” yanıtını verdi Figen Hanım’a. 24 yaşındaki İzzet de “İdam cezası gelene kadar demokrasi nöbetinden vazgeçmeyelim. Saatlerdir yürüyoruz, yorulmadık. Darbeciler idam edilene kadar nöbetlerimize devam edelim” dedi. 27 yaşındaki Hüsniye “Bir yıl önce çok korkmuştuk ama şimdi korkmuyoruz, demokrasi nöbetlerinden vazgeçmiyoruz” sözleriyle İzzet’e destek verdi.

Ankara'da 15 Temmuz’u anma etkinliklerinin en yoğun adreslerinden biri de Cumhurbaşkanlığı Sarayı oldu. Saray etrafında güvenlik önlemleri tüm gece boyunca en üst düzeye çıkarıldı. Kimlik kontrolünün ardından Millet Camii’ne geçen binlerce kişi sabah namazını Cumhurbaşkanı Erdoğan’la birlikte kıldı. Havada uçuşan helikopter sesleri altında şehitler anıtının açılışı yapıldı.

©Deutsche Welle Türkçe

Hilal Köylü/Ankara