1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Saraybosna'daki pazar katliamının yıldönümü

Gordon Milosevic27 Ağustos 2005

28 Ağustos, Sırplar'ın Saraybosna’daki pazar meydanına top ateşi açmasıyla 37 kişinin öldüğü acı olayın 10. yıldönümü. Bombalama, uluslararası medyada büyük yankı bulmuştu. Saraybosnalılar her yıl bu saldırının yıldönümünde, üç buçuk yıl boyunca yaşadıkları terör ve kuşatmayı hatırlıyor. Gordan Miloseviç, 10. yıldönümünde tarihi olayı hatırlıyor.

https://p.dw.com/p/Aab8
Saldırıda 37 kişi ölmüştü
Saldırıda 37 kişi ölmüştüFotoğraf: dpa

Saray Bosna’nın pazar meydanı, şehrin merkezindeki tarihi bölgede yer alıyor. Binalarla çevrili bu meydan iki kez top ateşine tutuldu ve bu olaylar 100 kişinin ölümü ve 200 kişinin de yaranmasıyla sonuçlandı. 28 Ağustos 1995’te, yani savaşın sona ermesinden kısa bir süre önceki saldırıda, 37 kişi yaşamını yitirdi. Aynı meydanda sadece bir yıl öncesinde 67 sivil yine bir bombalı saldırının kurbanı olmuştu. Ancak pazar meydanı Saraybosna kuşatma altındayken, sivillerin yaşamını yitirdiği tek yer değil. Saraybosnalı yazar Senadin Musabegoviç geçmişi hatırlıyor:

“Pazar meydanındaki soykırım, Saraybosna’da her gün meydana gelen soykırımlardan sadece biriydi. Sadece bu olay, yaşananları anlatmak için yeterli değil. Saraybosna kuşatma altındayken her gün en az 15 kişi ölüyordu. Kentteki mezarlıklarda 15 bin savaş kurbanı yatıyor. Televizyon kameralarının görüntülemediği daha çok kurban vardı. Ve kameraların görüntülemediklerinin uluslararası toplum için var olmaması da çok acı bir durum.”

Saldırının önemi büyük

Saraybosnalılar’ın üç buçuk yıl süren kuşatma boyunca her gün tekrar tekrar yaşadıkları acıyı göstermesi açısından, pazar yerinin bombalanmasının, uluslararası toplum için önemi büyük. Musabegoviç en kötü deneyimin kendilerini kimsenin korumadığını hissetmek olduğunu söylüyor:

“Kuşatma altındayken, bireylerinin yaşam hakkını koruması gereken bir politik sistemin korumasına sahip olmadığımızı ve bütün uluslararası kurumlar tarafından terk edildiğimizi hissediyorduk. Ama en kötüsü de o an orada olan uluslararası birliklerin pasifliği, hiçbir şeye karışmaması ve hiçbirşey yapmamasıydı.”

Uluslararası toplumun çabaları

Uluslararası toplum savaş sırasında politik bir çözüm bulmaya ve iki taraf arasında müzakereler düzenlemeye çalıştı. Bilim Ve Politika Vakfı Güney Doğu Avrupa uzmanı Lothar Altmann, uluslararası toplumun çabalarını şöyle anlatıyor:

“Amerika Birleşik Devletleri’nin arabulucusu Richard Holbrooke barış sürecini başlatmaya çalıştı. Ancak boşuna didiniyordu. Pazar yerine yapılan saldırıdan bir gün önce Bosnalı Sırplara bir uyarı daha yapıldı ve müzakereler başlamazsa NATO’nun müdahale edeceği söylendi.”

28 Ağustos saldırısı aslında ağır savaş suçları zincirinin son halkasıydı. Sadece kısa bir süre önce Srebrenica düşmüş ve görgü tanıklarının ifadelerinden, yaşanan katlimamın boyutları gözler önüne serilmişti.

NATO saldırısı başlıyor

Pazar meydanı saldırısından iki gün sonra NATO hava saldırısını başlattı. Altmann, NATO’nun 14 Eylül’e kadar bombalamayı sürdürdüğünü ve Sırp tarafının ateşkes imzalamayı kabul etmesinin zaman aldığını anlatıyor.

Bosna’da sorunlar bitmedi

Silahlar 10 yıldır susuyor, ancak Bosnalılar hoşgörülü ve demokratik bir toplum oluşturmakta zorluk çekiyor. Yazar Musabegoviç, bunun nedeninin ülkenin kanlı bir şekilde bölünmesi ve etnik temizlik olduğunu söylüyor.

Bosna’da bazı politikacılar, Saraybosnalılara pazar meydanında yapılan saldırının varlığını hala inkar ediyor. Diğer bir grupsa iki taraf içinde rahatsızlık veren gerçeklerin gelecekte birlikte yaşamın sağlanabilmesi için unutulmasını savunuyor. Musabegoviç ise gerçeklerin barış uğruna çarpıtılmasının yanlış olduğuna inanıyor.