1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Saharov ödülü de Annan'a

Heinrich Bergstrasser28 Ocak 2004

Tarihe karışan Sovyetler Birliği'nin amansız muhaliflerinden Saharov'un adıyla anılan Avrupa Parlamentosu ödülünün bu yıl Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Annan'a verilmesi kararlaştırıldı

https://p.dw.com/p/AanU

Eski Sovyet rejimi kritikçilerinden Saharov’un adıyla anılan AP ödülü bu yıl, örgütünün yararlı hizmetleri nedeniyle BM Genel Sekreteri Kofi Annan’a veriliyor. Bugün Brüksel’de düzenlenecek tören öncesi yapılan açıklamada, bu yılki ödülün, 19 Ağustos 2003 tarihinde Bağdat’ta meydana gelen bombalı saldırıda yaşamını yitiren BM özel temsilcisi Vieira de Mello’yu onurlandırma amacını da güttüğü belirtildi. İlki 1988 yılında ünlü ırk ayırımı karşıtı, sonraki Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela’ya verilen 50 bin Euro değerindeki AP Saharov ödülüne layık görülenler arasında halen tutukluluğu süren Kürt politikacı Leyla Zana da bulunuyor.

Annan'ın saygın konumu

2003 yılı Saharov ödülü de, BM Genel Sekreterinin örgütüyle birlikte onurlandırıldığı 2001 yılı Nobel barış ödülü gibi, kendi kişiliğinden çok, etkinliği döneminde yerine getirdiği hizmetleri gözeten bir özelliğe sahip. Ancak yine de en azından bu ödülü teslim alan kişi olarak Kofi Annan’ın kamuoyu nezdindeki saygın konumunun da, seçimde önemli bir rol oynadığı söylenebilir. Göreve başladığı 1996 yılından beri uyandırdığı olumlu izlenimle Kofi Annan, aslında BM örgütünün şimdiye kadar kendi bünyesinden yetişen ilk genel sekreteri olma özelliğini taşıyor. Bu nedenle attığı her adımda, arkasında örgütünün tüm desteğini hissetme ayrıcalığı var. Bunun yanında güven telkin eden tavrı ve sağduyulu adımlarıyla tüm kültürlerin ve ulusların benimsediği bir kişilik Kofi Annan. Üç yıl önce ikinci kez genel sekreterliğe seçilmesini kimsenin yadırgamamış olması da bu özelliğinde kaynaklanıyor.

Irak Savaşı Annan için sınavdı

Irak Savaşı öncesinde BM koridorlarında ve Güvenlik Konseyi saflarında yaşanan, 2003 yılının ilk yarısındaki gelişmeler, Genel Sekreter Annan açısından önemli bir sınav niteliği taşımaktaydı. Bu süreçte ABD ile İngiltere’nin geri kalan dünya ülkelerinden farklı yaklaşımlarına karşın Irak konusunda orta bir çizginin oluşması için Annan’ın harcadığı olağanüstü çaba hala bugün bile belleklerdeki tazeliğini koruyor.

Annan Irak için hala umutlu

”Irak’ın barışçı yoldan, savaşa gerek kalmadan silahlarından arındırılabileceği konusundaki iyimserliğim ve ümitlerim sürüyor” derken, Annan, bir yanda Irak’ta bulunduğu varsayılan toplu katliam silahlarının ortaya çıkması, öte yanda olası bir savaşın önlenmesi yolunda emek sarfetmekteydi. Bunların unutulmadığı, bugün AP’den alacağı Saharov ödülüyle bir kez daha belirginlik kazanıyor.

BM örgütünün kriz dönemlerindeki farklı işlevi

Irak Savaşı öncesinde varolma gerekçeleri hakkında kuşkuların bile dile getirildiği BM örgütünün Genel Sekreteri, savaşı kazanmakla barışı korumanın biribirinden farklı iki görev olduğunun başından beri bilincindeydi. Nitekim bugün Irak’ta yaşanan gelişmeler, BM örgütünün kriz dönemlerindeki farklı işlevini bir kez daha açıkça gözler önüne seriyor.