1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Saddam'ın yargılanması beklentileri karşılar mı?

Peter Phillip / DW19 Ekim 2005

Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin, insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı bugün Bağdat’ta hakim karşısında. Ancak Saddam’ın yargılanması, katliamları yaşayanların ve siyasi çevrelerin beklentilerini karşılayacak mı? DW’den Peter Philipp’in yorumu...

https://p.dw.com/p/AZt7

“Saddam Hüseyin’in hakim önüne çıkartılması, birçok çevre tarafından sabırsızlıkla bekleniyordu. Saddam rejimi döneminde Irak’ta yakınlarını kaybedenler ile Saddam’ın açtığı savaşlar yüzünden binlerce insanın öldüğü İran, Kuveyt ve İsrail’de devrik diktatörü yargı önünde görmek birçok insanın en büyük dileği idi.

Ancak mahkemenin gidişatına ve adil bir ortamda yapılıp yapılmayacağına şüphe ile yaklaşılıyor. Bu tür şüphelerin olmasının nedeni, Saddam Hüseyin’in yargılandığı davanın hunharca bir katliam olması. Böylesi kanlı eylemlerin cezalandırılmasında adaletin yerini bulması mümkün mü? Hakimlerin vereceği ceza ne olursa olsun hafif kalmaz mı? Binlerce insanın kimyasal silahla öldürüldüğü Halepçe’nin, Şiiler’in ve Kürtler’in sistematik yok edildiği saldırıların öcü nasıl alınır ki?

Öç almanın adaletle, hakla, hukukla ilgisi yok. Ancak geçmişte tüm bunları yaşayanlar intikam alınmasını istiyor. Mahkemenin dikkat etmesi gereken ise adaletin işlemesi olmalı, yoksa hızlı görülen bir davada ölüm cezası verilir, infazıyla Saddam sadece Romanya’daki Çavuşesku gibi ölü bir siyasetçiye döner.

Saddam’ı yargılayan mahkeme, davanın süresine de dikkat etmeli. Yoksa iş Miloşeviç’in yargılanmasına benzer. Hakimler hassas davranmazse Saddam’ın cezalandırılmasını isteyen Iraklılar yaşananları anlamakta zorlanır, hatta bunu adaletin zayıflığı olarak değerlendirir, Saddam’ın destekçilerinin ise arkası güçlenir ve direnişçilere duyulan sempati artar.

Saddam Hüseyin’in yargılaması ile Irak’ta yeni bir sürecin başladığı ortaya konmalı. Terörün, başkaldırının yaşandığı Irak’ta kısa bir yargılamayla iş bitirilmesi yerine, bir zamanlar Hammurabi yasalarının hakim olduğu bölgede hak ve adalet yerini buldu denilebilmeli.

Irak’ın devrik liderini yargılayan mahkemenin dikkatli olması gereken diğer bir konu da müttefik güçlerin oyuncağı haline gelmemek olmalı. Yoksa Amerikalılar, II. Dünya Savaşı’nın ardından kurdukları Nürnberg mahkemeleri gibi bir sistemle işi kendileri çözerdi, ama galip tarafın yapacağı yargılamalardan kaçınılmaya çalışılıyor. Saddam Hüseyin’in Bağdat’ta yargılanmasının nedini de bu zaten.

Irak’ta her gün yaşanan şiddet olaylarının gölgesinde başlayan mahkeme halka kapalı yapılmak zorunda. Gizlilik kuralı devrik diktatörü yargılayacak hakimler için de geçerli. Bu arada Saddam Hüseyin, ilk olarak sadece Duceyl davası nedeni ile yargılanacak, ölüm cezasına çarptırılır ise yaptığı diğer katliamlar karanlıkta kalacak.

Tüm bu açıklamaların ışığında, Saddam Hüseyin gerçekten adil yargılanabilir mi? Adil yargılama bir yana böylesi bir ortamda haktan hukuktan söz etmek mümkün mü?”