Polanski 75 yaşında
19 Ağustos 2008"Film çekmek tutkudur, motivasyondur. Ben de bir film yaparken bunları hissediyorum." diyen yönetmen Roman Polanski’nin çoğu filminde insanlar, duygularının ve cinsel tutkularının ördüğü labirentlerde dolaşır.
Ve yolunu kaybeder…
Hem Hollywood'a, hem de Avrupa Sineması'na damgasını vurdu
Zaman zaman kamera önüne de geçen Polanski'nin, ufak bir haydut rolünde Jack Nicholson’ın canlandırdığı karakterin burnunu kestiği "Chinatown", Hollywood'da 1974 yılının en sükseli filmlerindendi. Polanski, Hollywood'a geçmeden önce de, Avrupa Sineması’na damgasını vuran yapımlara imzasını attı. Polonyalı yönetmenin ilk tanınan filmi, 1962 çıkışlı „Sudaki Bıçak“ oldu. Gerilim öğeleri taşıyan bu dramda bir yelken turu yapmak isteyen evli bir çiftin yolu, genç bir ünversite öğrencisi ile kesişir ve kıskançlık, şiddet doğurur. Ardından çektiği Catherine Deneuve'lü "Tiksinti" ise, kendi dört duvarı arasında cinnet geçiren bir manikür-pedikürcünün hikayesiydi.
Sinema tarihinin en gerilimli filmlerinden bazılarına imza attı
„Korkusuz Vampir Katilleri“, korku filmlerinin başarılı bir parodisiydi. "Rosemary'nin Bebeği“ ise, şeytanın oğlunu dünyaya getiren bir kadının hikayesiydi ve gelmiş geçmiş en dehşet verici gerilim filmlerinden biri olarak sinema tarihine geçti.
Soykırımdan kılpayı kurtuldu
Polanski, 1933’te Yahudi bir ailenin oğlu olarak Paris’te dünyaya geldi. 3 yaşında ailesiyle Polonya’ya taşındı. Annesi Auschwitz toplama kampında öldürüldü. Yahudi Soykırımı’ndan kılpayı kurtulan Polanski, iyiliksever Katolik bir ailenin yardımıyla hayatta kalmayı başardı. 2002 yapımı „Piyanist“ adlı filmi de, soykırımdan kurtulan ünlü Polonyalı piyanist Wladyslaw Szpilman’ın hayatta kalma mücadelesini anlatır.
Hayatı magazin malzemesi oldu
Yönetmen, yazar, oyuncu ve yapımcı kimliklerine sahip olan Polanski’nin sadece yaptığı çalışmalar değil, özel hayatı da büyük ilgi gördü. İkinci karısı Sharon Tate'in satanist bir tarikatın üyeleri tarafından öldürülmesi, yönetmenin 13 yaşında bir kıza tecavüzden suçlu bulunması ve bu yüzden ABD’den kaçması, 1989 yılında, kendinden 33 yaş genç bir aktris ile evlenmesi, basının Polanski’ye hep yoğun ilgi göstermesine neden oldu. Polanski ise, kendini sanatçı olarak değil, daha çok magazin malzemesi olarak gören basına hep soğuk baktı.
Yeni filminin çekimleri Ocak 2009'da başlıyor
Sanatçı, kendini analiz etmenin ilgisini çekmediğini söyledi durdu hep. Kariyeri boyunca, yerleşik değer ve güvencelerin yıkıldığı hikayelere ağırlık veren Polanski'nin „Korkusuz Vampir Katilleri“ filminden uyarladığı müzikal ise tüm dünyada başarıyla sahneleniyor. 75 yaşındaki usta sinemacı da boş durmuyor ve şu günlerde yeni filminin hazırlıkları içinde. Bir hayalet yazarın hikayesini anlattığı son filmi „The Ghost“un çekimleri, Ocak 2009’da Berlin'de başlayacak.