1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Papa’nın ziyaretinden diyalog beklentisi

Baha Güngör / DW25 Kasım 2006

Papa 16. Benedik’in Türkiye’ye yapacağı ziyareti DW’ye değerlendiren Almanya Piskoposlar Konferansı Başkanı Kardinal Karl Lehmann, Papa’nın ziyaretinin dinlerarası diyaloğa katkı sağlayacağını söyledi. Lehmann, bu ziyaretten beklentilerini DW’den Baha Güngör’e anlattı...

https://p.dw.com/p/AZbt
Papa 16. Benedikt ve Katolik Kilisesi'nin Almanya temsilcisi Kardinal Karl Lehmann
Papa 16. Benedikt ve Katolik Kilisesi'nin Almanya temsilcisi Kardinal Karl LehmannFotoğraf: AP

Almanya Piskoposlar Konferansı Başkanı Kardinal Karl Lehmann, Papa 16’ncı Benedikt’in Türkiye’ye yaptığı ziyareti saygı gösterisi olarak değerlendirdi. Katolik Kilisesi’nin Almanya temsilcisi Lehmann, Papa’nın Türkiye temaslarına Ankara ile başlayıp Anıtkabir’i ziyaret edecek olmasının Türkiye’nin çağdaş yüzüne verdiği önemi ortaya koyduğunu kaydetti. Lehmann, Papa’nın Fener Rum Patriği Bartolomeos ile yapacağı görüşmenin de 1967 yılının temmuz ayında Türkiye’yi ziyaret eden Papa 6. Paul tarafından başlatıldığını söyledi.

Papa’nın ziyaretinin dinlerarası diyaloğa katkıda bulunacağını belirten Lehmann, Heybeliada’daki Ruhban Okuluna ilişkin beklentilerini de dile getirdi. Lehmann, “Heybeliada Ruhban Okulunun yeniden faaliyete geçmesine izin verilmesi, önemli bir adım olurdu. Verdiği iyi eğitimle bilinen bu okul, barışa ve dinlerarası diyalog sürecine daha fazla katkıda bulunacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Karşılıklı anlayış

Diyalog için karşılıklı anlayışı artırmanın önemine dikkat çeken Katolik Kilisesi’nin Almanya temsilcisi Kardinal Lehmann, “Benzer ve farklı yanlarımıza saygı gösterebilmeliyiz” dedi. Lehmann, Papa’nın Regensburg’da yaptığı konuşmayla başlayan tartışmanın da diyalog süreci açısından yararlı olduğunu savundu.

Lehmann sözlerini şöyle sürdürdü: “Diyalog kavramını zaman zaman hafife alıyoruz. Değerlerinizi, karşınızdakinin değerleriyle kıyaslama kolay değil. Bu yüzden diyalog zaman zaman sıkıntılı olabiliyor. Meselelere yüzeysel bakmaktan vazgeçip daha fazla ayrıntılarıyla ele almalıyız. Bu adımı attığımızda, bizi birbirimize yakınlaştıracak ne kadar ortak yönümüz olduğunu da gözleme imkanımız olacak.

İbrahim Peygamber’in Hristiyanlar kadar Yahudiler ve Müslümanlar açısından da önemli bir kişilik olduğunu dikkat çeken Kardinal Lehmann, İbrahim Peygamber’in Kuran-ı Kerim’de 48 ayrı yerde geçtiğine dikkat çekti. Lehmann, İsa Peygamber ile ilgili ifade ve bölümleri de ortak noktaların ağır bastığı görüşler arasında saydı.

Karşılıklı deneyimler

Almanya Piskoposlar Konferansı Başkanı Kardinal Karl Lehmann, farklı geçmişleri ardında bırakan dinlerin karşılıklı deneyimlerden de yararlanabileceğine işaret etti. Lehmann bu konudaki görüşlerini şöyle aktardı:

“Dinlerin yaşaması ve yayılma iradesi doğaldır; aksi halde zaten dinin varlığını sürdürmesi mümkün değildir. Ancak buna karşılık günümüzde dini yayarken şiddet kullanılması onaylanamaz. Örneğin Kuran’da Sure 2’de şiddete karşı çıkılırken, Sure 9’da kılıca da ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor. Bazı ifadeler, tarihsel koşullara bağlı olarak dile getirildi. Bir ifadenin bu koşullardan soyutlanarak öne çıkarılmasını bilimsel yaklaşım kapsamında değerlendiremeyiz. Hristiyanlık bunun sıkıntılarını 200 yıl boyunca çekti. Asıl bu konuların üzerinde durmalıyız.”