1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Pamuk'a verilen ödül diyaloğa katkıdır

Baha Güngör13 Ekim 2006

Nobel Edebiyat Ödülü, bu yıl Türk yazar Orhan Pamuk’a verildi. Diğer taraftan Fransa Meclisi, Fransa – Türkiye ilişkilerinde gerginliğin tırmanmasına neden olan, Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören yasa teklifini kabul etti. Deutsche Welle Türkçe Servisi yönetisi Baha Güngör, bu iki olayın zamanlamasını bir talihsizlik olarak değerlendiriyor ve Türkiye’nin Fransa’ya duyulan öfkeyle hareket etmek yerine Orhan Pamuk’a sunulan onurun ışığında, olumlu ve yapıcı adımlar atmasını öneriyor.

https://p.dw.com/p/AZnq

Orhan Pamuk Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen ilk Türk yazar oldu. Ödülle, ülkesinin geçmişine ve bugününe eleştirel yaklaşmasını bilen, gerektiğinde tarihin karanlık sayfalarıyla yüzleşmekten çekinmeyen bir yazar onurlandırılmış oldu. Hakaret ve küfürlerle karşılaşmasına, ölüm tehditleri almasına ve hakkında açılan onca davaya rağmen özgür düşünceyi ifade etmekten geri durmayan Orhan Pamuk’a verilen bu ödül, Türkiye için de bir onur olarak kabul edilmeli.

Aslında İsveç Kraliyet Akademisi verdiği kararla Türkiye’yi olumlu açıdan sarsmış oldu. Stockholm’de bu karar açıklanırken aynı gün Fransa Parlamentosu’nda, tasarı metninde yer alan ifadeyle, „1915 ve 1916 yıllarında Ermenilere yapılan soykırımı inkar edenlerin suç işlemiş kabul edileceğini“ öngören bir yasa tasarısı onaylandı. Pamuk’a verilen ödül, öfkeli Türk kamuoyunu yatıştırmak için Fransa’ya karşı ne gibi siyasi, ekonomik ve kültürel yaptırımların alınabileceği tartışmaları hak ettiği ilgiden yoksun kaldı.

Orhan Pamuk’un edebiyat alanındaki başarısı tartışılmaz. Doğup büyüdüğü İstanbul, binlerce yıldır üç kıtadan kültür ve medeniyetlere ev sahipliği yaptı; bu kentin tarih içinde tanık olduğu sürgün ve nümayişler, onu, çokkültürlü ve birden fazla etnik unsuru barındıran bu coğrafyanın olumlu ve olumsuz yönlerini kaleme almaya sevk etti. Orhan Pamuk’un bu işi ne kadar iyi yaptığı Nobel Edebiyat Ödülü’nün gerekçesine de yansıdı: Gerçekten de “Pamuk, yaşadığı kentin melankolik ruhunu arayışında, kültürlerin çatışması ve birleşmesinde yeni semboller buldu.”

Orhan Pamuk, geçen yıl layık görüldüğü Alman Yayıncılar Birliği’nin Barış Ödülü’nü Frankfurt’ta teslim alırken yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliğini savunmuş, Batılılaşma sürecinin aksamaması dileğinde bulunmuştu. Ancak Orhan Pamuk bir gazeteye verdiği demeçte, „ülkesinde 1 milyon Ermeninin ve 30 bin Kürdün öldürüldüğünü“ söylediği ve böylece Türk kanunları uyarınca „Türklüğü aşağıladığı“ gerekçesiyle hakim karşısına çıkarıldı. Bu dava düştü düşmesine ama Orhan Pamuk ülkesinde tartışmalı aydın olarak değerlendirilmeye başlandı. Oysa bugün Ermeni meselesinde pek çok tabunun aşılmış ve ifade hürriyetinde yeni açılımların sağlanmış olmasına, Orhan Pamuk tarafından başlatılan tartışma, önemli katkı sağlamıştır.

Orhan Pamuk’a verilen ödülün Türkiye’de yarattığı sevince Fransız Parlamentosu tarafından alınan kararla düşen gölge, tam anlamıyla talihsizlik. Orhan Pamuk ülkesinde ifade özgürlüğü için mücadele verirken, aydınlanmanın ve düşünce özgürlüğünün beşiği kabul edilen Fransa, Ermeni meselesinde farklı düşünen ve soykırımı kabul etmeyenleri cezalandırmaya kalkışıyor. Türkiye’deki Ermeni muhalifleri tarafından da eleştirilen bu yasa henüz yürürlüğe girmedi. Senato’dan ve hükümet tarafından bir müdahale için hala zaman ve fırsat var. Diğer yandan sayıları az da olsa aralarında Musevi kökenli İngiliz tarihçi Bernard Lewis’in de bulunduğu tarihçiler soykırım ifadesinin doğru olmadığı görüşündeler.

Orhan Pamuk oy kaygısı taşımayan, siyasi sorumluluğu bulunmayan bir Avrupa kurumu tarafından ödüllendirildi. Bu ödül yalnızca yazara değil, modern ve laik Türk toplumunun çoğulcu demokratik ve rotasını Batıya çevirmiş kesimlerine de verilmiştir.

Orhan Pamuk’a verilen ödül, Türk ve Ermeni hükümetleri arasında yürütülecek gayrıresmi ortak tarih çalışmaları ve komşuluk ilişkilerinin normalleştirilmesi sürecine katkı sağlayabilir. Ankara, Fransa’ya duyulan öfkeyle hareket etmekten kaçınıp Pamuk’a verilen ödülün olumlu etkisinden yararlanmanın yollarını aramalı.