1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Okulda namaza izin

30 Eylül 2009

Müslüman öğrenciler Alman okullarında namaz kılabilir mi? Berlin İdare Mahkemesi aldığı bir kararla, bu soruya kısmen "evet" yanıtını verdi. Ancak dava konusu okul yönetimi karara tepkiyle yaklaştı.

https://p.dw.com/p/JtwR
Fotoğraf: picture-alliance / dpa
Urteil Muslimischer Schüler
Hakim Uwe Wegener Başkanlığındaki Mahkeme HeyetiFotoğraf: DW

Berlin’in Wedding semtindeki Diesterweg Lisesi'nde okuyan Yunus M. adlı Müslüman öğrencinin okulda namaz kılabilmek için açtığı davayı inceleyen mahkeme, 16 yaşındaki gencin bu isteğini kabul etti (29.09.2009). Berlin İdare Mahkemesi'nin kararını, Basın Sözcüsü Stephan Groscurth şu sözlerle açıkladı:

“Berlin İdare Mahkemesi bugün hükmünü vererek, Berlin’deki bir liseye giden Müslüman öğrencinin okulda öğle namazı kılmasına izin verdi. Mahkeme, kararında bu dinî ibadetin beş dakikalık teneffüs sırasında yapılması gerektiğini belirtti ve Anayasa’nın 4'üncü maddesine dayandırdığı kararına gerekçe olarak öğrencinin din özgürlüğünü gösterdi.”

Temyiz yolu açık

Berlin İdare Mahkemesi kararında din özgürlüğünün "inanmanın yanı sıra inancını açıkça göstermeyi" de kapsadığını ifade etti. Ayrıca Mahkeme, Berlin Brandenburg Yüksek İdare Mahkemesi’ne temyiz davası açılabileceğini belirtti.

Urteil Muslimischer Schüler
Okul yönetiminin Yunus M.'e öğle namazı kılması için gösterdiği sınıfFotoğraf: DW

Mahkeme kararını açıklamadan önce annesi Türk, babası Alman kökenli olan Yunus M.’in görüşlerini dinledi. 16 yaşındaki öğrenciye günlük hayatında İslam’ın yeri ve namaza ilişkin sorular sordu. Yunus M.’in verdiği yanıtlar karşısında mahkeme, öğrencinin, dininin gereği olarak günde beş vakit namaz kılmak istediğini ikna edici bir şekilde anlattığını kaydetti. Yunus M., namaz kılmanın kendisi için önemini, duruşma öncesinde “çünkü bu benim dinî yükümlülüğüm” sözleriyle dile getiren Yunus M., namazın zamanında kılınması gerektiğini belirtti.

Bilirkişinin görüşleri

Berlin İdare Mahkemesi, ayrıca bilirkişi olarak Erlangen Üniversitesi İlahiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mathias Rohe’yi dinledi. Rohe, özellikle namazın neden belirli saatlerde kılınması gerektiği sorusuna yanıt vermeye çalıştı: “İslamiyet'teki çeşitli görüşler ışığında, (farz) namazın vaktinde kılınmasının zorunlu olduğu söylenebilir. Burada dersin namaz yüzünden bölünmesi söz konusu değil. Bu durumda ise davacı öğrenci, ders dışındaki zamanlarda, (yani) teneffüslerde namaz kılmak istiyor. Eğer çok gerekiyorsa namazını kazaya bırakmaya da hazır.”

Okul yönetimi tepkili

Urteil Muslimischer Schüler
Berlin Wedding'deki Diesterweg Lisesi Müdiresi Brigitte BurchardtFotoğraf: DW

Alman ilahiyatçı Rohe, duruşma sonrasında yaptığı açıklamada, bunun tek bir öğrenciyi kapsadığını, bu nedenle endişelenmeye gerek olmadığını belirtti. Buna rağmen karar okul yönetiminde hayal kırıklığı yarattı. Diesterweg Lisesi Müdiresi Brigitte Burchardt, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Biz kararın farklı yönde çıkmasını ümit etmiştik. Bu karar, Berlin okullarındaki günlük yaşama ilişkin gerçekleri yansıtmıyor ve özellikle bu bölgedeki (sosyal) durumu göz önünde bulundurmuyor.”

Berlin’in Wedding semti, Türk ve Arap kökenlilerin yoğun olarak yaşadığı yerler arasında bulunuyor. Söz konusu okulun öğrencilerinin büyük çoğunluğunu da Türk ve Arap kökenli öğrenciler oluşturuyor. Burchardt, bu karardan yola çıkarak, farklı dinlere mensup öğrencilerin benzer isteklerle gelmesi durumunda büyük zorluklarla karşılaşacaklarına, organizasyon açısından sorunlar yaşayabileceklerine dikkati çekti.

Türk Veliler Birliği karardan memnun değil

Berlin Brandenburg Türk Veliler Birliği Başkanı Tülay Usta da bu şekilde bir karar çıkmasını olumlu bulmadıklarını dile getirdi. Okulun çocukların tarafsız olarak öğrenim gördüğü bir yer olduğunu hatırlatan Usta, "kimin hangi dine mensup olduğu ve dinini nasıl tatbik ettiği kimseyi ilgilendirmemeli" dedi. Usta, okulda böyle bir uygulamaya izin verilmesini doğru bulmadıklarını vurguladı.


DİTİB'in Dinlerarası Diyalog Sorumlusu Bekir Alboğa
DİTİB'in Dinlerarası Diyalog Sorumlusu Bekir AlboğaFotoğraf: picture-alliance/dpa

"Almanya hukuk devleti olduğunu gösterdi"

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği DİTİB'in Dinlerarası Diyalog Sorumlusu Bekir Alboğa ise kararı şu şekilde değerlendirdi: “Bir kez daha Almanya’nın bir hukuk devleti olduğunu gördük. Aslında böyle bir karara ve mahkemeye başvurmaya ihtiyaç olmayacak son derece sade bir konu. Almanya çapında ciddi bir talep de yok aslında. Bu böyle, münferit ferdî bir çıkış.”

Dava iki yıl önce açılmıştı

Yunus M., bundan yaklaşık iki yıl önce beş-altı arkadaşıyla okul koridorunda namaz kılmış, okul yönetiminin bunu yasaklaması üzerine de mahkemeye başvurmuştu. Berlin İdare Mahkemesi 2008 yılında verdiği geçici kararda, Müslüman öğrencinin okulda herkesin gözü önünde olmayan bir mekanda namaz kılabileceğine hükmetmişti. Diesterweg Gymnasium yönetimi de öğrenciye namaz kılması için kapalı bir yer göstermek zorunda kalmıştı. Yunus M. anahtarını öğretmenlerden aldığı, bazı derslerin yapıldığı bir sınıfta namaz kılıyor.

Haber: Jülide Danışman

Editör: Murat Çelikkafa