1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Nobel Edebiyat Ödülü Orhan Pamuk’un

DW12 Ekim 2006

Nobel Edebiyat Ödülü, bu yıl Türk yazar Orhan Pamuk’un. Pamuk’u ödüle layık gören İsveç Akademisi’nin açıklamasında, “yaşadığı kentin melankolik ruhunu arayışında Pamuk’un kültürlerin çatışması ve birleşmesinde yeni semboller bulduğu“ belirtildi…

https://p.dw.com/p/AaL8
Türk yazar Orhan Pamuk, Nobel Edebiyat Ödülü'nün bu yılki sahibi
Türk yazar Orhan Pamuk, Nobel Edebiyat Ödülü'nün bu yılki sahibiFotoğraf: dpa

İsveç Kraliyet Akademisi, 2006 Nobel Edebiyat Ödülü’ne 54 yaşındaki Orhan Pamuk’un layık görüldüğünü duyurdu. Akademinin açıklamasında, “yaşadığı kentin melankolik ruhunu arayışında Pamuk'un, kültürlerin çatışması ve birleşmesinde yeni semboller bulduğu“ belirtildi. Akademinin açıklamasında, Pamuk’un kitaplarında yansıttığı izlenimlere de değiniliyor. Pamuk'un, büyürken geleneksel Osmanlı aile ortamından daha Batı yönelimli bir yaşam tarzına dönüşüm deneyimini geçirdiği şeklindeki anlatımının hatırlatıldığı İsveç Akademisi’nin açıklamasında, yazarın bu konuya, Thomas Mann'ı takiben, bir ailenin üç neslinin hikayesini anlattığı ilk romanında (Cevdet Bey ve Oğulları) değindiği ifade edildi.

İsveç Akademisi, Pamuk'un uluslararası başarısının üçüncü romanı “Beyaz Kale“ ile geldiği, bu romanın 17. yüzyıl İstanbul'unda geçen tarihi bir roman olarak yazılmakla birlikte, içeriğinin farklı türdeki öyküler üzerinden egomuzun nasıl oluştuğuna ilişkin bir öykü olduğu, kitapta kişiliğin değişen bir yapı olarak gösterildiğini belirtiliyor. Orhan Pamuk, 1,4 milyon dolar para ödülü ile altın madalya alacak. Nobel Edebiyakt Ödülü’nü geçtiğimiz yıl İngiliz yazar Harold Pinter kazanmıştı.

Pamuk: Çok mutluyum

İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi tarafından her yıl verilen Nobel Edebiyat ödülünü bu yıl kazanan Orhan Pamuk da İsveç basınına yaptığı açıklamada, çok mutlu olduğunu ve ödülü kazanmaktan kıvanç duyduğunu söyledi. Ödülü kazandığını Amerika'da öğrenen Pamuk, İsveç gazetesinin sorularını yanıtladı. Pamuk, "Çok mutluyum. Ödülü kazanmaktan büyük onur duydum. Ödülü almak için Stockholm'e geleceğim" dedi.

Orhan Pamuk, geçmişte 1 milyon Ermeni ve 30 bin Kürt’ün öldürüldüğünü söylemesi nedeniyle tartışmalara neden olmuştu. Pamuk hakkında “Türklüğü alenen aşağılamak“ suçundan TCK’nın 301. maddesi gereğince dava açılmış, ancak dava daha sonra düşmüştü.

İsveç’te eleştirmenler ne dedi?

İsveç Akademisi’nin bu kararından sonra Orhan Pamuk’un yazarlığı üzerine değerlendirmeler başladı. İsveç’te dikkati çeken nokta eleştirmenlerin tümü, Orhan Pamuk’u modern romancılığın usta isimlerinden biri olarak değerlendirirken, eserlerinde politik motiflerin ağırlık taşıdığına işaret etmeleri.

Orhan Pamuk’un kitaplarını yayınlayan Norstedts Yayınevi’nden editör Annika Bladh’ da değerlendirmesinde ”İsveç Akademisi, Orhan Pamuk’u ödüllendirerek siyasi olarak korkmadığını kanıtladı bu çok olumlu” diyerek, Orhan Pamuk isminin siyasi tartışmalar kapsamında ele alınma olasılığına işaret etti.

İsveç Pen Klubü Başkanı Björn Linell de Orhan Pamuk’u öven bir değerlendirme yaptı. Pen Klubü Başkanı Orhan Pamuk için ”Muhteşem bir yazar. Yazarlık kariyerinin zirvesinde. Ters görüşleri yüzünden istemeden politik kahraman oldu. Ermeni sorununu ele alarak Türkler’in hassas noktasına saldırdı” dedi. Pamuk’un İsveç’te ilk yayınlayan Tiden Yayınevi’nin editörlerinden Hans Erik Arlesker ise genç bir ve politik motifler taşıyan eserler veren bir yazara yazara ödül verilmesinin alışılmış bir şey olmadığına işaret etti.

Pamuk yazarlığa nasıl başladı?

Nobel Edebiyat Ödülü verilen ilk Türk yazarı olan Orhan Pamuk 1952'de İstanbul'da doğdu. ''Cevdet Bey ve Oğulları'' ve ''Kara Kitap'' romanlarında anlattığına benzer kalabalık bir ailede, İstanbul’un Nişantaşı semtinde büyüdü. Otobiyografik kitabı ''İstanbul''da anlattığı gibi, çocukluğundan 22 yaşına kadar yoğun bir şekilde resim yaparak ve ileride ressam olacağını düşleyerek yaşadı.

Liseyi İstanbul'da Robert College'de okudu. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde üç yıl mimarlık okuduktan sonra, mimar ve ressam olmayacağına karar verip okulu bıraktı. İstanbul Üniversitesi’nde gazetecilik okuyan ama bu işi de hiç yapmayan Pamuk, 23 yaşından sonra romancı olmaya karar verdi. Pamuk'un ilk romanı ''Cevdet Bey ve Oğulları'' 1982'de yayımlandı.

Pamuk’un eserleri ve ödülleri

Pamuk ertesi yıl ''Sessiz Ev'' adlı romanını yayımladı ve bu kitabın Fransızca çevirisiyle 1991'de ''Prix de la Decouverte Europeene''i kazandı. Venedikli bir köle ile bir Osmanlı alimi arasındaki gerilimi ve dostluğu anlatan romanı ''Beyaz Kale'' (1985), 1990'dan sonra başta İngilizce olmak üzere pek çok dilde yayımlanarak Pamuk'a uluslararası ününü sağlayan ilk romanı oldu.

Daha sonra çoğunu New York’ta yaşadığı sırada yazdığı ''Kara Kitap'' 1990'da Türkiye'de yayımladı. Fransızca çevirisiyle ''Prix France Culture Ödülü''nü kazanan Pamuk, bu romanla ününü hem Türkiye'de hem de yurt dışında artırdı. Orhan Pamuk'un 1994'te Türkiye'de yayımlanan, esrarengiz bir kitaptan etkilenen üniversiteli bir genci hikâye ettiği ''Yeni Hayat'' adlı romanı en çok okunan kitaplarından biri oldu.

Pamuk'un Osmanlı ve İran nakkaşlarını, batı dışındaki dünyanın görme ve resmetme biçimlerini bir aşk ve aile romanının entrikasıyla hikâye ettiği ''Benim Adım Kırmızı'' adlı romanı 1998'de yayımladı. Orhan Pamuk, bu kitapla Fransa'da ''Prix Du Meilleur Livre Etranger'', İtalya'da ''Grinzane Cavour'' (2002) ve İrlanda'da ''International Impac-Dublin'' (2003) ödüllerini kazandı. 1999 yılında ''Öteki Renkler'' adıyla yayımlayan Pamuk, ''İlk ve son siyasi romanım'' dediği ''Kar'' adlı kitabını 2002'de yayımladı.

Alman Yayıncılar Birliği tarafından 1950 yılından beri verilmekte olan, Almanya'nın kültür alanındaki en seçkin ödülü olarak kabul edilen ''Barış Ödülü'' 2005'te Orhan Pamuk'a verildi. Aynı yıl, Fransa'da her yıl en iyi yabancı romana verilen ''Le Prix Medicis Etranger''i Orhan Pamuk'un ''Kar'' adlı romanı aldı.