1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Nüfus artışı endişelendiriyor

Helle Jeppesen10 Mart 2005

BM verilerine göre, şu anda dünya üzerinde 6,5 milyar kişi yaşıyor ve rakamın 2050 yılına kadar 9 milyarı bulması bekleniyor. Ancak nüfus artışının yoksul ülkelerde yaşanması, ancak sanayi ülkelerinde de doğum oranlarındaki azalma sosyal sistemlerinin gelecekte iflas edeceği endişesine neden oluyor...

https://p.dw.com/p/AabW
Nüfus artışı daha çok yoksul ülkelerde görülüyor.
Nüfus artışı daha çok yoksul ülkelerde görülüyor.Fotoğraf: AP

Almanya’nın Wiesbaden kentindeki Federal Nüfus Araştırmaları Enstitüsü’nden Dr. Charlotte Höhn, “Dünya nüfusunun 1950 ile 2000 yılları arasında 2,5 milyardan 6 milyara yükseldiği biliniyor. Doğum oranlarındaki genel gerileme nedeniyle nüfus artış hızının azaldığı farkedilebiliyor. Bu, pek çok kişiyi endişelendiriyor. Buna paralel dünya nüfusu yaşlanıyor. Yani günümüzde yaşlı insan sayısı artarken çocuk ve gençlerin sayısı azalıyor” açıklamasıyla bu yöndeki endişeleri dile getirdi.

Federal Alman Nüfus Araştırmaları Enstitüsü’nden Dr. Charlotte Höhn ise bazı olumlu gelişmelerin de yaşandığına dikkat çekti. Bu gelişmelerden biri, pek çok ülkede hatta kırsal kesimlerde aile planlaması uygulamasının yerleşmiş olması.

BM’nin her iki yılda bir dünya genelindeki nüfus artışına ilişkin açıkladığı rapor geçtiğimiz günlerde kamuoyuna sunulmıştı. Rapora göre, nüfus artışında geçmiş yıllardaki eğilim sürüyor. Ama örgüt, son raporunda 2050 yılında nüfusun 9 milyarı aşacağı tahminde bulunuyor. Bu rakam iki yıl öncesinin tahminlerinden yaklaşık 2 milyon daha yüksek. Ancak diğer yandan 2050’den itibaren dünya nüfusunun azalacağı öngörülüyor.

Coğrafi konuma bağlı nüfus sorunları

BM Nüfus Fonu’ndan Hedi Cemiai, bu rakamların BM Nüfus Fonu’nun tahmin ve hipotezlerine dayandığını belirtti. Tahminler yapılırken ise doğum ve ölüm oranlarındaki eğilim ile göç hareketleri temel alınıyor. BM yetkilisi 2050 yılında coğrafi konuma bağlı nüfus sorunları yaşanacağına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Avrupa’da sorun, nüfusun giderek yaşlanması. Bunun yanısıra, yeterli sayıda çocuk dünyaya gelmiyor. Kalkınmakta olan ülkelrde ise tam tersi bir durum söz konusu. Nüfus hızla artıyor, ama ülkeden ülkeye birtakım farklılıklar göz çarpıyor. Mesela bazı ülkelerde yoksulluk ve hastalıklara bağlı olarak ölüm oranları artıyor.”

Kaynakların adil dağılımı

Uzmanlar ayrıca nüfusa bağlı olarak kaynakların adil biçimde dağıtılmasının gerekliliği konusunda hemfikir. İstatistikler, son 10 yılda ihtiyacı olan insanlara daha fazla gıda maddesi ulaştırıldığını, tarımda verimliliğin arttığını ortaya koyuyor.

BM Nüfus Fonu’ndan Cemiai, yardımlaşma duygusunun gelişmenin de önemli olduğunu belirterek “Sorunun sadece rakamlarda olduğunu düşünmüyorum. Önemli olan, diğer insanlara yönelik daha fazla saygı ve yardımlaşma duygusu geliştirebilmek. Sorun, var olan kaynakların yetersizliği değil, işbirliği ve paylaşımda yetersizlik. Dünyamız bizlere yeterli kaynağı sunuyor. En önemli kaynak da insanın kendisi” dedi.