1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mülteci sayısında rekor artış

21 Haziran 2011

BM verilerine göre geçtiğimiz yıl 43 milyon 700 bin kişi mülteci konumuna düştü. Bunlardan 15 milyon 600 bini ülkelerinden kaçarken, 27 milyon 500 bini ülkeleri içinde yer değiştirmek zorunda kaldı.

https://p.dw.com/p/11g1L
Fotoğraf: dapd

Savaş, çatışma ve krizler nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalanların sayısı giderek artıyor. BM Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres, kaçış nedenlerinin ürkütücü derecede basit olduğunu belirtti:

“Kriz bölgelerinin sayısı giderek artıyor. Yıl başından bu yana Fildişi Sahili, Libya, Suriye, Yemen eklendi. Ve aynı zamanda eski krizlerin de sona ermediğini görüyoruz. Örneğin Afganistan’da 20 yılı aşkın bir süredir, Somali ve Kongo’da da 20 yıldır devam ediyor.”

“Avrupa’daki korkular yersiz”

BM verilerine göre Libya’daki savaş nedeniyle şimdiye kadar bir milyon kişi komşu ülkeler Mısır ve Tunus’a kaçtı. 18 bin kişi ise Libya’dan İtalya’ya ulaşmayı başardı. Guterres, bu sayının, toplam mülteci sayısının yanında çok düşük olduğuna dikkat çekerek, Avrupa’daki mülteci akını korkularının yersiz olduğunu belirtti. BM Mülteciler Yüksek Komiseri, mültecilerin kuzey rotasını tercih ettiği önyargısını da eleştirerek, dünya genelinde mültecilerin beşte dördü gibi büyük bir bölümünün kalkınmakta olan ülkelerde bulunduğunu vurguladı.

Antonio Guterres
Antonio GuterresFotoğraf: dapd

“Mültecilerin kitleler halinde kuzeye yöneldiği doğru değil. Eğer ortada bir yük varsa, ki bu yük kelimesini sevmiyorum, yani mültecilerin korunması konusunda sorumluluk üstleniliyorsa, bunu güneydeki ülkeler, kalkınmakta olan ülkeler yapıyor. İşte gerçek bu.”

“Daha büyük bir dalga gelebilir”

Tunus, Mısır ve Libya’daki krizlerin ardından İtalya’nın Lampedusa Adası’na binlerce mültecinin gelmesi AB içinde yoğun tartışmalara yol açmış, tartışmalar, serbest dolaşım alanı Schengen’in sorgulanmasına kadar varmıştı. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin İtalya bölümü sözcüsü Laura Boldrini, İtalya’da daha bu aşamada yük ve tehdit olarak algılanan göçün, çok daha büyük bir göç dalgasının başlangıcı olabileceği uyarısında bulundu:

Binlerce mülteci teknelerle Lampedusa'ya ulaşmaya çalışıyor
Binlerce mülteci teknelerle Lampedusa'ya ulaşmaya çalışıyorFotoğraf: Picture-Alliance/dpa

“Çok kritik bir duruma hazır olunmalı ve çok daha büyük bir mülteci akını için bir müdahale planı oluşturulmalı. Bu, Libya’daki savaşın daha ne kadar süreceğine bağlı. Dünya var olduğundan beri insanlar savaşlardan kaçıyor. Ve savaş ne kadar uzarsa mülteci sayısının da o kadar artacağı açık. İtalya da bundan muaf değil.”

İtalya’ya eleştiri

Haftasonunda İtalya’nın Lampedusa Adası’nı ziyaret eden BM Mülteciler Yüksek Komiseri Guterres, ada halkının yardımseverliğini överken, İtalyan hükümetine eleştirilerde bulundu. Guterres, İtalyan hükümetinin, Libya'da muhaliflerin kurduğu Geçici Ulusal Konsey ile mülteci teknelerinin geri gönderilmesine dair imzaladığı anlaşmaya değindi:

“Libya’da şu anki duruma baktığınızda, yani iç savaşın hüküm sürdüğünü düşündüğünüzde, mülteci teknelerinin Libya’ya geri gönderilmesini kabul edemeyiz.”

AB'ye çifte standart suçlaması

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, zengin sanayi ülkelerinde mültecilere karşı çekincelerin giderek arttığını, buna karşın bu ülkelerin yükün çok az bir bölümünü taşıdığını belirtiyor. AB ülkelerinin tutumu, insan hakları kuruluşlarının da tepkisini çekiyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü, Perşembe günü Brüksel’de zirve toplantısında bir araya gelecek olan AB liderlerine, insan haklarını, göç ve mülteci politikalarının odağına oturtmaları çağrısında bulundu. Örgütün açıklamasında, “Avrupa bir yandan Kuzey Afrika’da kendi değerlerini yerleştirmeye çalışırken, göç ya da mülteciler söz konusu olduğunda aynı değerler sokağa atılıyor” dedi.

BM verilerine göre dünyanın en fazla mülteci barındıran ülkeleri olan Pakistan’da 1 milyon 900 bin, İran’da 1 milyon 100 bin ve Suriye'de 1 milyon mülteci yaşıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Tilmann Kleinjung / Çeviri: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Ahmet Günaltay