1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Meclis "vicdan testi"ni görüştü

19 Ocak 2006

Yılbaşında Almanya’nın Baden Württemberg eyaletinde yürürlüğe giren ve Alman vatandaşlığı için başvuran Müslümanlara uygulanan “vicdan testi” ya da “Anayasa’ya bağlılık sınavı” ülke genelinde büyük tepkilere yol açınca, konu Federal Meclise de yansıdı ve genel kurulda enine boyuna tartışıldı.

https://p.dw.com/p/AaE8
Genel Kurul sert tartışmalara sahne oldu
Genel Kurul sert tartışmalara sahne olduFotoğraf: AP

Baden Württemberg Eyaleti’nin, eyalette yaşayan Müslümanları vatandaşlığa geçişte özel bir teste tabi tutacağını duyurması, Almanya’da son günlerde tartışmalara neden oldu. "Vicdan testi" adı verilen testte, insan hakları, evlilik, eşcinsellik ya da kadın-erkek eşitliği gibi konularda sorular bulunuyor. Bugün Federal Meclis'te yapılan Genel Kurul'da , Yeşiller Partili milletvekili Josef Winkler hükümetten Baden Württemberg'e testten vaçgeçmesi için baskı yapmasını istedi:

“Baden Württemberg eyaleti yılbaşından beri elindeki mülakat kılavuzu olarak adlandırdığı sorularla, Alman uyruğuna geçmek isteyen Müslüman göçmenlerin en özel ve sadece onların vicdanını ilgilendiren şeyleri öğrenmek istiyor. Bu uygulama Anayasa'ya ve Vatandaşlık Yasası'na aykırıdır. Bu nedenle federal hükümeti, eyalet makamlarının hhukuka uygun bir uygulamaya geçmeleri için gerekli adımları atmaya davet ederiz.”

İçişleri Bakanı'ndan savunma

Medyaya vicdan testi olarak yansıyan Baden Württemberg’deki uygulamanın mimarı Eyalet İçişleri Bakanı Heribert Rech ise Genel Kurul’da şöyle konuştu:

”Bu uygulamayla vatandaşlık başvurusunda bulunan yabancıların Almanya Federal Cumhuriyeti’ni ve anayasayı ne ölçüde benimsediklerini saptamaya çalışıyoruz. Ya da, anayasal düzenimizin değerlerini ne kadar özümsediklerini. Bunları genel bilgi testiyle saptamak mümkün olmadığı için.”

Rech, konuşması sırasında söz alan Birlik 90/Yeşiller Partisi milletvekili Ekin Deligöz'ün, Anayasa'ya uymak istemeyen Almanların da bulunduğunu hatırlatması üzerine, ''Anayasa düşmanı Almanların bulunması, bu testin yabancılara uygulanmaması için bir neden değil'' dedi. Yeşiller Partili Deligöz, ''Her ne kadar inanmak istemeseniz de, Almanya'da aydın Müslümanlar da var. Eşcinselliğe ya da demokratik düzene karşı olan Almanlar da var. Ayrımcılık yapacağınıza toplumu birlikte nasıl şekillendirebileceğimizi düşünün'' şeklinde konuştu.

Müslümanların çoğunun yasalara uyduğunu ve rahatlıkla vatandaş olabildiğini belirten Rech, yine de radikal akımların olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi. Rech, Türkiye'ye gönderilen İslami Cemiyet ve Cemaatleri Birliği (İCCB) yöneticisi Metin Kaplan'ın bazı yandaşlarının da Alman vatandaşı olduktan sonra mahkemede ifade verirken Anayasa’ya bağlı olmadıklarını, kendileri için sadece şeriat kurallarının geçerli olduğunu söylediklerine işaret etti.

Önyargılar artıyor

Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen ise ''vicdan testi''nin Müslümanlara yönelik önyargıları artırdığını belirterek, ''Bu test Müslümanlara ayrımcılık yapıyor ve onları aşağılıyor. Testte yer alan bazı sorular, eşitlik ve özel yaşamla ilgili Anayasa maddelerini ihlal ediyor'' dedi.

Baden Württemberg'e tepki

Baden Württemberg Eyaleti’ne test nedeniyle günlerdir tepki yağıyor. Ancak buna rağmen, bir başka eyalet, Hessen eyalet hükümeti de, vatandaşlığa geçecek kişilere benzer bir test yapacağını duyurdu. Hessen’ın Hristiyan Demokrat Birlik Partili İçişleri Bakanı Volker Bouffier, yapacakları testin doğruluğunu savundu. Ancak Hristiyan Demokrat Birlik içinde bu konuda farklı görüşler de var. Örneğin partinin Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Teşkilatı Yönetim Kurulu üyesi ve Türk-Alman Forumu Başkanı Bülent Arslan, testteki bazı soruların Anayasa’yı ihlal edebileceği kaygısını taşıyor. Bülent Arslan, Deutschland Radio’nun sorularını yanıtladı.

- Sizinle aynı partiden olan Baden Württemberg Eyaleti Başbakanı Günter Oettinger’e vicdan testi bir mektup yazdınız yanıtını aldınız mı?

“Henüz bir yanıt almadım, ama mektubunda bu testin en kısa zamanda durdurulmasını istedim. Çünkü bu testle kişinin görüşü soruluyor. Kişisel görüşler vatandaşlık konusunda değerlendirmeye alınamaz. Ama biz Almanya üzerine bilgilerin sorulduğu bir testten yanayız.”

- Alman vatandaşı olmak isteyenlerin hepsi Almanya’nın değerlerini kabul etmiyor. Bunu, insanların yalan söylemelerine fırsat vermeden saptamak nasıl mümkün olacak?

“Bunu saptamak mümkün değil. Hele “tehlikeli” nitelendirilen kişilerin, şiddet yanlısı teröristlerin bu testle saptanması hiç mümkün değil. Nihayetinde onlar verecekleri cevapları iyi biliyorlar. Ama bu test Alman toplumunda uyum ve barış içinde yaşayan büyük bir grubu hayal kırıklığına uğratacak ve hedefine de ulaşamayacak.

- Bu test, vatandaş olmak isteyenlerin görüşlerini ortaya çıkaramıyorsa, başka ne işe yarıyor?

“Bu test vatandaşlığa geçmek isteyen Müslümanları, onun da ötesinde Almanya’da yaşayan Müslümanların kendilerini dışlanmış hissetmelerine yol açıyor. Böyle bir testi sadece bir gruba, bir dinin mensuplarına uygulayamazsınız. Ayrıca testteki soruları okuyunca çok şaşırıyorsunuz. Kadınlar, eşcinseller ve Yahudilerle ilgili sorular tamamen önyargıları yansıtıyor. Bu test, birlikte yaşam açısından da son derece olumsuz.”

- Böyle bir testin sizin partinizin iktidarda olduğu bir eyalette hazırlanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

“İçişleri Bakanlığı’nda bu testi hazırlayan kişilere verilen görevin, Almanya’nın değerlerine uymayan kişilerin vatandaşlığa geçmesinin önlenmesi olduğunu sanıyorum. Ama ortaya çıkan sonuç kabul edilemez, bunun iyi bir araç olmadığını da kabul etmeleri gerek.”

- Testin uyum açısından zararlı olduğuna inanıyor musunuz?

“Evet, herhalükarda. Uyumu sadece maddi açıdan sağlamak mümkün değil. Uyum için insanların bu ülkede mutlu olduklarına inanmaları, sosyal sorunlarının azalması ve eşit muamele gördüklerini hissetmeleri gerek. Ama bu tür çalışmalar tamamen aksine bir duygu yaratıyor. İstediğiniz kadar uyum projeleri yapın, bu tür , özellikle Türkçe medyada geniş yankı bulan ve tartışılan çalışmalar tüm iyi niyetli projelerin etkisini siliyor.”

- Peki başka ne yapılabilir? Vatandaşlık için Anayasayı Koruma Dairesi’ne soruluyor ya da görüşmeler yapılıyor? Sizin için en uygun yöntem hangisi?

“Varolan yöntemler yeterli. Anayasa Koruma Dairesi sayesinde, anayasaya aykırı grupların üyesi olan kişilerin vatandaşlığa geçmesini önlendi. Bence bunun ötesine geçilmeli. Vatandaş olmak isteyen bir kişinin Almanya üzerine temel bilgilere sahip olması gerekli. Örneğin, Almanya’nın Başbakanı kimdir, Cumhurbaşkanı kimdir? Nasıl bir idari yapısı vardır? Ve benzeri soruların sorulması ve cevapların bilinmesi gerekli. Ama insanların görüşlerini ve inançlarını sormak kabul edilemez. Ayrıca değerlendirmenin ne olduğunu bilmiyoruz. 30 sorunun 29’unu doğru yanıtlandı, biri yanlış. Bu durumda ne olacak bunu bilmiyoruz.”

-Partinizden bu konuda neler bekliyorsunuz? Hessen’da yakında yerel seçimler var. Geçen seçimlerde sizin partiniz seçimlerde yabancılara karşı imza toplamıştı. Şimdi de bu test tartışılıyor. Bu tür etkinlikler yabancı düşmanlığının artmasına katkıda bulunabilir mi?

“Hayır, buna inanmıyorum. Zaten hedef bu değildi. Önemli olan ne istediğiniz. Ben bir teste karşı değilim. Bu konuda Türk-Alman Forumu’na da öneride bulunacağız. Daha önce de söylediğim gibi ben Almanya üzerine bilgi sorulmasından yanayım. Bu testin Hessen’da başlatılmasına karşıyım. Baden Württemberg’de de en kısa zamanda durdurulmasını istiyorum.”

- Türk kökenli göçmenler normalde sizin partinize pek sıcak bakmıyorlar. Şimdi bu testlerle Birlik partilerine zarar verildiği görüşüne katılıryor musunuz?

“Evet, bu test partiye zararlı oldu. Önümüzdeki 5-10 yıl içinde federal düzeyde ya da yerel düzeyde Türk kökenlileri kazanmadan bir seçimi kazanacağımıza inanmıyorum. Üstelik Türk kökenlilerin Birlik partileri için büyük bir potansiyel olduğuna inanıyorum. Çünkü çoğu muhafazakar dünya görüşüne sahip. Ama bu tür çalışmalarla onları kazanmamız mümkün değil.”