1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

081010 Portrait Liu Xiaobo

8 Ekim 2010

2010 Nobel Barış Ödülü'nü iki yıldır cezaevinde bulunan Çinli insan hakları savunucusu Liu Şiaobo aldı. Çin resmi makamları bu yılki Nobel Barış Ödülü'nün Liu Şiaobo’ya verilmesini protesto etti.

https://p.dw.com/p/PZKo
Fotoğraf: AP/Kyodo News

Bu yılki Nobel Barış Ödülü yine tartışmalı bir isme layık görüldü. Çin’de rejim karşıtı tutumu ve yazılarıyla tanınan 54 yaşındaki Liu Şiaobo, 2010 Nobel Barış Ödülü’nün sahibi oldu. Ödül gerekçesinde Liu Şiaobo'nun ''Çin'de insan hakları konusunda şiddet içermeyen uzun vadalie mücadelesi'' gösterildi.

Liu Şiaobo, onlarca yıldır Çin’deki komünist iktidar organlarının en tanınmış eleştirmenleri arasında. Medeni haklar savunucusu Liu yaklaşık iki yıldır hapiste. Aslında cezaevi duvarları, 50’li yaşlarının ortasındaki bu zayıf adam için yabancı değil. 2007 yılında Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD'ye verdiği röportajda, 1989 yılında Çin demokrasi hareketinin kanlı bir şekilde bastırılmasının ardından ilk tutuklanışını hatırlayan Liu, "Bisikletimle eve gidiyordum. Vakit gece yarısına doğruydu. Bir otomobil beni yolda izliyordu ve beni durmaya zorladı. Gözlerimi bağladılar, ağzımı kapatıp beni zorla otomobile soktular. Tüm atmosfer çok korkutucuydu. Gerçekten korkmuştum. Beni nereye götürecekleri konusunda hiç bir fikrim yoktu. Beni bir yere götürüp vuracaklarını düşünmüştüm" şeklinde konuşmuştu.

Friedensnobelpreis für Menschenrechtler Liu Xiaobo Dossierbild 3/3
Fotoğraf: picture alliance/dpa

Tiananmen Meydanı'nda olaylara katıldı

Ancak iki yıllık hapis hayatı Liu’nun gözünü korkutmadı. 1995 ve 1996 yıllarında tekrar tutuklandı. Liu Şiaobo'yu harekete geçiren ise Tiananmen Meydanı kurbanlarına karşı hissettiği yükümlülük duygusu olmuş.

Liu, "Çok sayıda masum insan 4 Haziran’da vuruldu. Hayatta kalan biri olarak, ölenler adına adalet mücadelesi yapmam gerektiğine inanıyorum. Hayatını kaybedenlere karşı bir çeşit yükümlülük hissediyorum. Bu duygudan sıyrılamıyorum" dedi.

Liu, 2008 yılının sonunda tekrar tutuklandı. Bu kez tutuklanmasının nedeni ise İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 60’ıncı yıl dönümünde yayınlanan ve Charta 08 olarak adlandırılan manifestoyu hazırlayan kişi olmasıydı. Charta 08, Çin’in siyasi açıdan modernleşmesine yönelik bir manifesto. Bildiride, kuvvetler ayrılığı, düşünce özgürlüğü ve siyasi partiler için özgür rekabet talebinde bulunuluyor. Liu’nun eşi Liu Şia, yaz aylarında yaptığı açıklamada, Komünist Parti’nin eşine, Charta 08’i yayınlamasının bedelini pahalıya ödeteceğini hissettiğini söylemişti: “Onun yerinde olan çoğu kişi bu mücadeleden vazgeçerdi, ancak Liu inanılmaz derecede azimli biri. Bir hedefe inandığı zaman, asla ulaşmayacağını bilse de o yöne doğru gider. Böylesine inanılmaz bir inadı vardır.”

Geleceği gören ifadeler

Zamanla 10 binden fazla Çinli manifestoya imza attı. Ancak Liu Şiaobo, devleti yıkmaya yönelik girişimlerde bulunduğu gerekçesiyle 2009 yılı Noel’inde, 11 yıl hapse mahkûm edildi. Liu’nun 2007 yılı Ağustos ayında Pekin’deki bir otelin lobisinde yaptığı açıklamalar kulağa bir kehanet gibi geliyordu.

Liu, “Bir keresinde, özgürlüğü kaybetmenin ve gözetim altında tutulmanın bir muhalif için riskli bir görev olduğunu söylemiştim. Bu muhaliflik görevinin bir parçasıdır. Başkalarının gözünde belki olağanüstü biri ve bir kahramansınızdır. Ancak bunun kendi seçiminiz olduğu konusunda emin olmalısınız. Bence tüccar ya da öğretmen olarak başka işler de yapabilir ve hızlı para kazanabilirsiniz. Ancak bir karar aldığınız zaman, risklere ve baskıya karşı, iyimserlik, özgüven ve tüm sükûnetinizle karşı durmalısınız" ifadelerini kullanmıştı.

Çin tepki gösterdi

Liu Şiaobo, tutukluluk hayatını Pekin’in yaklaşık 500 kilometre kuzey doğusundaki bir cezaevinde geçiriyor. Ayda bir kez ziyaretçi kabul etme hakkı var. Çin, Nobel Barış Ödülü’nün açıklanması öncesinde, ödülün Liu’ya verilmesine sert bir şekilde karşı çıkmıştı. Nobel Ödül Komitesi Başkanı, ödülün Liu’ya verilmemesi için Çin’in kendilerini açık bir şekilde uyardığını belirtmişti. Çin, ödülün açıklanmasının ardından da tepki gösterdi ve kararın Norveç ile ilişkilere zarar vereceğini söyledi. Çin Dışişleri Bakanlığı, kararın ödülün doğasına da aykırı olduğu görüşünü savundu.

© Deutsche Welle Türkçe

Matthias von Hein / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Çelik Akpınar