Kerkük barut fıçısı

Brüksel merkezli olan ve New York, Washington, Londra ve Moskova’da da faaliyet gösteren bağımsız örgüt, “Türkiye’nin Irak’taki Kürt Emelleriyle İlgili Korkularını Yatıştırmak” başlıklı bir rapor yayınladı. Petrol açısından zengin olan Kerkük’teki gerginliklerin kaynama noktasında olduğuna işaret eden örgüt, “şu anda dikkatler, Irak geçici yönetimine ve koalisyon kuvvetlerine yönelik ayaklanmaya çevrilmişken, Kuzey Irak’ta başka bir çatışmaya doğru gidiliyor. Bu ise iç savaşa, ülkenin bölünmesine ve en kötü olasılıkta Türkiye’nin müdahalesine yolaçabilir” dedi.

Durum kötüye gidiyor

Kerkük’teki durumun, hem Irak’ta giderek kötüleşen durum, hem de Saddam rejimi sırasında uğradığı haksızlıkları gidermek isteyen Kürtler nedeniyle daha da şiddetlendiğine dikkat çekilen raporda, “Kürtler, şu anda kitleler halinde Kerkük’e geri dönüyor ve birden fazla etnik grubu barındıran bu kentin, gelecekteki Kürt bölgesi ya da devletinin başkenti olacağını iddia ediyorlar” denildi.

Kürtlerin yeni bir idari konsey kurmak için yapılacak seçimleri ezici çoğunlukla kazanması halinde, bunun, Türkmen azınlığı korumak isteyen Türkiye’nin müdahalesine yolaçabileceğini belirten grup, bu durumda barut fıçısının patlayacağı uyarısında bulundu.

Mahalli seçimler yapılmamalı

Örgütün Ortadoğu proje direktörü ve Kerkük raporunun yazarı Joost R. Hiltermann, “Şu anda Kerkük’te mahalli seçimlerin yapılması hiç de iyi bir fikir değil” derken, bölgedeki çeşitli grupların silahlandıklarına dikkat çekti ve “Bunların açık bir çatışmaya dönüşmesi için sadece az bir tahrik yeterli olabilir” dedi.

Uluslararası Kriz Grubu, ayrıca, ABD ve BM’yi de inisiyatifi ele almaya ve aktif bir tavır takınmaya çağırdı. Gerginliğin yatıştırılması için, hem Türkiye, hem de Irak Kürtlerinin atması gereken bazı adımlar olduğunu belirten örgüt, her iki tarafı da tahrik edici açıklamalar yapmaktan kaçınmaya çağırdı.

'Türkiye yardımları kesmeli'

Türkiye’nin, Kuzey Irak’a müdahaleyi haklı göstermesini engellemek için, Irak Türkmen Cephesi’ne yaptığı maddi yardımı kesmesini isteyen örgüt, Kürt liderleri de itidal göstermeye, yerel hükümetin kontrolünü 30 Ocak’ta seçilecek idari konseye devretmeye ve Kürtlerin ulusal sorunlarının, nihai bir uzlaşmayla çözülmesi konusunda halkını hazırlamaya çağırdı.