KAUSA Medya Ödülleri sahiplerini buldu

Almanya’da yaşayan göçmenler, medyada çoğunlukla olumsuz bir şekilde ele alınıyor. Bu durumun değişmesi, göçmenleri farklı yönleriyle anlatan haber ve röportajların teşvik edilmesi için çeşitli ödüller veriliyor. Almanya Eğitim ve Araştırma Bakanlığı tarafından verilen KAUSA Medya Ödülleri perşembe günü Berlin’de düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Kısa adı KAUSA olan Yabancı İşletmelerde Eğitim için Koordinasyon Merkezi tarafından düzenlenen yarışmada, televizyon, radyo ve yazılı medya dallarında toplam 11 gazeteci ödüle layık görüldü.

Irkçı cinayetler

Ödül töreninde yapılan konuşmalarda, Almanya'daki ırkçı cinayetler de gündeme geldi. Jüri üyesi ve Alman Birinci Televizyon Kanalı (ARD) haber editörü Marjan Parvand, bu saldırıların ardından gazetecilerin kendilerine sormaları gereken sorular bulunduğuna dikkati çekti. “Almanya’daki ırkçı cinayetler sadece emniyet ve Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın başarısızlığına bağlı değil, bu cinayetler bizim de başarısızlığımızı gösteriyor. Bizler, gazeteciler yıllarca doğru soruları sormadık. Yıllarca, emniyet ve diğer kurumların cinayetlerin motifine ilişkin bize aktardıkları bilgiler ile yetindik. Yıllarca, kurumların benimsediği Dönerci veya Boğaziçi Cinayetleri şeklindeki tanımlamaları kullanarak bu insanları küçük düşüren dile hizmet ettik. İzlediğimiz bu olumsuz tutumla, mesleğimizin en yüksek değerlerinden biri olan bağımsızlığımızdan vazgeçtik.” Parvand, genç gazetecilerin olaylar karşısında yeni sorular sormalarını dilediğini belirtti.

Uyumu anlatan haberlere ödül

KAUSA Medya Ödülleri, farklı yaşlardaki göçmenlerin eğitim süreçlerini anlatan haber ve röportajlara verildi. KAUSA medya ödülüne layık görülen genç gazeteciler, ödüllerini Almanya Eğitim ve Araştırma Bakanlığı Müsteşarı Cornelia Quennet-Thielen'in elinden aldı. Ödül töreninde konuşan Quennet-Thielen, gazeteci ve uzmanlardan oluşan jürinin 173 haber ve röportaj arasından seçim yaptığını dile getirdi. Bu röportajlarda, "zorlukların yanı sıra göçmenlerin izlediği başarılı eğitim süreci ve başarıya ulaşmış uyuma ilişkin etkileyici örneklerin" anlatıldığını belirten Müsteşar Quennet-Thielen, "birbirimiz hakkında daha fazla bilgi sahibi olmamıza katkı sağlayan genç gazetecileri ödüllendiriyoruz. Çünkü bilgi birbirimizi daha iyi anlamamız için gereken temeli oluşturuyor” dedi.

Toplam 30 bin euro tutarındaki KAUSA Medya Ödülleri bu yıl ikinci kez verildi. Jüri üyesi Deutsche Welle Türkçe Yayınlar Yöneticisi Baha Güngör, bu yıl katılımın arttığını, ancak özellikle radyo dalında yeterli başvuru olmadığını ifade etti. “En az katılım radyo dalında oldu. Onun için de sadece bir kişiye ödül verip, diğerlerine de teselli armağanları verdik. Televizyonda hiç bir katılımcıyı birinciliğe layık göremedik. Onun için bir ikinci, iki üçüncü ödülü verdik. Bunları seçerken de, katılan arkadaş eğitim konusuna ne kadar önem vermiş, ona dikkat ettik.”

Ödül kazananlar

Radyo dalında birinciliğe Brandenburg Eyaleti’nde çalışan Lübnanlı bir doktorun günlük hayatını anlatan Amelie Ernst layık görüldü.

Televizyon dalında ikincilik ödülü, İslam’ın Almanya’nın bir parçası olup olmadığı sorusuna yanıt arayan Hint kökenli Müslüman Hamed Salman Chaudhry’nin oldu. Bu dalda verilen üçüncülük ödülü iki röportaj arasında paylaştırıldı. Anne von Petersdorff ile Julia Hanne imzasını taşıyan röportaj, Süryani kökenli bir aileden gelen Hanne’nin Almanya, Hollanda ve İngiltere’deki eğitim sürecini ele alıyor. Sandra Sperber ile Anna Sophie Reimann ise Spiegel Online için hazırladıkları röportajda yaklaşık 50 yıl önce Türkiye’den Almanya’ya misafir işçi olarak gelen Mustafa Akçı’nın hikâyesini anlatıyor.

Türk kökenli gazeteciye ödül

Yazılı medya alanında birinciliğe bir Alman askeri olarak Afganistan’da görev yapan Afgan kökenli Tarık Hakim’in yaşadıklarını anlatan Süddeutsche Zeitung'dan Dominik Stawski layık görüldü.

Bu dalda ikincilik ödülü huzurevinde çalışan Türk kökenli bir gencin hikâyesini Spiegel Online için kaleme alan Frauke Lüpke-Narberhaus’a verildi. Üçüncülük ise göçmen kökenli gençlerin eğitimdeki sorunlarını ele alan Kölner Stadt Anzeiger gazetesinden Alice Ahlers ile haftalık Die Zeit gazetesinden Jan Martin Wiarda arasında paylaştırıldı.

Bu dalda özel ödül ise Türk kökenli gazeteci Mehmet Ata’nın oldu. Ata, Türkiye'den Almanya'ya göçün 50’inci yılı dolayısıyla Express Köln gazetesi için hazırladığı yazı dizisi ile bu ödülü almaya hak kazandı. “Bir bulvar gazetesinde yayınlanan yazı dizisinin değerlendirmeye alınmasını çok olumlu buldum, bu pek alışılmış bir şey değil, bu beni çok memnun etti" diye Ata, yazı dizisinde Türklerin başarı hikâyelerini ele aldığını, ancak son bölümde sorunlara da değindiğini dile getirdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Beria Jülide Danışman / Berlin

Editör: Ercan Çoşkun / Ahmet Günaltay