1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kale mantığına karşı

Peter Phillip / DW12 Ekim 2005

Avrupa’ya, özellikle de son günlerde İspanya’da yaşanan kaçak göçmen akını giderek büyük bir sorun haline geliyor. Avrupa Birliği’nin ise bu konuda aldığı önlemler pek işe yaramıyor. DW’den Peter Philipp yorumu:

https://p.dw.com/p/AZtG

“Afrikalı kaçak göçmenlerin İspanya ve Fas arasında paslaşılması, Avrupa’nın namına yakışmıyor. Avrupalı hükümetler, Afrikalı kaçaklara yapılan muamele karşısında sessiz kalıyor. Sadece birkaç insan hakları örgütü eleştiride bulunuyor. Ancak bu sessiz uzlaşma şu anlama geliyor: Her isteyenin Avrupa’nın çitini aşabileceği bir noktaya mı geliyoruz?

Avrupalılar, Avrupa’nın kale mantığıyla korunmasını engellemeye çalıştılar, ancak bu bakış açısı gittikçe yayılıyor. Bu mantığa uygun eşitsizlik kavramı da onunla birlikte yayılıyor. İspanyollar, Avrupa’da daha iyi bir yaşam için umutsuzca sınırı geçmeyi deneyen bu zavallı insanları, kaçak göçmenleri, Sahra Çölü’ne taşıyıp, terk etmenin insani olmadığını anlamalı.

Baskıcı bir diktatör rejiminden veya yoksulluktan kaçmak arasında bir fark varmış gibi, bu kişiler genelde ‘ekonomik kaçak’ olarak nitelendiriliyor. Ancak zaten bu kaçaklar genelde ikisinde de kaçıyordur. ‘Ekonomik kaçak’ terimi, bu insanların bize getireceği mali yük nedeniyle de eleştiri konusu oluyor. Böylece bu his, kaçak göçmen sorununa karşı içsel bir savunma mekanizması oluşturuyor. Batı Avrupalılar’ın demir perde ülkelerinden kaçıp, kendilerine, yani ‘Altın Avrupa’ ya sığınanları çoşkuyla karşıladıkları günler nerede kaldı?

Ancak Avrupa Birliği, bazı Afrikalılar’ın hayal ettiği kadar da altın olmasa gerek. Ama zaten herşey çok göreceli değil mi? Avrupa’da yoksulluk, bazı Afrikalılar için varlıklı olmakla eşdeğer değil mi? Ama ne olursa olsun, Avrupa’nın bu soruna aldırış etmemeye devam edemeceği apaçık.

Kuzey Afrika’da kaçak göçmenlerin geçtikleri transit ülkeler ise bir nevi ‘şerif yardımcısı’ olarak kullanılacak. Mesela Libya, Akdeniz’den geçişlerde çıkış noktası ve Fas, İspanya sınırından geçiş noktası oldukları için...

Federal Almanya İçişleri Bakanı Otto Schily ise bu ülkelerde yakalanan göçmenlerin tutuldukları yerlerin bir tür hapishane olduğunu tasavvur etmiş olmalı. Fas’ın tam anlamıyla özgür bir demokrasi olmadığı düşünüldüğünde, kaçak göçmenlere türlü kötü muamele edilmesi de muhtemeldir.

Avrupa’da, gayet aklı başında bir şekilde sorunun, yani Afrika sorununun kökenine inilmesi konuşuluyor. Bu, sonucu belli olmayan ve uzun vadeli bir süreç. Avrupalılar, zamanında kendilerinin açlık ve sefaletten ABD’ye kaçtığını unutmuş görünüyorlar. Benzer bir şekilde Afrikalılar için de Avrupa’ya bir göç kanunu oluşturulmalı. İşlerimizi elimizden alacakları korkusunu da üzerimizden atmalıyız. Zira, bunun için yüksek nitelikte iş gücü olmaları gerekir. Ancak bir gün kaçak göçmen olarak gelenler arasında da vergi ve emeklilik sigortası ödeyenlerin çıkacağı unutulmamalıdır.”