1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

online

19 Haziran 2010

Kadın girişimciler neredeyse Avrupa'nın her ülkesinde benzer sorunlarla karşılaşıyorlar. Almanya ve Türkiye'deki kadın girişimciler bu sorunların temelinde toplumların muhafazakâr yapısı olduğunu söylüyor.

https://p.dw.com/p/Nx5m
Fotoğraf: picture-alliance / maxppp

Berlin’de Konrad Adeneauer Vakfı tarafından düzenlenen ”Çalışmak İstiyoruz” başlıklı panelde de Türkiye ve Almanya’da kadın girişimcilerin durumu tartışıldı. Toplantıya Türkiye’den Konrad Adenauer Vakfı’nın davetlisi olarak Berlin’e gelen İstanbul merkezli Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin üyeleri de katıldı.

Kadın girişimciler açısından rakamlara bakıldığında, Almanya ve Türkiye arasındaki farkın büyük olduğu görülüyor: Zira Almanya’da kadın girişimcilerin oranı yüzde 30 civarındayken, Türkiye’de bu oran yüzde 9 seviyesinde kalıyor. Ancak kadın girişimcilerin iş ve aile hayatında karşılaştıkları zorluklar açısından Türkiye ve Almanya arasında büyük farklar bulunmuyor.

Sorunun kaynağı muhafazakâr toplum

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Gülseren Onanç, bir girişimcinin sahip olması gereken şartları ”Bir girişimcinin çok iyi bir fikre, onu hayata geçirecek bir plana ve bunun için bir finansmana ihtiyacı var” sözleriyle ifade ediyor. Kadın girişimciler erkekler kadar iyi bir fikre ve plana sahip olsalar da, kredi almada zorlukları aşsalar da, başka sorunlarla karşılaşabiliyorlar. 

19.07.2009 DW-TV Typisch Deutsch Petra Ledendecker
Alman Kadın Girişimciler Birliği Genel Başkanı Petra Ledendecker.

Merkezi Berlin’de bulunan Alman Kadın Girişimciler Birliği Genel Başkanı Petra Ledendecker, bu sorunların toplumun muhafazakâr yapısından kaynaklandığını söylüyor ve şu noktalara dikkat çekiyor: ”Almanya’da geleneksel olarak çok muhafazakâr bir yapımız var. Bu nedenle de biz kadınların yönetim kademelerinde yer alması zor oluyor. Bu geleneğin etkisi Türkiye’de çok daha derin bir şekilde görülüyor. Türkiye’de kadın Almanya’ya kıyasla farklı bir rol oynuyor.”

Aile her yerde önemli

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Gülseren Onanç da bu muhafazakâr yapının her iki ülkenin kadın girişimcileri için bir sorun olduğunu belirtiyor. Onanç, Almanya’nın bu kadar muhafazakâr olduğunu düşünmediklerini dile getiriyor. Onanç, ”Burada çok yoğun bir aile kavramı var. Bu kadar yoğun ailenin korunduğu, kollandığı bir sistem içinde kadın aslında eşit, özgür bir birey olmak yolunda çok önemli bir çaba göstermesi gerekiyor” diyor. 

Symbolbild Macho Mitarbeiter Frauen
Fotoğraf: bilderbox.de

Türkiye’de de benzer bir durumun bulunduğuna dikkat çeken Onanç, kadının sadece aile ile özdeşleştirilmesini eleştirdiklerini dile getiriyor: ”Biz kadının aile içinde algılanmasından daha çok özgür, eşit bir birey olarak algılanmasını ve bu birey olarak eşitliğin sağlanmasını talep ediyoruz.”

Onanç, kadın girişimcilerin sayısının artması için toplumun her kesiminde zihniyetin değişmesi gerektiğini vurguluyor.

İş ve aile hayatı

Ancak gerçekte birçok kadının aile ve iş yaşamını bir arada yürütmesi gerekiyor. Berlin Kadın Girişimciler Merkezi Proje Yöneticisi Antje Ripking, bu nedenle de kadınların kendi işini kurabilmesi veya yönetici pozisyonunda çalışabilmesi için belirli şartlara ihtiyacı olduğunu aktarıyor ve şu noktalara dikkat çekiyor: ”Kadınlara belirli desteğin verilmesi, belirli şartların sağlanması gerekiyor. Mesela çocuk yuvası ve esnek çalışma saatleri. Katı kurallara bağlı olan, dokuzda başlayıp, bilmem kaçta biten çalışma saatlerine kadınların ihtiyacı yok, üstelik verimli de değil.” Ancak ne Türkiye'de, ne de Almanya'da kadınlara bu şartlar tam olarak sunulabiliyor.

Symbolbild Businesswoman Frauen Beruf Arbeit
Fotoğraf: dpa

Kadın yöneticiler için kota

Kadın girişimciler, şirketlerin yönetim ve denetleme kurullarında yeterince kadın olmamasını da eleştiriyor. Ancak Türkiye’de kadın yöneticiler açısından Almanya’ya kıyasla daha olumlu bir tablo ortaya çıkıyor. Örneğin Türkiye’de borsaya kayıtlı firmaların yüzde 14’ü kadınlar tarafından yönetilirken, Alman Birleşik Borsa Endeksi DAX’a kayıtlı şirketlerin sadece üçünde kadın yönetici bulunuyor. Alman Kadın Girişimciler Birliği Genel Başkanı Petra Ledendecker, bu durumun değiştirilerek, kadınların karar mekanizmalarında daha çok yer alması için kota uygulanmasını talep ettiklerini belirtiyor. Ledendecker, ”Çünkü erkeklerin neden olduğu mali kriz gibi bir felaketi tekrar yaşamak istemiyoruz. Ben bu krizin erkeksi olduğunu öne sürmüştüm. Bu sert ifade ama biz kadınlar bilançolarımızdaki rakamlara uzun vadeli olarak bakıyoruz, farklı şekilde karar veriyoruz” diye konuşuyor.

Almanya'da bu yönde başlayan tartışmayı çok olumlu karşıladıklarını belirten Ledendecker, Almanya Aile Bakanı Kristina Schröder'in 2015 yılına kadar yönetim kademelerinin yüzde 20'sine kadınların getirilmesi önerisini de desteklediklerini kaydediyor.

Türkiye'de farklı önlemler

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Gülseren Onanç ise kotayı desteklemelerine rağmen, bunun tam anlamıyla işe yaramayacağını gördükleri için, farklı yöntemler denediklerini anlatıyor. Onanç görüşlerini şöyle aktarıyor: ”Bunlardan ilki, bütün kamu kurumlarına, buna yerel idarelerde dahil, kadının işe alınması, belirli bir seviyeye taşınması, yönetim kademelerinde yer alması için başbakanlık bir genelge yayınladı. Bu bizim için tarihî bir kazanımdır.

Hausfrau
Fotoğraf: BilderBox

Öteki yöntem ise şirketlere bir sertifika verilmesi, biz buna kadına duyarlı şirket sertifikası diyoruz. Bu da şirketine yeterince kadını alan, belirli bir seviyeye yükselten şirketlerin bütün toplum tarafından tanınması, bilinmesi ve teşvik edilmesine yönelik bir sistem.”

Göçmen kadınlara destek

Türkiye Kadın Girişimcileri Destekleme Derneği ve Alman Kadın Girişimciler Birliği, kendi işini kurmak isteyen toplumun farklı kesimlerinden kadınlara da destek veriyor. Bu çerçevede, Türk ve Alman kadın girişimciler, Almanya’daki göçmen kökenli kadınların da desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. Bu nedenle de, göçmen kökenli kadınların kendi işlerini kurabilmesi için destek verecek ortak bir projeyi hayata geçirmeyi planlıyor.

© Deutsche Welle

Jülide Danışman / Berlin

Editör: Murat Çelikkafa