1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İsrail’e göre Gazze Şeridi ’düşman’

Ajanslar19 Eylül 2007

Gazze Şeridi'ni düşman bölge ilan eden İsrail, elektrik ve mazot temininin kısıtlanması başta olmak üzere, bölgeye ekonomik yaptırım uygulayacak. Hamas ise kararı savaş ilanı olarak niteledi.

https://p.dw.com/p/BhXN
Yeni önlemlerle Hamas zayıflatılmaya çalışılıyor.
Yeni önlemlerle Hamas zayıflatılmaya çalışılıyor.Fotoğraf: AP

İsrail ve Filistin ilişkisi yeniden gerildi. İsrail güvenlik kabinesinin yaptığı toplantıdan, Gazze Şeridi'nden sınırdaki Yahudi yerleşimlerine yönelen Kassamlar'a karşı, bir süredir dile getirilen Gazze Şeridi’nin düşman varlık olarak ilan edilmesi kararı çıktı.

Bu öneri, ilk kez İsrail koalisyonunun şahinler kanadından, İsrail Evimiz Yisrael Beiteniu partisi başkanı ve aynı zamanda stratejik tehditlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı Avigdor Lieberman tarafından gündeme getirilmişti. Gazze Şeridi ile sınırdaki Zikkim askeri eğitim kampına yapılan roket saldırısı ve bu saldırıda 60'dan fazla İsrailli askerin yaralanmasından sonra, İsrail kamuoyundan, Gazze Şeridi'ne yönelik, geniş çaplı kara operasyonuna kadar varan bir dizi askeri ve ekonomik yaptırım uygulanması istenmişti.

Güvenlik kabinesinin toplantısında, bölgede yaşayan 1,5 milyon dolayındaki Filistinlinin yaşamını zora sokmayacak şekilde, uluslararası yasalar karşısında uygunluğu da gözden geçirilerek, elektrik arzının ve mazot temininin azaltılması kararı alınırken, İsrail'in Gazze'deki hastanelerin jeneratörlerinin çalışmasına yetecek kadar bir enerjiyi sağlaması da desteklendi. Ancak, elektrik kesintisinin ne zaman başlayacağı konusunda bir tarih verilmedi.

Ayrıca Gazze Şeridi'nde Hamas'ın kontrolünü ele geçirdiği günden bu yana kapalı tutulan ve ancak insani yardımlar için açılan sınır geçişlerinde, uygulama iyice daraltıldı. Sınır geçişleri, ancak gerekli miktarda gıda ve tıbbı yardımların geçişi için açık kalacak, roket yapımında kullanıldığı da belirtilen su boruları gibi malzemenin Gazze'ye girişineyse izin verilmeyecek.

İsrail hükümeti, Hamas'ın denetiminden sonra da Gazze'deki altyapı hizmetleriyle ilgili projeler için kullanılan malzemenin de girişine izin veriyordu.

Gazze'deki Filistinlilere İsrail tarafından verilen suyun kesilmesiyse benimsenmedi. Güvenlik kabinesi Gazze Şeridi’ne yönelik kara harekatına da karşı çıktı.

“Kara harekatı yaklaşıyor”

Güvenlik kabinesi toplantısından sonra yapılan basın duyurusunda, "Hamas'ın terörist bir örgüt olduğu, Gazze Şeridi'nde yönetimi ele geçirmesinden sonra de bölgeyi düşman topraklarına dönüştürdüğü" belirtildi.
Açıklamada, kararların oy birliğiyle alındığı vurgulandı.

Alınan önlemlerin Hamas'ı zayıflatmayı amaçladığını söyleyen İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, toplantıda şimdilik Gazze Şeridi'ne kapsamlı bir kara harekatından yana olmamasına karşın, bütün çabaları gösterdikten sonra bu konuda tavır alacaklarını söyledi. Toplantıya katılan bir yetkili, Barak'ın "Geçen her gün bir kara harekatına daha fazla yaklaşıyoruz" dediğini bildirdi.

Kararı değerlendiren İsrail Parlamentosu Knesset Dış İlişkiler ve Savunma Komisyonu Başkanı Tzahi Hanegbi ise Gazze'ye bir kara harekatının "önlenemeyeceğini" ileri sürdü.

Barhum: “Savaş ilanı”

İsrail güvenlik kabinesinin Gazze Şeridi'ni "düşman" ilan etmesi ve yaptırımları benimsemesinden sonra Gazze'deki Hamas hareketi sözcülerinden Fevzi Barhum, kararı "savaş ilanı" olarak değerlendirdi. Barhum, Gazze'de yaptığı açıklamada, Filistin halkı için insani bir felaket yaratacağını söylediği kararın, "tehlikeli bir tırmanışa" götüreceğini de ifade etti.

Barhum, "Ramallah'taki adam" diye nitelediği, rakip El Fetih harekiti lideri ve Filistin Özerk Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ın, "düşmanla işbirliğini ve bu durumda sessiz kalmasını da çok garipsediğini dile getirdi.

Gazze Şeridi'ndeki Filistinliler de karara tepki gösterdi. Bir Gazzeli, "Bunlar Hamas'tan çok bizi etkileyecek. Hamas bunlara aldırıyor mu ki, olan Gazze Şeridi'nde yaşayanlara oluyor" dedi.

Dünya Bankası yoksulluğu belgeledi

BM, Filistin toprakarında giderek artan yoksulluğa dikkat çekti.
BM, Filistin toprakarında giderek artan yoksulluğa dikkat çekti.Fotoğraf: AP

Nitekim Dünya Bankası’nın açıkladığı rapor, Filistin bölgelerinde ekonominin ne kadar zor durumda olduğunu gösterdi. Raporda Filistin’de yatırımların gerilediğine, gayri safi milli hasılanının da düşüş kaydettiğine dikkat çekiliyor. Özel şirketlerin sürekli olarak işçi çıkardığının belirtildiği raporda, kamu sektörünün Filistinliler için tek iş kapısı olmaya başladığı kaydediliyor.

Rapora göre Filistin’de kamu sektöründe çalışanların sayısı son yedi yıl içinde yüzde 60 artış kaydederek, 158 bine yükseldi. Son iki yıl içinde özerk yönetimin bütün harcamalarının sadece çalışanların maaşları için ayrıldığı gözleniyor. İsrail’le sınırda birçok kontrol noktası ve bariyerin bulunması ise Filistinli tüccarların mallarını zamanında teslim edememesi sorununu beraberinde getiriyor. Gazze Şeridi’nde Hamas’ın yönetimi ele geçirdiği üç aydan bu yana koşullar daha da kötüleşti.

BM’in Gazze temsilcisi John Ging, ekonomik yaptırımların sürmesi halinde Gazze’de yaşam koşullarının daha da kötüye gideceğini uyarısında bulunuyor. BM yetkilisi, şu en azından gıda maddeleri ve tıbbi malzemenin kendilerine ulaştığını, bunun bile sevindirici olduğunu söylüyor.

Dünya Bankası’nın raporunda işaret edilen bir başka nokta ise 2005 yılından bu yana Filistin’de özellikle Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki gerginlik ve huzursuzluğun yatırımcıları bu bölgelerden kaçırdığı.

Raporda ekonomideki bu gelişmenin yol açtığı sonuçlara da yer veriliyor. Örneğin Filistin’de son iki yıl içinde kronik hastalıkların sayısında yüzde 31 artış kaydedildiği, beş yaşın altındaki çocukların çoğunun okul başarısının düştüğü, Filistinliler’in dörtte üçünün ise depresyondan mustarip olduğu vurgulanıyor. Filistin’de kadınların iş piyasasında sadece 15’lik bir orana sahip olduğu, bununla dünya sıralamasının çok gerilerinde yeraldığı da raporda dikkat çekilen bir başka nokta.

Dünya Bankası’nın raporunda ekonomik kriz ve güvenlik önlemlerinin Gazze Şeridi’ni Batı Şeria’dan daha olumsuz etkilediği belirtiliyor. Hamas’ın yönetimi ele geçirdiği son üç ay içinde işletmelerin mallarının yüzde 90’ını Filistin dışına çıkaramadığı ya da buraya sokamadığı için üretimi durdurduğu da raporda altı çizilen bir başka önemli gelişme.

Rice İsrael’de

İsrail, Gazze Şeridi’ni düşman ilan ederken, Ortadoğu ziyareti kapsamında İsrail'e giden ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, ülkesinin İsrail ile Suriye arasındaki olası barış müzakerelerine engel olmayacağını açıkladı. Rice, "İsrail ile Suriye bir anlaşmaya varabileceklerini düşünüyor, bunu yapmalılar. Bununla birlikte bu aşamada Suriye'nin Ortadoğu'da yıkıcı biçimde davranmaya devam edeceğini düşünüyorum. Ama biliyorsunuz ki ABD barış yapmak isteyen ülkelerin yoluna çıkmaz" dedi.

ABD, 2005'ten beri Beşşar Esad rejimini boykot ediyor. Beyaz Saray, Suriye'nin Lübnan'ın eski başbakanı Refik Hariri cinayetinde parmağı olduğunu düşünüyor.

Öte yandan Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ise Ortadoğu'daki barış sürecine taraf olanların ciddi olması gerektiğini söyledi.

Suriye'nin resmi ajansı Sana'daki habere göre, İngiliz Muhafazakar Parti heyetini kabul eden Esad, Suriye'nin, barışla hiçbir alakası olmayan, çıkar sağlamaya yönelik barış inisiyatiflerini değerlendirmesinin olanaksız olduğunu belirtti.