İsrail’e çifte baskı
10 Haziran 2010Gazze'ye yardım malzemesi taşıyan filoya düzenlediği kanlı baskın nedeniyle uluslararası eleştiri oklarının hedefi haline gelen İsrail, nükleer silah kapasitesi nedeniyle de mercek altında. İsrail, bir yandan Gazze'deki ablukaya son vermeye, diğer yandan nükleer silahsızlanma antlaşmasını imzalamaya çağrılıyor.
Viyana merkezli Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nda (UAEA) 35 ülkenin katılımıyla düzenlenen oturumda İsrail, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'nı imzalamaya çağırıldı. Oturumda Arap ülkeleri adına söz alan Sudan büyükelçisi Mahmud El Emin, İsrail'in Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'nı imzalamayı reddederek yıllardır uluslararası topluluğu hiçe saydığını belirtti ve “Arap ülkelerine yönelik saldırgan politikaları, İsrail kaynaklı nükleer tehlikeyi artırmaktadır” diye konuştu.
Ortadoğu'da nükleer yasak girişimi
İsrail'in yanı sıra nükleer güçler Hindistan, Pakistan ve Kuzey Kore de Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'nı imzalamadı. Antlaşma'da yeryüzündeki hemen her ülkenin imzası bulunuyor. Antlaşma'ya taraf ülkeler geçtiğimiz ay, Ortadoğu'da kitle imha silahlarının yasaklanmasını görüşmek üzere 2012'de bir uluslararası konferans düzenlenmesi çağrısında bulunmuştu. Bu yasağın hayata geçmesi durumunda İsrail'in de Antlaşma'yı imzalamaya zorlanması sözkonusu olabilecek.
İran'dan Batı'ya çifte standart suçlaması
Antlaşma'ya taraf olmasına rağmen nükleer programı nedeniyle BM'nin dördüncü yaptırım kararıyla karşılaşan İran da İsrail'e yüklendi. İran'ın UAEA'daki temsilcisi Ali Aşgar Sultaniye, bölgenin güvenliğine yönelik tek potansiyel tehdidin, İsrail'in nükleer silah kapasitesi olduğunu belirterek, “Batı'nın İran'a baskı yapıp İsrail'i tartışmaya yanaşmaması çok endişe verici. Çünkü Antlaşma'ya taraf olmayanların korunması, taraf ülkeleri Antlaşma'dan çekilmeye kışkırtabilir” diye konuştu. Sultaniye, İran'ın şu an Antlaşma'dan çekilme gibi bir niyeti olmadığını da vurguladı.
İsrail ise UAEA'da düzenlenen oturumu, ‘İsrail'in varlık hakkını sorgulayan ülkelerin katılımı' nedeniyle kınadığını açıkladı. ABD'nin UAEA'daki temsilcisi Glyn Davies de Ortadoğu'nun işbirliği ve uzlaşma içinde bir birlikteliğe ihtiyacı olduğunu belirterek, bunun kavgayla başarılamayacağını söyledi.
Türk-Arap İşbirliği Forumu'ndan kınama
Türkiye ve 20 Arap ülkesinden temsilcilerin katıldığı, İstanbul'da düzenlenen Türk-Arap İşbirliği Forumu'nun açılışına da İsrail ile ilgili tartışmalar damgasını vurdu. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze'deki abluka sona ermeden bölgeye barış ve istikrar gelmeyeceğini belirterek, Arap ülkelerini de barış için daha fazla inisiyatif almaya çağırdı. Katılımcı ülkeler, Gazze'ye yardım malzemeleri taşıyan gemilere yönelik İsrail saldırısını ‘derin endişeyle karşıladıklarını ve kınadıklarını' açıkladı. BM'ye de kanlı baskını ‘güvenilir, tam ve şeffaf' bir şekilde soruşturması çağrısı yapıldı. Bildirgede üye ülkelerin ‘İsrail'den hesap sorulana ve Gazze Şeridi'ndeki abluka kaldırılana kadar' işbirliği içinde çalışacakları da vurgulandı.
Almanya'dan Türkiye'ye İran eleştirisi
Bu arada Türkiye'nin İran'a ek yaptırımlar konusunda BM Güvenlik Konseyi'nde yapılan oylamada Brezilya ile birlikte ‘hayır' oyu kullanmasına Almanya'dan tepki geldi. Başbakan Angela Merkel'in partisi Hristiyan Demokrat Birlik'ten (CDU) Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Ruprecht Polenz, Türkiye ve Brezilya'nın ‘hayır' oyu kullanarak ‘büyük bir hata' yaptığını söyledi. CDU'nun önde gelen isimlerinden Polenz, Reuters haber ajansına verdiği demeçte, ‘hayır' oylarının yaptırımların etkisini hafiflettiğini ve Tahran yönetimine ‘izole olmadığı' hissi verdiğini kaydetti. Ruprecht Polenz, iç siyasi baskı gözönüne alındığında Lübnan'ın çekimser oy kullanmasının ise anlaşılabilir olduğunu belirtti.
© Deutsche Welle Türkçe
Reuters,AP / BK,AÜ