İsrail Gazze'den hızla çekilmeli
27 Temmuz 2004İşgal altındaki Filistin topraklarında Yahudi yerleşim birimleri kurulmasına karşı olanlar Başbakan Ariel Şaron’un içine düştüğü durumu memnuniyetle karşılayacaklardır. Şaron onyıllar boyunca yerleşim birimlerinin mimarı olmuştu. Şaron, işgal altındaki Filistin topraklarında kurulan yerleşim birimlerinin Filistin devletinin kurulmasını ve dolayısıyla yüzyıllardır süregelen anlaşmazlığın çözüme kavuşturulmasını geciktireceğinin bilincindeydi. Daha geçen yılın ilkbaharında, Ortadoğu barışının yol haritası çizilip yerleşime son verilmesi kararlaştırıldığında İsrail Başbakanı halkı Filistin topraklarına yerleşmeye teşvik ediyordu.
Şaron tutumunu son zamanlarda değiştirdi. Mali tablosu ve kan bedeli yüksek olduğu için İsrail’i güvenilir sınırlara kavuşturmak istiyor. Gazze Şeridi’nin tahliyesi karşılığında işgal edilen Batı Şeria topraklarının bu sınırların içinde tutulmasını sağlamaya çalışıyor. Gazze Şeridi boşaltıldıktan sonra Batı Şeria’dan da çekilmesi için yapılan uluslararası baskının azalacağını hesaplıyor.
Pazar günü Gazze Şeridi ile Kudüs arasında insan zinciri kuran 130 bin gösterici, bir zaman kahraman gözüyle baktıkları Şaron’un neden değiştiğini anlayamıyor. Şaron’un Gazze Şeridi’ni Batı Şeria’nın bedeli saydığını idrak edemiyor. Bu kitle, Tevrat’ın vaadettiği İsrail toprağından bir karış dahi taviz verilmesine kesinlikle karşı çıkıyor.
Bu gösteri ne kadar etkileyici olursa olsun, İsrail halkının çoğunluğu Gazze Şeridi’nin boşaltılmasını onaylıyor. Çoğunluk Şaron planının İsrail-Filistin anlaşmazlığını hiç olmazsa biraz yatıştıracağını düşünüyor.
Pazar günkü gösterinin olaysız geçmesi aldatıcı gelebilir. Gazze’den çekilme tartışması tansiyyonu her geçen gün arttırıyor ve radikal din adamları kitleleri kışkırtmaya çalışıyorlar. Radikal milliyetçi kanat Şaron’u ve geri çekilme hazırlıklarını yapan devlet görevlilerini hain ilan ediyorlar. İsrail gizli servisi bir kaç yüz kişillik fanatik grubun, Şaron’a suikast düzenleyebileceği ve Zeytin Dağı’nı basarak El Aksa Camii’ni havaya uçurabileceği uyarısında bulunuyor. Tarihin cilvesi şu ki, bundan dokuz yıl önce Başbakan İzak Rabin’in barış politikasına en yoğun derinişi gösterenlerin başında Şaron geliyordu. Rabin’in fanatik bir İsrailli’nin kurşunlarıyla can vermesine elverişli ortamı yaratan Ariel Şaron olmuştu.
İsrail’deki ılımlı ve sol kanat pazar gününün gösterilerinden şu dersi almalıdır: Gazze Şeridi’nin boşaltılmasını sadece ummak ve bu planın gerçekleşmesini beklemek yetmez. Suskun çoğunluk sesini yükseltip yerleşimcilere haddini bildirmelidir. Şayet Başbakan Şaron Gazze’den çekilme planında samimiyse, o zaman hamle yapmalı ve bu sürreci hızlandırmalıdır.