1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Irak'ta anayasa çıkmazı

Peter Philipp1 Ağustos 2005

Irak Anayasa Komisyonu’nun 15 Ağustos’ta anayasa taslağını parlamentoya sunması gerekiyor. Ancak üzerinde anlaşılamayan bir çok noktanın varlığını koruması, takvime uyulmasını zorlaştırıyor.

https://p.dw.com/p/AafV
Federalizm ve din, Irak'ta Anayasa Komisyonu'nun anlaşamadığı konuların başında geliyor
Federalizm ve din, Irak'ta Anayasa Komisyonu'nun anlaşamadığı konuların başında geliyorFotoğraf: AP

Irak’ta yeni bir anayasanın hazırlanmasının ülkedeki koşulların normale dönmesi için önemli bir adım olduğu, sadece Amerikalılar’ın görüşü değil. Normale dönülmesine karşı olan İsyancılar ve teröristler de, yeni anayasaya odaklanmış durumda. Kısa bir süre önce, Anayasa Komisyonu’ndan iki Sünni üyenin öldürülmesinin ardından, şiddet eğilimli gruplar, komisyonun çalışmalarını yeni saldırılarla önlemeye ve ertelemeye çalışıyorlar.

Anayasa Komisyonu içindeki anlaşmazlıklar ise, saldırılardan daha büyük bir engel teşkil ediyor. Komisyon üyeleri arasındaki görüş ayrılıkları öylesine yoğun ki, sözcüler anayasanın hazırlanabilmesi için, sürenin 1 ay daha uzatılmasını istediler. Bu talebin kabul edilmesi halinde, ABD’nin öngördüğü takvim ertelenecek, anayasa 15 Eylül’de parlamentoya sunulacak, anayasaya ilişkin referandum 15 Kasım’da yapılabilecek ve ilk gerçek parlamento seçimleri gelecek yılın başına kalacak.

ABD'nin kaygısı

ABD Elçisi Halilzad, hafta sonunda, verilen tarihin ertelenmesini önlemek için elinden geleni yapacağını duyurdu. Cumhurbaşkanı Talabani de bu görüşü desteklediğini açıkladı ve anayasaya karşı olanların, mücadelelerini daha da yoğunlaştırmalarına fırsat verilmeyeceğini belirtti.

Anayasa Komisyonu’nun anlaşamadığı konuların başında federalizm ve din geliyor. Kürtler, ülkenin kuzeyindeki geniş kapsamlı özerkliklerinin coğrafi açıdan genişletilmesini, Kerkük’ü ve petrol kaynaklarına sahip bazı başka yöreleri de içermesini talep ediyorlar. Bu arada Şiiler de, güneydeki bölgelerinde daha fazla özerklik istemeye başladılar.

Dinin devlet içindeki rolü de tartışmalı noktalardan biri. Anayasa taslağında İslam’ı, anayasanın dayandığı temellerden “biri” olarak nitelendirmek gündeme gelmişti. Ancak Şiiler’in büyük bölümü İslam’ın yasaların temel kaynağı olmasını, devletin şeriata dayanmasını talep ediyor. Şiiler, bu düzeni kendi bölgelerinde kısmen uygulamaya başladılar bile. Örneğin kadın haklarına ilişkin muhafazakar ve baskıcı düzenlemeleri yürürlüğe soktular.

Geri adım tehlikesi

Böyle bir düzenin tüm Irak’a yayılması, uzun yıllar boyunca diktatör Saddam Hüseyin’in tüm baskılarına rağmen, dini baskıya maruz kalmamış olan ülke için büyük bir geri adım olur.

Yeni anayasanın öngörülen tarihte oylamaya sunulmasına karar verilse de, yürürlüğe girmesi başka yollardan engellenebilir. Anayasa’nın üç bölgede, üçte iki çoğunluk tarafından kabul edilmemesi, yürürlüğe girmemesi için neden oluşturacak. Anayasayı engellemek, bölgeleri denetimleri altında bulunduran Kürtler ve Şiiler için zor olmayacaktır.