1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Iraklı kadınların hak mücadelesi

Henriette Wrege15 Nisan 2004

Amerikalılar‘ın Irak’ı işgali, Iraklı kadınları nasıl etkiledi? Uzun süredir Irak’ta yaşayan Alman Haukari yardım kuruluşunun çalışanı Karin Mlodoch, kadın hareketinin Irak’taki durumunu anlattı. Mlodoch, Iraklı kadınların hak ettikleri yeri almak istediğini söylüyor...

https://p.dw.com/p/AalO
Bağdat'taki kadınların büyük bir kısmı iyi eğitim görmüş kadınlar...
Bağdat'taki kadınların büyük bir kısmı iyi eğitim görmüş kadınlar...Fotoğraf: AP

Irak’ta, ABD önderliğindeki koalisyon güçleri tarafından yaklaşık bir yıl önce başlatılan işgalin çeşitli toplum kesimleri üzerinde değişik etkileri oldu. Iraklı kadın örgütleri, değişimin ortaya çıkardığı koşulları, toplumsal konumlarını daha da iyileştirebilmek için kullanmaya çaba harcıyorlar. Iraklı kadınlar, çoğu zaman da zaman var olan haklarının geri alınması yolundaki çabalara karşı mücadele etmek zorunda kalıyorlar.

Iraklı kadınlar, 1959 yılında kabul edilen laik Medeni Kanun’un yürürlükten kaldırılması girişimine karşı bu yılın başında birlikte mücadele ettiler. Kadını toplumda ikinci sınıf insan yapma girişimi, radikal İslami çevrelerin eseriydi. Kadınlar, çok sayıda gösteri yaptılar ve yasanın kaldırılması girişimi durduruldu. Ancak Şii toplumun dini liderleri pes etmiş değil: Mecburi evliliğin yasalaşması, boşanan kadınların yasal haklarından tamamen mahrum bırakılması için mevzuatta değişiklikler talep ediliyor.

Iraklı kadınların büyük gücü var

Ancak Iraklı kadınlar kazanımlarını kaybetmek niyetinde değil. Tikrit bölgesindeki siyasi şiddet kurbanlarına ve kayıp yakınlarına yardım sunan Haukari adlı sivil toplum örgütünün çalışanlarından Karin Mlodoch da Iraklı kadınların kazanımlarının yine de şaşırtıcı olduğu görüşünde:

”Iraklı kadınların aslında çok büyük bir gücü var. Genellikle iyi eğitim görmüş ve siyasi birikime da sahipler. Kadınlar, eski sistemin artık geride kaldığı, yeni bir sistemin yapılandırılmakta olduğunun farkında. Yeni yapılanmada mutlaka hak ettiklerini yerlerini almak istiyorlar.”

Yüzde 25‘li kontenjan

Irak’ın kuzeyiyle Sünni ve Şii bölgeleri arasında kadın haklarına yönelik bakış açısı farkı var. Buna rağmen geçiş anayasasında kadınların mecliste yüzde 25 kontenjan edinebilmeleri konusunda uzlaşma sağlandı. Mlodoch, ”Irak’ın geniş kesimlerini temsil eden pek çok kadın örgütlenmesi parlamentoda kadına verilen yüzde 25’i de az buldu, yüzde 40 istedi” diye anlattı son durumu.

Irak’ta bölgesel farklılıklar kadın hareketine de yansıyor. Su ve elektrik sorunlarının hala tam anlamıyla ortadan kaldırılamadığı güneyde yaşam, ülkenin kuzeyine oranla çok daha zor. Güneyde güvenlik sorunu da Irak’ın kuzeyine oranla hala çok önemseniyor. Bu yüzden de Irak’ın tüm bölgelerinden kadınların katıldığı bir toplantıda, laiklik yanlısı konuşmalar yapan Kürt kadınların kafalarına Şii kadınlar tarafından ayakkabı fırlatılabiliyor.

Mlodoch kuşkulu

Iraklı kadınlara yardım sunan Haukari adlı sivil toplum örgütünde görev alan Karin Mlodoch, bundan sonrası için kuşkulu. Mlodoch, ”Kadınların önünü açan, onları siyasi örgütlenmelerde biraraya gelme yönünde cesaretlendiren programlar hazırlanmadığı sürece, istediğiniz kadar anayasada kadına kontenjan ayırın. Kadınların yerel yönetimlerde, bölgesel konseylerde ve ulusal düzeyde temsilcilik üstlenmesi lazım” diyor.

Mlodoch, 2005 yılı sonunda yapılması öngörülen parlamento seçimleri için iyimser bakıyor. Amerikan hükümeti, kadın hareketinin güçlendirilmesi ve yapılanması için tam 10 milyon dolarlık bütçe ayırmış durumda.