İntihar saldırganları mezarlığı

Afganistan'da hüzün verici bir yer… Uzakta oyun oynayan çocukların sesi işitiliyor. Arada uçakların gürültüsü geliyor kulağa… Bunun dışında sessizliğin hâkim olduğu bir yer burası. Hatta ölüm sessizliği… Başkent Kâbil’in dışında sadece intihar saldırganlarına ayrılmış bir mezarlık yer alıyor. Burada, hayatına son vermeyi ve giderken yanında başkalarını da ölüme götürmeyi seçenlerin mezarları bulunuyor.

Mezarlığın yakınlarında yaşayan Beşir, "Bu insanları buraya çoğunlukla plastik torbalarda getiriyor ve sonra gömüyorlar" diyor.

Ambulansla, intihar saldırganlarının vücutlarından geri kalan parçaların buraya getirilmesine ve gelişigüzel gömülmesine alışmış. Bu kişiler için herhangi bir cenaze töreni de düzenlenmiyor. Beşir, hiç kimsenin buraya ziyarete gelmediğini söylüyor.

"Kimse ziyarete gelmiyor"

Muhtemelen ölenlerin yakınları, yetkililerle sorun yaşamaktan çekiniyor. Zaten doğru mezarlığı bulmaları da mümkün değil. Mezarlıkta onlarca taş var. Ancak üzerlerinde herhangi bir yazıt ya da tarih yok. İntihar saldırganları öldükten sonra burada yalnız ve isimsiz olarak yatıyor. Cenaze görevlisi Hadullah, saldırganlara tepkisini, "İntihar saldırganlarından nefret ediyorum" sözleriyle dile getiriyor.

Beşir, her şeye rağmen saldırganların İslam kurallarına uygun bir cenazeyi hak ettiklerini düşünürken, Hadullah bunu reddediyor. “Kendileriyle birlikte başkalarının da katili olan biri” için mezar kazmayı istemiyor.

Cennet vaadi

İntihar saldırıları Afganistan’da ortaya çıkan bir kavram değil. ABD'nin öncülüğündeki müttefiklerin Afganistan'a operasyon başlattıklarında bu tür saldırılar yoktu. Ta ki El Kaide bu ölümcül uygulamayı ülkeye getirene kadar. Günümüzde artık bu intihar komandoları radikallerin elinde bir silaha dönüşmüş durumda. Örneğin Taliban, çocukları bile canlı bir bombaya dönüştürmekten çekinmiyor. Bölge sakini Beşir, tüm bunların sona ermesini istiyor. Saldırıları korkutucu buluyor ancak yabancı birliklere karşı da çok olumlu değil: "Geceleri Afganların evlerine giriyor ve evlerde arama yapıyorlar. Bu, Afgan kültürüne uygun değil."

Beşir, “Ben sadece barışın hâkim olmasını istiyorum“ diyor. Ancak ülkesi şu anda bundan çok uzakta görünüyor. Peki, saldırganlar, öldükten sonra vücutlarından geri kalan parçaların, ıssız bir mezarlıkta gelişigüzel gömüldüğünü bilseydi ne yapardı? Tahminen farklı davranmazlardı. Çünkü radikaller onlara, sonuçta cennete gidecekleri vaadinde bulunuyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Kai Küstner / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Hülya Köylü