Menschenhandel Global

Merkezi Viyana’da bulunan Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairesi'nin (UNODC) hazırladığı rapora göre, ticareti yapılan kadın ve kız çocuklarının yüzde 79'u fuhuşa ya da köle işçiliğe zorlanıyor. Birleşmiş Milletler'in raporundaki bu oran henüz kanıtlanmış değil. Çünkü BM insan ticaretinin boyutlarını kesin olarak tespit edemiyor. Bu veriler 192 BM üyesi ülkeden sadece 155’inden toplanan bilgilere dayanıyor. BM uzmanı Silke Albert, insan ticaretine alet edilen kadın ve kız çocuklarının gerçek sayısının resmi rakamlardan çok daha fazla olduğunu belirtiyor. Albert, "Öncelikle şunu söylemek gerekir ki, insan ticaretiyle mücadele önlemlerinde kadın ve çocuklar üzerinde yoğunlaşıyoruz. Erkekler insan ticaretinde kullanıldıklarını hem kabullenmede, hem de başkasına anlatmada zorlanıyorlar. Erkekler, hileyle sömürüye dayalı bir işte çalışmaya mecbur bırakılmış mağdurlar değil de rahatsız edici bir faktör olarak algılanıyorlar" diyor.

Tacirler genellikle erkek

Araştırmalar dünya genelindeki insan tacirlerinin çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğunu gösteriyor. Fuhuşa ve ekonomik köleliğe zorlananların tamamı ise kadın. Ayrıca BM tarafından açıklanan yeni bir raporda, fuhuşla bağlantılı suçlarda çok sayıda kadın failin rol oynadığı da belirtiliyor.

Kadın tacirler de var

Viyana'daki BM Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Dairresi'nin sözcüsü Walter Kemp durumu, "Bu çok tuhaf ve şok edici. İnsan ticaretindeki asıl kurbanların kadın ve kız çocukları olduğunu ve bunların cinsel sömürüye maruz kaldığını biliyorduk. Ama insan ticareti yapanların cinsiyetiyle ilgili olarak bize bilgi veren ülkelerin yüzde 30'unda baş faillerin kadınlar olduğu anlaşılıyor. Kadın failler insan ticaretinde önemli rol oynuyor. Doğu Avrupa, Asya’nın merkezi ya da Afrika’nın bazı bölgeleri gibi dünyanın bazı bölgelerinde insan ticaretinden hüküm giyenlerin %60'ı kadın. Buna şaşmamak gerek, çünkü kadın mağdur, karşılığında iki kadın sermaye daha getirmesi şartıyla esaretten kurtulabildiği için suçlular arasındaki kadınların oranı da artıyor. Böylelikle ortaya sapıkça bir piramit sistemi çıkıyor" sözleriyle açıklıyor.

Tedbirler yetersiz

BM raporunda hemen hemen bütün üye ülkelerin insan ticaretiyle mücadelede şimdiye kadar yeterli tedbir almadıkları vurgulanıyor. Erkek egemenliğindeki birçok ülkede reşit olmayan kadınların cinsel suistimali, toplum tarafından neredeyse hiç dikkate alınmıyor. Suçun nerede işlendiğini ve nasıl önlenebileceğini sözde kimse bilmiyor.

BM’in sözcülüğünü yapan İngiliz sinema oyuncusu Emma Thompson, İnsan ticaretiyle mücadelede herkesin elinden bir şeyler gelebileceği düşüncesinde. Thompson, “Genelev müşterisi, bu mekanı işletene kız çocuklarının nereden geldiğini soramaz mı? Pasaportları olup olmadığını, burada istemli mi oldukları pekala sorulabilir. Kadınların olası bir şekilde mali köle yapıldıklarını gözlemlediğinizde, kuşkularınızı yetkili kişilere bildirebilirsiniz. Eğer dükkan sahibiyseniz ve bir kadın ingilizce konuşamıyor ve sizden çok miktarda prezervatif alıyorsa ona sağlık durumunu sorabilirsiniz . Komşunuz bile insan ticareti yapıyor olabilir. Gözlerinizi dört açın. Kimse elden birşey gelmediğini iddia edemez" diye konuşuyor.