1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Güvenlik Konseyi İran'a yaptırımları kabul etti

9 Haziran 2010

BM Güvenlik Konseyi, İran’a yaptırımların sertleştirilmesini öngören karar tasarısını iki ‘hayır’ ve bir çekimser oya karşı 12 ‘evet’ oyuyla kabul etti. Türkiye ve Brezilya, karar tasarısına ‘hayır’ oyu verdi.

https://p.dw.com/p/NmMc
Fotoğraf: AP

İran’a yaptırımların sertleştirilmesini öngören karar tasarısı BM Güvenlik Konseyi’nde kabul edildi. Oylamada Türkiye ve Brezilya ‘hayır’ oyu kullanırken, Lübnan çekimser kaldı. Aralarında daha önce yaptırımlara mesafeli yaklaşan Rusya ve Çin’in de bulunduğu Konsey’in veto yetkisine sahip beş daimi üyesi ise yaptırımlara ‘evet’ dedi. Böylece Konsey’in 15 üyesinden 12’si ‘evet’ oyu kullandı.

Dördüncü yaptırım kararı

BM Güvenlik Konseyi böylece dördüncü kez İran’a yaptırım kararı çıkardı. İngiltere ve Fransa’nın desteği ile ABD tarafından hazırlanan tasarı için Rusya ve Çin de ikna edilmişti. Tasarı, İran’a silah ambargosunu genişletiyor, uranyum çıkarma gibi hassas faaliyetlere yasak getiriyor. Tasarı uyarınca devletlere, İran’a yasaklı malzemeler taşıdığından şüphe edilen gemileri uluslararası karasularda denetleme yetkisi de veriliyor. Seyahat kısıtlamaları ve malî yaptırımlar listesine de 40 kişi ve kuruluş daha ekleniyor.

BM Güvenlik Konseyi’nde İran’a yönelik ilk yaptırım kararı 2006 yılı Aralık ayında çıkarılmış, son olarak 2008 Mart ayında üçüncü kez yaptırım kararı alınmıştı.

ABD, yaptırımların sertleştirilmesi için Rusya ve Çin’i aylar boyunca iknaya çalışmış, BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin yaptırımlar konusunda uzlaştığı açıklaması, Türkiye, İran ve Brezilya arasında takas anlaşmasının imzalanmasının hemen ardından gelmişti.

“Diyalog kapısı hâlâ açık”

BM Güvenlik Konseyi’nde İran’a yönelik dördüncü tur yaptırımların kabul edilmesinin ardından üye ülkeler İran ile diyalog yolunun kapanmadığını vurgulamaya özen gösterdi. ABD Başkanı Barack Obama, ek yaptırım kararının İran ile diplomasiye kapıyı kapatmadığını belirterek, İran’a karşı şimdiye kadarki en sert yaptırımları içeren BM kararının ‘yanlış anlamaya meydan bırakmayacak bir mesaj’ olduğunu söyledi.

ABD Başkanı Barack Obama
ABD Başkanı Barack ObamaFotoğraf: AP

Daimi üyeler Rusya ve Çin de, yaptırımların gerekli olduğu mesajını verdi. Rusya’nın BM nezdindeki daimi temsilcisi Vitali Çurkin, Rusya’nın İran’da Buşehr nükleer enerji santralinin inşasına yaptığı katkının, İran’ın barışçı nükleer enerji hakkını desteklediklerinin bir göstergesi olduğunu vurguladı. Çurkin, alınan yaptırım kararının ‘titiz ve orantılı bir şekilde ölçülüp biçilmiş bir yaklaşımla’ oluşturulduğunu ve alınması zorunlu bir önlem olduğunu kaydetti.

Çin’in BM Güvenlik Konseyi’ndeki daimi temsilcisi Li Baodong da yeni yaptırımların tamamıyla uygulanması çağrısında bulunarak Tahran yönetiminden nükleer programıyla ilgili uluslararası talepleri yerine getirmesini istedi. Çin büyükelçisi, diyalog ve müzakere yoluna geri dönülmesinin büyük önem taşıdığını, yaptırımların İran’ı müzakere masasına geri çekme amacına hizmet ettiğini de sözlerine ekledi.

Rus Büyükelçi Vitali Çurkin
Rus Büyükelçi Vitali ÇurkinFotoğraf: AP

AB: İran ile görüşmeye hazırız

AB’nin Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ise uranyum zenginleştirme programıyla ilgili olarak İran’ın başmüzakerecisi Said Celili ile görüşmeye hazır olduğunu açıkladı. Ashton, “Çabalarımızın amacı, İran’ın nükleer programının barışçıl olduğuna dair uluslararası güveni güçlendirecek uzun vadeli ve kapsamlı bir anlaşmaya varmaktır” diye konuştu.

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton
AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine AshtonFotoğraf: AP

Almanya da yeni yaptırımları ‘net ve dengeli bir yanıt’ olarak nitelendirdi. Almanya Başbakanı Angela Merkel yaptırımları büyük memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, yeni yaptırımların amacının, İran’ı diplomatik yollarla nükleer çalışmalarından vazgeçirmek olduğunu kaydetti. Merkel, yaptırımların içerik olarak İran halkını değil, nükleer programı yürüten devlet birimlerini hedef aldığını da vurguladı.

Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de “Alınan karar, uluslararası topluluğun İran’ın nükleer silahlanmasını kabul etmeyeceğinin açık bir işaretidir” dedi. İran’ın yıllar boyunca BM Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın taleplerini görmezden geldiğini, nükleer programıyla ilgili şeffaflık sağlamadığını belirten Westerwelle, “Bununla birlikte diplomatik çözüm, hedefimiz olmayı sürdürmektedir. İşbirliği ve şeffaflık için kapımız hâlâ açık” diye konuştu.

“Yaptırımlar daha da sertleşebilir”

İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague de Çin ve Rusya’nın desteğinin önemini vurgulayarak, İran’a nükleer programı konusunda müzakereleri reddedemeyeceğini gösteren ‘iyi ve güçlü’ bir karar alındığını belirtti. Hague, ek önlemlerin yürürlükteki yaptırımları büyük ölçüde sertleştireceğini ve daha da sert yaptırımlara ön ayak olabileceğini kaydetti.

İran’dan ‘kullanılmış mendil’ benzetmesi

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ise BM Güvenlik Konseyi’nde alınan kararın hiçbir değeri olmadığını belirterek, “Kullanılmış bir mendil gibi çöpe atmak gerekir” dedi.

İran, tasarının kabul edilmesi durumunda uluslararası toplulukla nükleer programı konusunda yürüttüğü müzakereleri askıya alacağı uyarısında bulunmuştu. BM Güvenlik Konseyi’nde alınan kararın ardından bir açıklama yapan İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ramin Mehmanparast, ek yaptırımları ‘yanlış bir adım’ olarak nitelendirdi ve durumu daha da karmaşıklaştıracağı uyarısında bulundu.

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad
İran Cumhurbaşkanı Mahmud AhmedinejadFotoğraf: AP

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Aşgar Sultaniye de İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı denetiminde uranyum zenginleştirme çalışmalarını sürdüreceğini vurgulayarak, “Bir saniye bile ara vermeyeceğiz” diye konuştu.

© Deutsche Welle Türkçe

DW, Reuters,dpa,AFP / BK,AÜ