1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Göçmenler Hrıstiyan Alman değerlere uyum sağlamalı'

9 Mart 2011

Hrıstiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU), Bavyera Eyaleti’nde anayasa değişikliğine giderek, göçmenlerden, Hrıstiyanlığın şekillendirdiği Alman değerlerine uyum sağlamayı ve Almanca öğrenmeyi kabul etmelerini isteyecek.

https://p.dw.com/p/10Vxl
CSU lideri ve Bavyera Eyaleti Başbakanı Horst Seehofer
CSU lideri ve Bavyera Eyaleti Başbakanı Horst SeehoferFotoğraf: dapd

CSU lideri ve Bavyera Eyaleti Başbakanı Horst Seehofer, partisinin Passau kentindeki toplantısında yaptığı konuşmada, göçmenlerin uyumu konusunda eyalet anayasasında değişiklik yapacaklarını söyledi. Seehofer, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sert sözlerle eleştirdi.

Seehofer, anayasa değişikliği ile göçmenlerden, Hrıstiyanlığın şekillendirdiği Alman değerlerine uyum sağlamalarını ve Almanca öğrenmeyi kabul etmelerini isteyeceklerini vurguladı. Anayasa değişikliğine Bavyera halkının karar vermesi gerektiğini söyleyen Seehofer, bu amaçla referanduma gitmeyi düşündüklerini açıkladı. Önerinin referandum öncesinde, Bavyera Eyalet Parlamentosu'nda üçte ikilik çoğunlukla kabul edilmesi gerekiyor.

CSU'lu yeni İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich
CSU'lu yeni İçişleri Bakanı Hans-Peter FriedrichFotoğraf: dapd

CSU, anayasa değişikliğiyle, uyumun yalnızca devlet kurumlarının talep ettiği bir konu olmadığını, göçmenlerin anayasal yükümlülüklerinden biri olduğunu vurgulamayı hedefliyor.

Sadece Bavyera eyaletinde teşkilatı bulunan, muhafazakar görüşleri ile bilinen CSU, Başbakan Angela Merkel'in liderliğindeki Hrıstiyan Demokrat Birlik'in (CDU) kardeş partisi. Hrıstiyan Birlik Partileri (CSU/CDU) Meclis'te ortak gruba sahip. 622 sandalyeli mecliste Merkel liderliğindeki CDU'nun 194, Bavyera'da örgütlü CSU'nun da 45 milletvekili bulunuyor. Hükümette göçmenler ve uyum açısından önem taşıyan İçişleri Bakanlığı da son kabine revizyonu ile CSU'ya geçmiş durumda.

Seehofer'den Erdoğan'a tepki

CSU'nun en gözde siyasetçilerinden eski Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg'in intihal skandalı ve istifası partiyi kamuoyu önünde zor durumda bırakmıştı. CSU lideri Seehofer, istifanın ardından partililer ile bir araya geldiği bugünkü büyük buluşmada uyum konusunda yeni politika önerirken, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sert dille eleştirdi.

Erdoğan geçtiğimiz hafta Düsseldorf'ta Türk göçmenlere yaptığı konuşmada “asimile olmayın, entegre olun” derken, çocukların önce Türkçe sonra Almanca öğrenmelerini, en iyi eğitimi almalarını istemişti.

Erdoğan'ın bu sözlerine tepki gösteren Seehofer, “Türkiye gibi, kadın haklarına bu kadar saygısızlık gösteren, kendi topraklarında yaşayan Hrıstiyanlara yaşamı bu kadar zorlaştıran bir ülkenin başbakanının, ülkemizdeki dinsel azınlıklara nasıl davranacağımız konusunda bize ders veremez” şeklinde konuştu. CSU lideri Almanca'nın önemine vurgu yaparak, “Uyum ancak dille, eğitimle, çalışmayla sağlanır” dedi. Seehofer, Almanya'da uyumun en başarılı olduğu eyaletin de Bavyera olduğunu savundu.

İslam tartışması

CSU'lu yeni İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, geçtiğimiz hafta, görevinin ilk gününde, İslam'ın Almanya'nın tarihine ait olmadığı sözleriyle tartışma yaratmıştı.

CSU lideri Seehofer, Passau'daki konuşmasında bu tartışmalara gönderme yaparak, Almanya tarihinde asırlık geçmişe sahip olan ve Hrıstiyanlığın şekillendirdiği değerler sisteminin, Almanya'nın bugünkü durumuna gelmesini, gelişmesini sağladığını vurguladı.

Seehofer, “Şüphesiz ülkemizin kültürü ve gelişmesinin temelinde, Hrıstiyan-Batı kültürü, Yahudi kökenler ve Aydınlanma düşüncesi vardır” dedi. CSU lideri bununla birlikte, diğer tüm dinlerin temsilcilerine olduğu gibi, Müslümanlara da saygı duyduklarını kaydetti.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/AFP/dpa/Reuters, AŞ/BK