1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Euro ülkeleri büyük baskı altında

7 Aralık 2011

Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's’un aralarında Almanya ve Fransa’nın da bulunduğu 15 Euro Bölgesi ülkesinin kredi notlarını düşürebileceği uyarısı, kriz zirvesi öncesinde Avrupa üzerindeki baskıyı artırdı.

https://p.dw.com/p/13Nj6
Fotoğraf: K.-U. Häßler/Fotolia/DW

Borç krizinin gölgesindeki Euro Bölgesi üzerindeki baskı artıyor. Hafta sonunda yapılacak liderler zirvesi öncesinde Amerikan kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's’dan gelen açıklama sinirleri daha da gerdi. Standard & Poor's, zirveden çıkacak sonuca göre 17 Euro Bölgesi ülkesinden 15’inin kredi notunu düşürebileceği uyarısında bulundu.

Bu ülkelerden Almanya ve Fransa’nın da aralarında bulunduğu altısı, en yüksek kredi notu olan AAA’ya sahip. Standard & Poor's, Avrupa Malî İstikrar Fonu’nun (EFSF) kredi notunu da negatif izlemeye alarak EFSF’nin AAA olan uzun vadeli kredi notunu bir ya da iki kademe düşürebileceğini kaydetti.

Zirvede ele alınacak

Almanya ve Fransa, kredi derecelendirme kuruluşunun açıklamasını not aldıklarını bildirmekle yetindi ve Perşembe günü başlayacak AB liderler zirvesinde gerekli görülen kararların alınacağını vurguladı. Almanya Başbakanı Angela Merkel, Standard & Poor's’dan gelen habere soğukkanlı yaklaşarak, Perşembe günü başlayacak liderler zirvesine atıfta bulundu.

Merkel, “Bir kredi derecelendirme kuruluşunun yaptığı, kendi sorumluluğundadır. Biz Perşembe ve Cuma günleri Euro Bölgesi için önemli ve zarurî bulduğumuz kararları alacağız ve böylece Euro Bölgesi’nin istikrarına katkımızı yapacağız” dedi.

Euro Bölgesi Başkanı Jean Claude Juncker ise Standard & Poor's'a sert tepki göstererek kuruluşun bu tutumunu son derece abartılı ve adaletsiz bulduğunu belirtti. Aynı zamanda Lüksemburg Başbakanı olan Juncker, kredi notunun düşürülmesinin, bütçe açığını azaltmaya çalışan tüm ülkelere ağır bir darbe olacağını belirtti.

Uzmanların değerlendirmeleri

Standard & Poor's’un Almanya uzmanı Moritz Kraemer ise kuruluşun tutumunu savunarak, “Yatırımcılar körü körüne kredi derecelendirmelerini izlemeyecektir. Buna inanan, piyasa katılımcılarının zekasını hafife almış olur” diye konuştu. Kraemer bu açıklamanın ardında siyasî hesaplar yattığını da gizlemeyerek “Zamanlama tabii ki hiç de tesadüf değil. Çünkü bizce önümüzdeki hafta sonu kullanılması gereken gerçek bir fırsat var önümüzde” şeklinde konuştu. Standard & Poor's'un Avrupa uzmanı, hafta sonundaki AB zirvesine atıfta bulunarak “Bu kriz zirvesi, süreci geriye döndürmek için çok büyük bir fırsat” dedi.

Frankfurt Üniversitesi'nden kredi ekonomisi Profesörü Jan Pieter Krahnen da Standard & Poor's’un bu adımının zamanlama açısından olumlu bir yönü bulunduğuna dikkat çekti. Krahnen, “Cuma günü iyi bir anlaşmaya varılabilmesi için şu an her taraftan baskıya ihtiyacımız var. Ve Avrupa antlaşmaları şu an gerekli görülen şekilde gerçekten değiştirilinceye kadar birkaç aylığına baskının sürdürülmesi gerek. İşin en zor yanı da bence bu” dedi.

Gözler AB Zirvesi'nde

Gözler, AB'nin kriz zirvesinden çıkacak kararda. Almanya ve Fransa liderleri Angela Merkel ve Nicolas Sarkozy Pazartesi günü Paris'te yaptıkları görüşmede, bütçe disiplinini sağlayamayan ülkelere otomatik yaptırımlar uygulanması, borç freni mekanizmasının ülke anayasalarına entegre edilmesi, işleyişinin Avrupa Adalet Divanı tarafından kontrol edilmesi ve bu yönde AB antlaşmalarında değişikliklere gidilmesi gibi önerileri gündeme getirmişti. Zirveden tatmin edici sonuçlar çıkmaması ve Euro Bölgesi ülkelerinin kredi notunun düşürülmesi durumunda krizden çıkış da zorlaşacak. Notun düşürülmesi borçların finansman masraflarını artıracak ve bu da zaten borç yükü altında inleyen ülkeler için büyük bir darbe anlamına gelecek.

 © Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Köylü