1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Erdoğan’ın adaylığı siyasi hata olur“

Ayşe Tekin / DW28 Mart 2007

Berlin’deki Bilim ve Politika Vakfı’nın Türkiye uzmanı Heinz Kramer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına adaylığını koyarsa, bunun "bir siyasi hata olacağını“ söyledi. Kramer, DW’den Ayşe Tekin’in sorularını yanıtladı…

https://p.dw.com/p/AZRf
Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığına adaylığını koyup koymayacağı Avrupa'da da tartışılıyor.
Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığına adaylığını koyup koymayacağı Avrupa'da da tartışılıyor.Fotoğraf: AP

Berlin’deki Bilim ve Politika Vakfı’nın Türkiye uzmanı Heinz Kramer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AB’yi sert bir dille eleştirdiği son açıklamaları, Financial Times gazetesini Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına ilişkin analizi ve Türkiye’deki cumhurbaşkanlığına ilişkin tartışmaları DW Türkçe Servisi’ne değerlendirdi. DW’den Ayşe Tekin’in sorularını yanıtlayan Kramer, Türkiye’nin Berlin’deki kutlamalara davet edilmemesi olağan, Financial Times’ın yazısında da doğruluk payı olduğunu söyledi.

Soru: Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Berlin’deki 50. yıl kutlamaları sırasında genişleme konusundaki tartışmalara cevap verdi ve “Türkiye’nin AB’ye yük olmayacağını, aksine birçok sorunun çözümü olacağını“ söyledi. Erdoğan’ın değerlendirmesinde Berlin’e davet edilmemesine alındığını okumak mümkün. Siz Erdoğan’ın bu çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kramer: “Eğer her zamanki gibi öfkesine yenik düşmediyse, çünkü genelde sinirlerine hakim olamıyor, o vakit, bu açıklamasının içe dönük, yani hem partiye, hem de Türk kamuoyuna yönelik olduğunu tahmin ediyorum. Kanımca maksadı, Avrupa’nın kuklası olmadığını ve emir altına girmeyeceğini göstererek Türkiye’nin çıkarlarını Avrupa’ya karşı koruduğunu vurgulamaktı. Bu söylemlerin cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi, ki burada Sayın Erdoğan’ın aday olup olmayacağı da muallakta, gündemdeki konularla bağlantılı olduğunu, ülkede yükselen milliyetçi havanın O’nda harekete geçmesi gerektiği hissini uyandırdığına inanıyorum.”

Soru: Türkiye, Berlin’deki 50.yıl kutlamalarına davet edilmedi. Bu kuşkusuz evsahibinin kararı. Ama Türkiye, Roma Anlaşması sürecine hafta sonunda Berlin’e davet alan bazı ülkelerden çok daha önce dahil olmuştu. Türkiye’nin davet almamasını neye bağlıyorsunuz?

Kramer: “Bunun sebebi çok basit; Bu kutlama Avrupa Birliği’nin 50. yıldönümü münasebetiyle yapıldı. Dolayısıyla bir zamanlar iyi ve yakın ilişkiler içinde bulunan ülkeleri kapsamıyor. Bu, sadece Avrupa Birliği üyelerine ait bir kutlamaydı. Bu yüzden kutlamada sadece 27 üye ülkenin devlet ve hükümet başkanları bulundu. Ne AB’nin oluşumunda etkili olan ABD, ne Sayın Gorbaçov, ne de Hırvatistan gibi aday olan Balkan ülkeleri davet edilmiştir. Bu bir aile kutlamasıydı ve buna bağlı olarak da sadece aile fertleri burada bulundu. Bunda sıradışı, tahkir edici ya da kırıcı hiçbir durum göremiyorum.”

Soru: Erdoğan'ın AB ile ilgili eleştirilerini iç politikaya yönelik sinyal olarak değerlendirdiniz. İç politikaya yönelik bir başka sinyal de pazartesi günü İngiliz Financial Times gazetesinde yayınlanan bir yazı ile geldi. Avrupalılar, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı adayı olmasını istemiyor mu? Bu yazı ile sizce nasıl bir sinyal veriliyor?

Kramer: “Bence özellikle İngiltere gibi Türkiye’nin AB üyesi olmasını isteyen bir AB üyesinin hassasiyeti anlaşılabilir. Çünkü İngiltere, Türkiye’nin ancak son yıllarda olduğu gibi istikarlı bir ortamda demokratik ve ekonomik gelişme kaydetmesi halinde Birliğe üye olabileceğini biliyor. Makalede, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması halinde bu istikrarın bozulabileceği ve eski Kemalistlerle AKP arasında süren politik tartışmaların da tırmanabileceği endişesi dile getiriliyor. Bu abartılmış bir yorum olsa da, doğruluk payına sahip.“

Soru: Bu söylediklerinizden Türkiye’nin AB sürecinin garantörü olarak görüldüğü sonucunu çıkarıyorum. Doğru mu?

Kramer: “Bunu yazan kişi için, ki bu görüşe İngiliz hükümetinin önemli bir kanadı da katılıyor, Erdoğan ve AKP, Türkiye’de istikrarının teminatı. Bu anlamda haksız da sayılmazlar, çünkü son 5 sene zarfında politik ve ekonomi alanında AKP hükümeti önemli başarılar elde etti.“

Soru: Almanya’nın bu konudaki yorumu nedir?

Kramer: “Almanlar bu konuya dair yorum yapmıyorlar. Zaten bir ülkenin başka bir ülkenin cumhurbaşkanlığı seçimlerini yorumlama gibi de bir zorunluluğu yok. Zaten bu anlamda Türkiye’de iç işlerine karışılmaması konusunda hassas bir çaba içinde.

Soru: Ancak Almanya şu anda Avrupa Birliği Dönem Başkanı ve sizce bu noktadan hareketle bir açıklamada bulunması yerinde olmaz mı?

Kramer: “Alman Federal Hükümeti çok açık ki, aynı kanıda değil.”

Soru: Peki sizin şahsi görüşünüz ne bu konuda? Sizce Erdoğan cumhurbaşkanlığına adaylığını koyacak mı?

Kramer: “Bilemiyorum, kanımca bunu kendisi dışında da kimse bilmiyor. Çünkü en yakın parti arkadaşları dahi cumhurbaşkanlığına adaylığını koyup koymaması konusunda iddiaya giriyorlar. Görülüyor ki onlarda henüz bir haber. Benim bu konudaki şahsi kanaatim ise bunun “siyasi bir hata” olacağıdır.”