1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dizel neden ucuz?

29 Eylül 2015

Dizel yakıtı Almanya’da oldukça ucuz. Devlet dizelin vergisini kasıtlı olarak düşük tutuyor. Andreas Becker dizele neden imtiyaz tanındığını araştırdı.

https://p.dw.com/p/1GfFf
Neuwagen an der Tankstelle
Fotoğraf: Colourbox

Almanya'daki akaryakıt istasyonlarının fiyat listesine bakınca dizel motor yakıtının benzinden daha ucuz olduğu hemen göze çarpıyor. Salı günü dizel 1 Euro 6 Cent, süper benzin ise 1 Euro 29 Cent'ten satılıyordu. Nedeni akaryakıt vergisinin farklı olması. Devlet litre başına dizelden 47, benzinden ise 65 Cent vergi alıyor.

Almanya'nın en büyük otomobil kulübü ADAC'ın sözcülerinden Jürgen Albrecht, devletin aldığı verginin bununla da bitmediğini belirtiyor. Albrecht, “Akaryakıt vergisine katma değer vergisini de ilave ettiğimizde vergilendirmedeki fark 22 Cent'i buluyor. Böylece dizel motorlu araç kullanmak teşvik edilmiş oluyor” diyor.

Devlet, dizelin vergi avantajına Avrupa'daki yük taşımacılığını gerekçe gösteriyor. Kamyonlar gibi yük trenleri ve lokomotifler de dizel yakıyor. Jürgen Albrecht dizel fiyatlarında Avrupa çapında rekabet hüküm sürdüğünü ve diğer Avrupa ülkelerinin de dizel fiyatını düşük tuttuğunu belirtiyor.

Volkswagen Parkplatz voller Nutzfahrzeuge
Volkswagen dizel motorlu araçlarda çıkan emisyon skandalı nedeniyle tarihinin en zor günlerini yaşıyor.Fotoğraf: picture-alliance/dpa/J.Stratenschulte

Normal sürücünün sadece yük taşımacılığı için icat edilen vergi avantajını dengelemek için dizel araçlardan daha fazla motorlu taşıt vergisi alınıyor. Öte yandan dizel motorlarının benzinliden daha fazla olan üretim maliyeti de fiyata yansıyor.

Çok süren ‘dizel' diyor

Dizel motorlu otomobil almaya değip değmediği aracın ne kadar kullanıldığına bağlı. Almanya'da bir otomobil yılda ortalama 12 bin kilometre yol kat ediyor. Satış personeli ve taksi şoförleri yılda 100 bin kilometreye kadar direksiyon başında oturdukları için dizel motorlu aracın düşük işletme masrafı işlerine yarıyor. Sadece otosunun ne kadar masraf çıkardığına bakan normal sürücünün benzinli otomobil kullanması daha kârlı oluyor.

Buna rağmen dizel motorlu araçların sayısı yıllardır artıyor. 1999 yılında satılan her beş yeni otomobilden biri dizel yakarken bu oran şimdi yüzde 50'ye yaklaşıyor. Yıllık kilometre ortalaması düşmekte olduğu için dizel motorlu özel otomobil almanın anlamı kalmıyor. ADAC sözcüsü Jürgen Albrecht, dizelin tercih edilmesinde psikolojik faktörlerin rol oynadığını tahmin ediyor. Albrecht’e göre, ‘Akaryakıt fiyatı yıllardır artıyor. Şimdiki ucuzluk istisna sayılır. Fiyat artışı sürücünün sarfiyata ve benzincideki litre fiyatına odaklanmasına yol açtı. Dizel motorlu araç kilometre başına daha az yakıt tükettiği için otomobil almak isteyene cazip geliyor. Hem depo daha az dolduruluyor hem de litre fiyatından tasarruf ediliyor.'

Brüksel'in ihtarı

Çevre sağlığı açısından ise dizel yakıtı oldukça problemli. Avrupa Birliği Komisyonu, haziran ayında hava kirliliğini azaltma yönetmeliğini ihlal ettiği gerekçesiyle Almanya hakkında işlem başlattı. Almanya öncelikle azot oksit emisyonu üst sınırını belirgin şekilde aşıyor. Komisyon azot oksit emisyonunu öncelikle dizel motorlu araçların arttırdığını saptamış.

Symbolbild Auspuff Abgas VW Volkswagen Skandal Diesel AU Abgassonderuntersuchung
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Jan Woitas

Almanya hükümetinin emisyon savunmasında ise normal hareket halindeyken salınan egzoz gazının, Avrupa Birliği'nin sürekli olarak üst sınırı düşüreceği beklentisindeki miktardan fazla oluşu gerekçe gösterilmekteydi. Volkswagen'in manipülasyonla yol açtığı ve Almanya'daki milyonlarca motorlu aracı ilgilendiren emisyon skandalı Berlin'in savunmasını iyice çürütmüş oldu.

Alman Çevre Yardım Derneği, federal hükümetin egzoz manipülasyonundan haberdar olduğunu iddia ediyor. Dernek başkanı Jürgen Resch'e göre, dizel yakıta tanınan vergi avantajı siyasi sorumluların otomobil endüstrisinin istekleri doğrultusunda hareket ettiğini gösteriyor.

“Otomobil endüstrisi dizeli geleceğin teknolojisi olarak tanıtıyor” diyen Resch Dizel teknolojisinde Almanya'nın eline kimsenin su dökemeyeceği imajı yaratmaya çalışıldığını söylüyor.

Bu imajın dizel motorlu ağır arazi araçları satışını arttırdığını ve Almanya'da her yıl bir milyondan fazla yüksek emisyonlu dizel araç satıldığını beliren Resch problemin İskandinavya'daki motorlu taşıt vergisi örnek alınarak çözülebileceğini ve verginin emisyon değerleri üzerinden hesaplanması gerektiğini söyledikten sonra şu örneği veriyor:

“Bu sayede trafikteki dizel motorlu araç sayısı azalır. Aksi takdirde otomotivcilik AB tarafından saptanan emisyon üst sınırını normal seyir halinde aşmadığını kanıtlamalıdır.”

© Deutsche Welle Türkçe

Andreas Becker