1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Devrimlerden etkilenen 8 beste

11 Eylül 2016

İster Fransız Rus, isterse Arap devrimleri olsun... Besteciler çoğu kez devrimleri desteklemek ya da onlarla hesaplaşmak amacıyla eserler bestelemiştir. Bunlar arasında oldukça eleştirel olanlar da var.

https://p.dw.com/p/1K02p
Fotoğraf: picture-alliance/Bildagentur-online/Falkenstein

Devrim için müzik

Birçok ülkede besteciler devrim için eserler yazmıştır. Özellikle 1789 Fransız Devrimi birçok eserde yansımalarını bulmuştur. Ama başka isyanlar da müzik eserlerini etkilemiştir. Bonn’da 9 Eylül-9 Ekim tarihleri arasında yapılacak Beethoven Festivali’nin sloganı “Devrimler.” Bu eserlerden bazıları programda yer alıyor.

“Yankee Doodle” – Amerikan bağımsızlığının şarkısı

Yankee Doodle bugüne kadar ABD'nin en ünlü yurtsever halk şarkıları arasında sayılıyor. Bu şarkı İngiltere İmparatorluğu’ndan ayrılmak isteyen ve 1776’da bunu başaran Amerikan devrimcilerinin şarkısı. Bağımsızlık Bildirgesi’ni kaleme alan Thomas Jefferson özgürlüğü ve tüm insanların eşitliğini vurgulamıştı. Fransız Devrimi de bu talepleri benimsemişti.

Méhul'un Napolyon için bestelediği Taç Giyme Ayini

Etienne-Nicolas Méhul doğrudan devrimin bestecisi olarak tanınır. Napolyon’un isteği üzerine dönemin en tanınmış ”Yeni Ufuklar Şarkısı”nı ("Le Chant du départ") besteledi. Ancak Méhul'un Taç Giyme Töreni ayinine Napolyon ilgi göstermedi. O olmasa da Ludwig van Beethoven beşinci senfonisinde Méhul’den esinlendi. Méhul’un bu bestesi ise bugün artık pek tanınmıyor.

Cherubin’in Kurtuluş Operası

Luigi Cherubini de devrim ruhu taşıyan bir besteciydi. “Saka" adlı operası 1800 yılında gişe rekorları kırmıştı. Eser haksız yere takibata uğrayan bir kişinin kurtarılması temasını işliyordu. Burada saka, siyasi takibata uğramış ve aynı ilerici düşünceleri paylaştığı bir konta yardımcı olur. Bu operanın Beethoven’ın “Fidelio” operasına esin kaynağı oluşturduğu söylenir.

Beethoven’in Eroica’sı

Beethoven'ın üçüncü senfonisi olan “eroica senfonisi” 1803 yılında alışılagelmiş müzik sınırlarını aşmıştır. Tüm önceki senfonilerden daha uzun ve etkileyiciydi. Beethoven’ın Napolyon’un onuruna bestelediği gerçekten tam bir devrim parçasıydı. Napolyon imparatorluk tacını giyip de özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ideallerinden vazgeçince, Beethoven da ona ithafını geri aldı.

Prokofyev'in Ekim Devrimi Kantatları

Sergey Prokofyev Ekim Devrimi’nin 20. yıldönümü için 1937’de aynı adlı Kantat’ını besteledi. 500 müzisyenin seslendirdiği bir koro senfonisi olan bu esere ayrıca bir efekt grubu da dahil olmuştu. Eserde top atışları, makineli tüfek salvoları ve alarm çanları duyuluyordu. Bu muazzam eser Marks, Engels ve Lenin’den metinler de içeriyordu. Ancak Stalin eserin seslendirilmesine izin vermedi ve eser daha küçük boyutta 1966 yılında sahnelendi.

Schönberg'in Napolyon'a Güzellemesi

Şair ve özgürlük savaşçısı Lord Byron 1814’te Napolyon’un tahttan inmesine göndermede bulunduğu alaycı bir güzelleme yazmıştı. Bu güzellemeyi Schönberg 1942 yılında Nazi iktidarı sırasında bir sunucu, piyano ve yaylı çalgılar dörtlüsü için yeniden seslendirdi. Bir müzik eleştirmeni burada Napolyon ile Hitler arasında paralellikler kurmuştu. Siyaseten angaje olan besteci ise bu saptamaya karşı çıkmamıştı.

1968: Beatles ve “Devrim”

Devrim (“Revolution”) Beatles grubunun “Beyaz Albümü”ne aldığı ilk besteydi. John Lennon (fotoğrafta önde solda) bu parçayı 1968 yılında Hindistan’a yaptığı bir gezi sırasında bestelemişti. Lennon Paris'teki gençlik hareketlerinden, Vietnam Savaşı'ndan ve Martin Luther King'e suikast olayından etkilenmişti. Beatles grubu aşırıların şiddet eylemlerinin bulaşmadığı, barışçıl bir devrim şarkısını seslendirmişlerdi.

Seda Röder ve Arap Baharı

Piyanist Seda Röder Arap Dünyası'ndaki protesto hareketlerine ilişkin tüm enformasyonların yoğun bir biçimde filtreden geçirildiği görüşünde. Seda Röder bu yüzden Tunus, Mısır, Suriye, Bahreyn ve Türkiye'den bestecilerin eserlerini sunmalarına olanak tanıyor. Böylece “Arap Baharı”nın kendisi için ne anlama geldiğini göstermek istiyor. Seda Röder bu çalışmaların sonucunu 18 Eylül'de Bonn'daki Beethoven Festivali çerçevesinde multimedya gösterisi olarak ilk kez sahnede sergileyecek.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/ÇA/GA