1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

090211 UN Kindersoldaten

12 Şubat 2011

12 Şubat, Çocuk Askerlikle Mücadele Günü. Savaş ve çatışma ortamının hâkim olduğu ülkelerde yüz binlerce çocuk, asker olarak cephelere sürülüyor.

https://p.dw.com/p/10Fa6
Fotoğraf: AP

Birleşmiş Milletler’in 18 yaş altındaki çocukların savaşlarda asker olarak kullanmasını yasaklayan Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne Ek Protokolü çok sayıda Birleşmiş Milletler üyesi tarafından imzalanarak 2002 yılında bağlayıcılık kazanmıştı. Fakat bu tür hukuksal çabalar, çocukları kötü muamele ve istismardan korumaya yetmiyor.

Ölümle erken yaşta tanışıyorlar

Çocuk askerlerin ellerinde silahla poz verdiği savaş fotoğrafları görenlerin hafızasından kolay kolay silinmiyor. Birleşmiş Milletler'in tahminlerine göre silahlı çatışmaların yaşandığı Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde toplam 250 bin çocuk asker bulunuyor. Her çocuğun hikâyesi birbirinden farklı, bu hikâyelerin ortak noktası ise çocukların çoğunlukla kötü muamele ve cinsel istismara maruz kalması, ölümün soğuk yüzüyle erken yaşta tanışması.

"Tecavüze uğradım"

“Sadece savaşmak zorunda bırakılmadım, komutanım eline geçen hemen her fırsatta bana tecavüz etti” sözleri Grace Akallo'ya ait. Grace, Ugandalı militanlar tarafından kaçırıldığında 15 yaşındaydı. Militanlar, Grace’in okuluna saldırıda bulunmuşlardı. Ne var ki bu tür saldırılar sadece Afrika'nın çatışma bölgelerinde değil, Afganistan da da günlük hayatın acı bir parçası.

Afganistan’ın Hindikuş bölgesinde, emniyet teşkilatını ve orduyu genişletme çalışmaları sırasında çok sayıda çocuk asker kullanılmıştı. Bu nedenle, Kabil yönetiminin Birleşmiş Milletler’in çocuk askerliğini yasaklayan Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne ek protokolü imzalamış olması ve ek bir belge ile çocukların polis teşkilatına alınmasını yasaklaması sevindirici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Birleşmiş Milletler'in çatışma bölgelerindeki çocuklarla ilgili Özel Temsilcisi Radhika Coomaraswamy: “Çocuklar söz konusu olduğunda herkes aynı görüşü paylaşıyor. Afganistan’da ahlaki otoritesi olan herkes, bunun bir son bulması gerektiği görüşünde" diyor.

Yasalar uygulamaya yansır mı?

Sözleşmeler, sadece çocuk askerliğini değil, çocuk istismarının önlenmesini de kapsıyor. Zira Afganistan'daki savaş ağalarının çoğunun, yaşları 9’u geçmeyen erkek çocukları alıkoyduğu, kız çocukları gibi giydirerek onlara tecavüz ettiği biliniyor. Bu nedenle Afganistan’ın çeşitli yasal önlemlerle çocuklara yönelik kötü muameleyi engellemeye çalışması bir başarı olarak nitelendiriliyor, zira Afganistan böylelikle söz konusu uygulamaların varlığını kabul etmiş oluyor.

Fakat sözleşmelerin uygulamaya ne kadar yansıyacağı şüpheli. Aşiretlerin kontrolünde, çıkar çatışmalarının hâkim olduğu bir ülkede tüm çocukları kötü muameleden korumaya ne Kabil yönetiminin ne de Birleşmiş Milletler’in gücü yetiyor. Almanya’nın Birleşmiş Milletler nezdindeki Büyükelçisi Peter Wittig, Almanya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki geçici üyeliğini çocuk askerliğiyle mücadele amacıyla kullanması gerektiği görüşünde. Wittig, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu insanî konuyu daha aktif bir şekilde ele almalı, biz de üzerimize düşeni yapmak istiyoruz. Bu bizim barış politikamızın bir parçası" diyor.

Almanya girişimde bulunmak istiyor

Almanya, silahlı çatışma ve savaş ortamındaki çocukların daha iyi korunabilmesini sağlamak amacıyla bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı çıkarılmasını istiyor. Büyükelçi Peter Wittig, özellikle faillerin ifşa edilmesine ve cezalandırılmasına ağırlık verileceğini söylüyor. Wittig’e göre, Almanya’nın gelecek Temmuz ayında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin başkanlığını üstlenecek olması, çocuk haklarının gündeme getirilmesi bakımından da önemli bir fırsat olacak.

© Deutsche Welle Türkçe


Thomas Schmidt / Çeviri: Başak Özay

Editör: Beklan Kulaksızoğlu