1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Carpenter: ABD, füze kalkanında Türkiye’den vazgeçiyor

5 Temmuz 2010

ABD yönetimi, Güneydoğu Avrupa’da füze savunma sistemi kurmak için Romanya ve Bulgaristan ile görüşürken, Türkiye konusunda belirsizlik artıyor.

https://p.dw.com/p/OAV2
Fotoğraf: AP

ABD’nin Doğu Avrupa’da "füze kalkanı" kurma planları Barack Obama’nın göreve başlamasının ardından askıya alınmış, Washington yönetimi yeni bir strateji benimsemişti. Rusya'nın yoğun tepkisi nedeniyle Polonya'ya "uzun menzilli" füze savunma sistemi yerleştirmekten vazgeçen Obama yönetimi, füze kalkanını, Güneydoğu Avrupa'ya kaydıracağını açıklamıştı. Bu kapsamda, Romanya ve Bulgaristan ile ABD yönetimi arasında temaslar geçtiğimiz haftalarda başlarken, Türkiye konusunda belirsizlik sürüyor.

USA Forschung Cato Institute Ted Galen Carpenter
Ted CarpenterFotoğraf: T.Carpenter

Washington yönetimi, füze kalkanının İran'a karşı savunma amaçlı olduğunu söylerken, Rusya sistemi "kendisine karşı tehdit" olarak görmeye devam ediyor. Son dönemde Ankara-Washington hattında yaşanan anlaşmazlıklar da füze savunma sistemi planlarını etkiliyor.

ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından Cato Enstitüsü’nün Başkan Yardımcısı Ted Carpenter, yaşanan son gelişmeler hakkında sorularımızı yanıtladı.

ABD'nin Avrupa'da füze savunma sistemi oluşturma planlarını ne kadar ileri götüreceğini düşünüyorsunuz? Hangi ülkeler bu sistem için evsahipliği yapabilir?

Eğer bu planlar ilerletilirse bölgeye füzeler konuşlandırılacaktır. Bunun için en olası bölgeler ise Romanya ve Bulgaristan. Polonya olasılığı zayıflıyor.Bush döneminde imzalanan anlaşma, Polonya'da ve hatta Çek Cumhuriyeti’nde tartışma yaratmıştı. Bu planlara muhalefet, Güney Doğu Avrupa’da daha yumuşak gibi görünüyor. Rusya'nın itirazları ise - hâlâ önemli olmakla birlikte – sistemin Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nde kurulmasını öngören eski anlaşmaya göre daha hafif.


Yeni planlarda Türkiye için bir rol görüyor musunuz?

ABD Türkiye ilişkilerinde son dönemde yaşanan gerilimden önce, Washington’da Türkiye’yi bu plana dâhil etme konusunda istek vardı. Ancak şimdi bu isteğin bir şekilde azaldığını düşünüyorum. Türkiye'nin güvenilir bir ortak olduğu konusunda Washington'da güven eksikliği mevcut. Türkiye’nin sadece dış politikasında bağımsız bir rota izlediği değil, aynı zamanda ABD ve ana müttefiklerinin yani İsrail ve AB’nin çıkarlarına karşı hareket ettiği yönünde endişe var. Dolayısıyla Türkiye'nin plana dâhil edilmesinin en azından şimdilik askıya alınacağını düşünüyoruz.

ABD'nin füze savunma sistemi konusunda Rusya’ya yaptığı bir davet var. Bu size göre de bir siyasi fantezi değil mi?


Bu siyasi bir fantezi değil... Eğer Rusya daha geniş bir sistemde bir partner, bir oyuncu olacaksa, bu davet, itirazları etkisiz kılacak gibi görünebilir. Ancak şunu da vurgulamak gerek: ABD’de Rusya’nın herhangi bir füze savunma sistemine dâhil edilmesi konusunda itirazlar var. Bu tarz ülke içinden gelen muhalefetin de üstesinden gelinmeli ancak bu çok zorlu bir görev olacaktır.

Eğer Bulgaristan ve Romanya böyle bir füze savunma sistemine ev sahipliği yaparsa, bu iki ülkenin AB ile ilişkilerinin olumsuz etkilenmesi olasılığı olduğunu düşünüyor musunuz?

Bunun Brüksel ile ilişkilere çok fazla bir etkisi olacağını düşünmüyorum. Güvenlik konusunda hep gayrıresmi bir görev dağılımı olagelmiştir. AB ekonomik ve siyasi konularda önemli bir rol oynarken, güvenlik konularında her zaman NATO’ya yöneliyor. Tabii bu durum gelecekte değişebilir. Ancak şu anda bunun büyük bir etkisinin olacağını düşünmüyorum.

Raketenabwehrsystem der USA in Polen und Tschechien

© Deutsche Welle Türkçe

Sonia Kanikova / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Ayhan Şimşek