1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Caferi'yi zor görev bekliyor

Björn Blaschke23 Şubat 2005

Irak seçimlerinden zaferle çıkan Şii Birleşik Irak İttifakı, Devlet Başkanı Yardımcısı İbrahim Caferi’yi Başbakanlık’a aday gösterdi. 58 yaşındaki siyasetçinin önündeki en büyük görev, Irak'ın birliğini sağlamak olacak.

https://p.dw.com/p/AawZ
Caferi, Şii Dava Partisi başkanı
Caferi, Şii Dava Partisi başkanıFotoğraf: dpa

İbrahim Caferi’nin siyasi kariyerinin şimdiye kadarki en önemli günü, şüphesiz devlet başkan yardımcılığı için and içtiği 28 Haziran 2003 tarihiydi. Geçiş dönemi devlet başkan yardımcılığı hiyerarşide Başbakan’ın üstünde bir mevki olmasına rağmen uygulamada sadece temsili bir nitelik taşıyor. Caferi, geçiş hükümeti başbakanı olarak çok daha fazla yetki ve güce sahip olacak.

Kerbela'da doğdu

İbrahim Caferi’nin siyasi kariyeri oldukça eskilere dayanıyor. Şiiler’in kutsal kenti Kerbela’da doğan Caferi Musul’da tıp öğrenimini tamamladı. 1966 yılında, 50li yılların sonunda kurulan Şii Dava partisine üye oldu. Parti, kuruluşundan yirmi yıl sonra Saddam Hüseyin’in Baas parti rejimine karşı militan eylemlere başladı. Eylemlerin nedeni, 1980’de başlayan ve Şiiler’in kanlı bir şekilde bastırıldığı İran-Irak savaşıydı. Dava partisine üye olmak yasaktı, cezası ise idamdı. Sadece 1982-1984 yılları arasında partinin 77 bin üyesi öldürüldü. İdamların gerekçesi, parti üyelerinin Tahran yönetimiyle işbirliği yaptığı şüphesiydi. Saddam rejimi bu şüphesinde pek de haksız sayılmazdı.

Sürgün yılları

İbrahim Caferi o yıllarda İran’a kaçtı, 1989 yılında İngiltere’ye geçti ve sürgündeki muhalefetin önde gelen isimlerinden biri haline geldi. Saddam Hüseyin’in devrilmesinin hemen ardından da Irak’a geri döndü ve Şiiler’in yoğun olduğu Irak’ın güneyinde Dava partisini yeniden düzenledi. Parti sözcüsü olarak yabancı işgal güçlerinin ülkeyi bir an önce terketmesi için yapılan ilk gösterileri organize etti. Ancak yabancı güçlerin Irak’tan ayrılması bugün Caferi’nin öncelikleri arasında bulunmuyor. Caferi, Irak hükümetinin önce güvenlik, kamu hizmetleri ve ekonomiyle ilgilenmesi gerektiğini söylüyor.

Tahran eleştirisi

Caferi’nin rakipleri Tahran ile sürdürdüğü iyi ilişkileri eleştiriyor ve kısa ya da uzun vadede Irak’ta İran benzeri bir siyasi sistem kurmaya çalıştığına inanıyor. Caferi bu eleştirileri kabul etmiyor ve Irak’ın, ülkedeki milli ve dini çeşitliliğe uygun bir toplum ve devlet yapısına ihtiyacı olduğunu belirtiyor.

Bu açıklamalarına rağmen Caferi, Irak geçiş dönemi anayasasına İslam’ın tek geçerli hukuk kaynağı olarak yazılmasının en güçlü taraftarları arasında yer alıyor. Caferi’nin akıl hocası Şiiler’in ruhani lideri Büyükayetullah Ali Sistani de 30 Ocak seçimlerinin hemen ardından bu yönde görüş bildirmişti.