1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BM Uluslararası Çalışma Örgütü'nün ne yapar?

Joachim Schubert-Ankenbauer1 Haziran 2004

İsviçre’nin Cenevre kentinde başlayan BM Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun bugün başlayan ve 17 Haziran’a kadar devam edecek olan yıllık konferansında dünya ekonomisinin durumu, göçmen olarak çalışanların sorunları ve işgal altındaki Filistin bölgelerindeki olumsuz çalışma koşulları ele alınacak. ILO’nun tarihçesi ve amaçlarını, DW’den Joachim Schubert-Ankenbauer büyüteç altına alıyor...

https://p.dw.com/p/AbgJ

Uluslararası Çalışma Örgütü, 1919’da imzalanan Versay Anlaşması’nda öngörülen Milletler Cemiyeti ile ortaya çıktı. Amaç, savaş sonrası giderek büyüyen sorunlara yönelik sosyal reform niteliğinde çözümler bulmak ve reformların uluslararası düzeyde uygulanmasını sağlamaktı.

Bugün, 170 üyesi olan Uluslararası Çalışma Örgütü, sosyal adaletin ve uluslararası insan ve çalışma haklarının iyileştirilmesini kendine amaç edindi. ILO, aynı zamanda BM bünyesinde kurulan organizasyonların en eskisi olma özelliğine de sahip.

I. Dünya Savaşı’nın neden olduğu karmaşa ortamı sonucu ortaya çıkan ve üç çeyrek asır süren değişim kargaşası ile yoğurulan Uluslararası Çalışma Örgütü, evrensel ve sürekli barışın ancak sosyal adalet ile sağlanabileceği ilkesini benimsemiş durumda. İnsan haklarına saygı, yeterli yaşam standartları, insanca çalışma koşulları, istihdam olanakları, ekonomik güvence gibi amaçlar, ILO'nun her yerde çalışanlara sağlamaya çaba gösterdiği sosyal adaletin temel unsurları.

Yönetimde eşit dağılım

Sözleşmeler ve tavsiye kararları yoluyla, çalışma hayatına ilişkin temel haklar, örgütlenme özgürlüğü, toplu pazarlık, zorla çalıştırmanın engellenmesi, fırsat ve muamele eşitliği gibi çalışmaya ilişkin tüm konuları düzenleyici, uluslararası çalışma standartları oluşturmak da Uluslararası Çalışma Örgütü’nün faaliyetleri arasında yer alıyor.

ILO’nun yönetim kurullarında işçi, işveren ve hükümet temsilcileri eşit olarak bulunuyor. Bu nedenle kendine has, üçlü bir yapısı var ve pekçok sendika tarafından örnek bir yönetim tarzı olarak nitelendiriliyor.

Uzun yıllardan buyana BM’in en saygın unsurları arasında yer alan Uluslararası Çalışma Örgütü, küreselleşmenin getirdiği olumsuz sonuçlarla mücadelesi ve toplumsal huzura katkısından dolayı 1969 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmüştü.

Örgütün iç yapılanmasında değişim

ILO’nun son yıllarda uluslararası gündemde çok az yer aldığı gözlerden kaçmıyor. Bunun en önemli nedenlerinden biri, örgütün iç yapısında son dönemde meydana gelen değişim. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan üç temel direğin arasındaki cepheleşmenin giderek son bulması ve genellikle aynı çıkarları savunur hale gelmesinin yanısıra, ILO’nun, Dünya Bankası ya da Uluslarası Ticaret Örgütü’nün gölgesinden son dönemde kurtulmayı başaramadığı da bir gerçek.