1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Bilimi sarsan skandal

Michael Reitz7 Ocak 2006

Güney Koreli genetikçi Hwang'ın kök hücre araştırmasının sahte olduğunun ortaya Çıkması, geniş yankı yarattı. Hwang'ın araştırmasını soruşturmakla görevlendirilen Soruşturma Komisyonu'nun raporunda, ''Hwang ve ekibinin bir insana ait DNA'dan kök hücre ürettiğine dair hiçbir bilimsel veri bulunmadığı'' ifade edildi.

https://p.dw.com/p/AaST
Koreli araştırmacı bilimsel verileri tahrif etmiş
Koreli araştırmacı bilimsel verileri tahrif etmişFotoğraf: AP

Daha birkaç hafta öncesine kadar Koreli Hwang Woo Suk, bilim dünyasının parlayan yıldızıydı. Hwang, hastalarından aldığı hücreleri klonlayıp kök hücreye dönüştürmeye başarmıştı. En azından Hwang ve ekibi, saygın bilim dergisi Science’ta yayımladıkları makalade bu iddialarda bulunuyordu. Ama sonra 2005 yılının son günlerinde, skandal patlak verdi; Hwang’ın sahtekarlık yaptığı anlaşıldı.

"Bilim, başarı baskısı altında"

Peki bu tarz sahtekarlıkların önüne geçmek mümkün mü? Köln Üniversitesi’nde görevli Alman kök hücre bilimcisi Prof. Jürgen Hescheler’e göre, sahtekarlığın altında yatan sebeplere eğilmek, bilimsel makalelerin hangi koşullar altında yayımlandığını da araştırmak gerektiğini söylüyor:

“Science veya Nature gibi büyük bilim dergilerinii beklentileri çok yüksek. Bilim adamlarından devrim niteliğinde araştırmalar bekliyorlar. Orada makale yayımlayabilmek için bilim insanları inanılmaz bir baskı altında çalışıyor. Ayrıca bu dergilerdeki denetçilerin ellerindeki makale incelemek için 14 günleri var. Bu süre ayrıntılı bir denetleme için yeterli değil.”

Münferit vaka

Yani Prof. Hescheler, dergilerin kontrol mekanizmalarının daha yavaş işlemesi gerektiği görüşünde. “Ayrıca denetleme yapılırken, makaleninin sahibinin anonim kalmasının da bu işlemin sağlıklı yapalabilmesi açısından önemli, böylece kayırma olmaz,” diyor.

Fakat skandalla birlikte bilim dünyasının güvenirliliği zedelendi. Prof. Hescheler ise bunun münferit bir olay olduğunun altını çiziyor: “Halk herkesi aynı kefeye koymamalı. Skandal, beklendiği gibi bir iki yıl içinde bazı hastalıkların de tedavisinin yapılamayacağını gösterdi; bu da tabii büyük bir darbe.”

Bilim adamlarının endişesi

Klonlama ve kök hücre araştırmaları, dünyanın hemen her ülkesinde ancak sıkı yasalar çerçevesinde yapılabiliyor, bu konuda şiddetli tartışmalar yaşanıyor. Bilim adamları, Hwang skandalının yasaların daha da sıkılaşmasına yol açacağından endişe ediyor. Ama Prof. Hescheler, bu skanalın olumlu sonuçlar da doğurabileceğine işaret ediyor: ”Bu bir tür şok terapisi oldu. Birçok şey açığa çıktı. Olayın sebepleri iyi araştırılırsa, o zaman belki mesele iyiye doğru evrilebilir. Bundan ders çıkarılabilir. Tüm bilim adamları için sorun olan başarı beklentisi ve baskı azalır.”