Bilim adamları: Göçmen iş gücü gerekli

Merkezi Hamburg’daki Dünya Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Thomas Straubhaar, göç yasa taslağında hayal kırıklığına uğradığını belirterek, taslağın göç değil, entegrasyon amaçlı olduğunu söyledi. Straubhaar, aynı zamanda iktidar ve muhalefetin göçmen kontenjanı belirleyerek göçmen adayları arasında puanlama sistemine göre eleme yapmaktan vazgeçmelerini de eleştirdi. Göçün ancak bu sayede esnek tutulup ekonomik ihtiyaçlara göre şekillendirilebileceğini ifade eden Straubhaar şunları söyledi:

”Belli bölge ve sektörlerle, sıkıntı çekilen işkollarında boşluğu en kısa zamanda göçmen iş gücüyle kapatmak mümkündür. Alman şirketlerinin ihtiyaç duydukları personeli yurtdışından getirtebilmeleri gerekir."

Enstitü Başkanı, son derece hayati olmasına rağmen bu konunun da iktidar ile muhalefet arasındaki güç çekişmesine malzeme yapıldığını ve ana muhalefetin göç ve iç güvenlik konularını birleştirmek istemesinin doğru olmadığını belirtiyor.

ABD’deki durum

11 Eylül 2001’den sonra bile ABD’nin göç konusunu salt ekonomik açıdan değerlendirdiğini hatırlatan Profesör Philipp Martin de Amerikan şirketlerinin göçmen kotasının genişletilmesi için seferber olduklarını anlatıyor. Martin, ”Amerikan iş çevreleri ekonomik göçü destekliyorlar. İleri teknolojilerde Hintli, tarımcılıkta ise Meksikalı iş gücü revaçta. Ama kimse göçün kısıtlanmasını istemiyor” diye konuştu.

ABD’deki on milyon kaçak yabancı işçinin durumu hararetli tartışmalara konu oluyor. Başkan Bush, kaçak yabancılara altı yıl süreli ikamet izni vermeyi düşünüyor. Demokratlar ise, beş yıl yasal çalışan bütün yabancılara sınırsız izin verilmesinden yanalar. Cumhuriyetçiler‘in, yabancılaşmadan korkanlarla ekonomik liberaller olmak üzere bölündüğünü belirten Profesör Martin, kasım ayındaki başkanlık seçiminden önce konunun çözüme kavuşmayacağını belirtti.

”Göçün ekonomik ağırlığı ürkütücü değil"

Her iki bilim adamı da göçün ekonomik etkilerinin abartılmaması gerektiğini düşünüyor. Bütün diğer makroekonomik verilere kıyasla göçün ekonomik ağırlığının ürkütücü olmadığını belirten Profesör Straubhaar, koordineli göçün sosyo-ekonomik yapıyı sağrsmayacağını ve nüfusun yaşlanmasına da çare olamayacağını savunuyor. Straubhaar şöyle devam ediyor:

”Bu sorunu çözebilmek için her yıl belli yaş gruplarında ve yüksek sayıda göçmen almak gerekir. Bu da Almanya’nın nüfus yapısını değiştirip yabancıların genel nüfus içindeki payını üçte bire çıkarır. Siyasi bakımdan böyle bir uygulama mümkün değildir. Göçle nüfus yaşlanmasının sonuçlarını yumuşatabilirsiniz ama sorunu çözemezsiniz."