Berlin teröre karşı yeni önlemler alıyor

11 Eylül saldırılarından kısa bir süre sonra, o dönem iktidarda olan Sosyal Demokrat-Yeşiller koalisyonu, geniş kapsamlı iki ayrı terörle mücadele paketi hazırladı. Bu paketlerle birlikte toplam 19 ayrı yasada değişiklik yapıldı. Yapılan düzenlemeler arasında gizli istihbarat servisleri ve emniyet birimlerinin yetkilerinin büyük ölçüde genişletilmesi de yer alıyordu. Resmi makamların, haberleşme, banka ve hava taşımacılığı kayıtlarına ulaşması yine yapılan yasal düzenlemelerle kolaylaştırıldı.

Ancak bu önlemleri destekleyenler kadar eleştirenler de oldu. Haberleşmenin ve özel hayatın gizliliği gibi demokratik düzenin temel esaslarının ihlal edildiği ve önlemlerin abartılı olduğu gerekçesiyle eleştiri okları özellikle dönemin Federal İçişleri Bakanı Otto Schily’e yöneldi. Ancak Madrid, Londra ve İstanbul gibi merkezlerde 11 Eylül sonrası meydana gelen kanlı eylemler küresel terör tehlikesinin hafife alınamayacağını gösterdi ve bu eleştiri seslerinin çabuk kesilmesine neden oldu.

Sosyal Demokrat - Yeşiller koalisyonunun aldığı terörle mücadele önlemlerinin bazıları uzun vadeli olarak uygulanırken, bazı düzenlemeler beş yılla sınırlandırıldı. Schröder hükümeti, süresi sınırlandırılan düzenlemelerin 2007 yılında yeniden gözden geçirilmesi ve ancak gerek duyulması durumunda uzatılmasını öngörüyordu. Dönemin Federal İçişleri Bakanı Otto Schily, Mayıs 2005’de düzenlediği basın toplantısında, alınan önlemlerin ara bilançosunu çıkarırken, sonuçtan hayli memnun olduğunu ifade etmişti.

Schily’nin tavsiyesi

Eski İçişleri Bakanı, Sosyal Demokrat-Yeşiller koalisyonun kararlaştırdığı önlemlerin Merkel hükümeti tarafından da vadesiz olarak uygulanmasını tavsiye etti. Schily’in bu tavsiyesi yeni hükümet tarafından kısmen kabul gördü. Hristiyan Birlik ve Sosyal Demokratların oluşturduğu büyük koalisyon terörle mücadele önlemlerinin genişletilerek uygulanmasından yana karar aldı. Ancak uygulamanın süresi yine beş yılla sınırlandırıldı.

Söz konusu düzenlemelere bazı ilaveler yapmaya da hazırlanan büyük koalisyon, özellikle güvenlik makamlarının yetkilerini daha da artırmayı hedefliyor. Hükümet, kendi ifadesiyle “toplumda nefret tohumları saçan aşırı dinciler ve aşırı sağ grupların“ faaliyetlerini engellemek istiyor.

Federal Alman İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble’nin üzerinde çalıştığı ve çok önem verdiği bir diğer proje ise terörle mücadele önlemleri kapsamında elde edilen tüm verilerin tek bir merkezde toplanıp, güvenlik birimlerinin ortak istifadesine sunulmasına yönelik yeni bir sistemin kurulması. Ancak tüm bu düzenlemelerin uygulanabilmesi için yaz tatili sonrası Federal Meclis ve Eyalet Temsilciler Meclisi’nin hazırlanan tasarıları görüşüp onaylaması gerekiyor.