1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Berlin Nazi kurbanlarını unutmuyor

Silke Bartlicht10 Mayıs 2005

Almanya’nın başkenti Berlin’de II. Dünya Savaşı sırasında Avrupa’da öldürülen 6 milyon Yahudi’nin anısına bir Soykırımı Anıtı açıldı. Anıt'ın yanı sıra ölenlerin hikayeleri ve yaşadıkları tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren bir sergi düzenleniyor...

https://p.dw.com/p/Aaql
Berlin'de açılan sergide, öldürülen Yahudiler'in kimlikleri anlatılıyor.
Berlin'de açılan sergide, öldürülen Yahudiler'in kimlikleri anlatılıyor.Fotoğraf: dpa

Berlin’de açılan Soykırımı Anıtı’nın bir parçası olan serginin adı Bilgi Merkezi. Sergiye yeraltına inen merdivenlerden ulaşıyorsunuz. Soyut ve yoruma açık olan Yahudi Soykırımını Anma Anıtı’nın aksine, Bilgi Merkezi’nde ayrıntılı sayılar ve kişisel hikayeler var.

Serginin hazırlanmasında çalışan Alman Tarihçi Ulrich Baumann, sergi sayesinde II. Dünya Savaşı’nda öldürülen Yahudiler’i meçhuliyetten kurtarıp, birer isim verdiklerini anlatıyor. Baumann, “Anıt biraz soyut ve yoruma açık. Sergi ise anıtı tamamlayıcı karakterde. II. Dünya Savaşı’nda öldürülen Yahudiler’e ilişkin kişisel ve özel bilgiler veriyor. Amacımız da zaten buydu. Yani, bilgi vermek“ diye konuştu.

Yaşamları canlandırılıyor

Alman tarihçi, Avrupa’da öldürülen milyonlarca Yahudi’yi isimsiz olmaktan çıkarıp kişiselleştirdiklerine dikkat çekiyor. Örneğin, odalardan birinde bir Yahudi ailenin günlük yaşamı canlandırılıyor, diğer bir bölümde ise ziyaretçiler Yahudiler’in II. Dünya Savaşı sırasında nasıl toplandığını ve kamplara nakledildiğini gösteren belgeseller izleyebiliyor. Serginin girişindeki 6 büyük fotoğraf da kurbanları bilinmezlikten kurtaran diğer öğelerden. Fotoğraflardan biri, o zamanlar 11 yaşında olan Çek Zdenek Konas’a ait. Yanında „kayıp“ ibaresi.

Diğer bir duvarda ise II. Dünya Savaşı’nda hangi ülkenin ne kadar kurban verdiği rakamlarla sıralanıyor. Zemine döşenen cam vitrinlerin içindeki mektuplar, tutulan günlüklerden alıntılar kurbanların kaderinin sessiz tanıkları. “Sevgili Baba“ diye başlayan 31 Temmuz 1942 tarihli bir mektupta 12 yaşındaki Judith, babasına ölümden ne kadar korktuğunu yazıyor. Mektup “ölümden önce, sana elveda demek istedim“ diye bitiyor.

II. Dünya Savaşı kurbanlarının anıldığı “Bilgi Merkezi“ adlı serginin en özel bölümlerinden biri ise Nazi zulmüne kurban düşenlerin tek tek tanıtıldığı oda. İsrail’li kaynaklardan alınan belgeler sayesinde kurbanların isimleri ve yaşadıklarına ilişkin ayrıntılar duvara yansıtılarak gösteriliyor.

Kurbanlar hakkında araştırma yapılabiliniyor

Bilgi Merkezi isimli serginin diğer bir özelliği de ziyaretçilerin kurbanlar hakkında araştırma yapabilmesi. Serginin bu bölümü için 800 Yahudi’nin biyografisini toparlayan tarihçi Jürgen Lillteicher, “Hazırladığım 800 biyografi aslında tesadüfen seçildi, ama kendi içinde bir sistemi var. Savaş kurbanı birçok insanın kaderini yansıtma özelliğine sahipler. Benim hazırladığım bölümdekilerin neredeyse yarısı Polonyalı Yahudiler’e ait“ bilgisini verdi.

Serginin çıkışında ise Yahudi soykırımını yaşayanlardan Auschwitz kurbanı Primo Levi’nin bir sözü insanlara yaşananların korkunçluğunu bir kez daha hatırlatıyor. Levi şöyle diyor: Olan oldu ve bir kez daha olması mümkün. Söylediklerimizin özünde, temelinde yatan gerçek işte bu.