1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Berlin, BND raporunu açıklıyor

Murat Çelikkafa / DW23 Şubat 2006

Alman dış istihbarat teşkilatı BND ile ilgili bir süredir gündemde olan bu iddiaları inceleyen federal hükümet, sonuçların toplandığı 300 sayfalık raporun bir bölümünü bugün Berlin’de kamuoyuna açıklanıyor…

https://p.dw.com/p/AaBE
Alman istihbarat servisinin Irak savaşı sırasında aktif rol oynadığı iddia edilmişti
Alman istihbarat servisinin Irak savaşı sırasında aktif rol oynadığı iddia edilmiştiFotoğraf: AP

Irak savaşı sırasında Alman istihbarat servisi elemanları aktif olarak görev aldı mı? CIA tarafıdan kaçırılan Lübnan kökenli Alman vatandaşı El Masri olayında Alman gizli servisinin rolü var mıydı? Suriye ve Guantanamo’da terör zanlılarına yönelik sorgulama ve şiddet uygulamalarına Alman ajanlar da katıldı mı? Alman dış istihbarat teşkilatı BND ile ilgili bir süredir gündemde olan bu iddiaları inceleyen federal hükümet, sonuçların toplandığı 300 sayfalık raporun bir bölümünü bugün Berlin’de kamuoyuna açıklanıyor. Hükümet, iddiaların asılsız olduğunu ve konunun kapandığını söylese bazı muhalefet temsilcileri, henüz yanıt bekleyen pekçok soru olduğunu savunuyor.

Konuyu inceleyen Federal Alman Parlamentosu Denetleme Kurulu Başkanı Başkanı Norbert Röttgen, iddialarla ilgili özel bir meclis soruşturma komisyonu kurulmasına gerek duyulmadığı görüşünde olduğunu dile getirdi. Röttgen, “Bahsi geçen konuların aydınlığa kavuştuğu kanaatindeyiz. Yani, kamuoyunun gündeminde olan iddialar açıklık kazanmıştır. Mesela Bağdat’ta bir lokantanın bombalanması olayında Alman istihbarat görevlilerinin rolü olduğuna ilişkin iddiaların doğru olmadığının kabul edilmesi gerekir“ diye konuştu.

Muhalefet tepkili

Ancak muhalefet saflarından yükselen seslere bakılacak olursa daha yanıt bekleyen pekçok soru işareti var. Hür Demokrat Parti’nin iç politika uzmanı Max Stadler, Gerhard Schröder başkanlığındaki önceki hükümetin uygulamalarının doğru olmadığını savundu. Stadler sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün hükümet, sorgulama yapması için hiç kimseyi Guantanamo’ya göndermeyeceğini söylüyorsa önceki hükümet döneminde de istihbarat görevlilerini oraya göndermek doğru değildi. Bu nedenle de söz konusu sorgulamalarda hukuk devleti sınırlarının ihlal edildiğini düşünüyorum.“

Stadler, iddilarla ilgili bir meclis araştırma komisyonu kurulması yönündeki taleplerini saklı tuttuklarını, bu konudaki parti kararının 7 Mart’a kadar kesinlik kazanacağını da kaydetti.

Araştırma komisyonu konusunda tavır belirlemekte güçlük çeken Yeşiller Partisi içinde ise derin görüş ayrılıkları mevcut. Bazı üyeler, önceki hükümetin koalisyon ortağı olmaları nedeniyle, işin ucunun kendilerine dokunmasından endişe ediyor. Sol Parti ise Alman istihbarat servisinin, Irak, Guantanamo ve Suriye’deki faaliyetlerinde hukukun açıkça çiğnendiğini ve konunun mutlaka kurulacak bir meclis komisyonu tarafından soruşturulmasını talep ediyor.

“Kırmızı çizgi aşılmadı“

Parlamento Denetleme Kurulu’nun Sosyal Demokrat Partili üyesi Olaf Scholz ise Alman ajanların, Guantanamo ve Suriye’de bazı sorgulamalarda hazır bulunduğunu, ancak burada kırmızı çizginin aşılmadığını vurguluyor. Scholz, “İstihbarat görevlilerin faaliyetleri ile işkence olayları arasında herhangi bir bağlantının bulunmadığı aşikârdır. Sorgulanan şahısların ifade vermeleri, tümüyle kendi iradeleri doğrultusunda gerçekleşmiştir“ diyor.