1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Basın özgürlüğüne destek azaldı

Monika Hoegen8 Ekim 2004

Medya ve kalkınma uzmanları, Friedrich-Ebert Vakfı’nın Bonn’da düzenlediği seminerde, basın özgürlüğünün dünya çapında desteklenmesinin geri plana atılmasını eleştirdiler...

https://p.dw.com/p/Ab6n

Estonya’da Bakanlar Kurulu’nun aldığı her karar, internette yayınlanarak herkesin bilgisine sunuluyor. Ancak Estonya bu alanda ayrıcalık oluşturuyor. BM’ye üye 189 ülkeden 96’sında basın özgürlüğüne saygı duyuluyor, 65’inde basın özgürlüğü güçlükle geliştiriliyor, 25’inde ise basın özgürlüğünden söz etmek mümkün değil.

Sansür, televizyon ve radyonun devlet tekelinde olması, muhalif görüşlerin bastırılması ve gazetecilere yönelik baskı ve sindirme metodları birçok ülkede olağan uygulamalar. Birçok insanın basın yayın organlarından yararlanamaması da dünyanın birçok bölgesinde rastlanan bir sorun.

Almanya işbirliğini ihmal etti

Örneğin, dünya nüfusunun yarısı henüz hiç telefon bile kullanmamış. Okuma yazma bilmeyenlerin sayısı da oldukça yüksek. Medya ve kalkınma uzmanları, medya alanında kalkınma işbirliği ile bu soruna çözüm bulunabileceğini tahmin ediyorlar. Medya danışmanı ve proje uzmanı Hendrik Bussiek, Almanya’nın özellikle son yıllarda medya işbirliğini ihmal ettiğini belirterek şunları söyledi:

”Kanımca Almanya, medya alanında kalkınma işbirliğinde, Ortadoğu, Afrika ve Asya’da faaleyit gösteren Hollanda, İskandinavya ve ABD’ye kıyasla son yıllarda büyük gerileme kaydetti. Oysa Almanya bu alanda önemli katkılarda bulunabildi. Çünkü Almanya basın - yayın özgürlüğü ve kamu radyo ve televizyon şebekesi nedeniyle dünya çapında güven duyulan bir ülke. Bu güvenden yararlanılması gerekir."

Medyayı destekleme modası unutuldu

Uzmanlar, kalkınma halindeki ülkelerde medyanın desteklenmesinin bir zamanlar moda olduğunu, bu modanın unutulduğunu ya da kalkınma yardımı için ayrılan bütçenin daralması nedeniyle bir kenara bırakıldığını belirtiyorlar. Bu gidişata son vermek amacıyla hazırlanan öneriler listesini kaleme alan uzmanlardan Bochum Üniversitesi Medya Bilimleri Estitüsü’den Profesör Barbara Thomass hükümeti eleştirdi:

"Şu anda içinde bulunduğumuz durum şöyle: Federal Hükümet’in yok olmaya yüz tutan medya alanında kalkınma yardımı, 1980’li yıllarda hazırlanan bir projeye dayanıyor. Oysa o zamandan bu yana dünyada çok şey değişti."

Almanya’dan somut adımlar bekleniyor

Medya alanında kalkınma yardımının genişletilmesini talep eden uzmanlar, kalkınmakta olan ülkelerde basın özgürlüğünü desteklemek, mali destekte bulunmak, gazetecilik eğitimi sunmak ve özellikle azınlıkların medyadan yararlanmasını sağlamak gerektiğini vurguluyor ve Almanya hükümetinin bu yönde somut adımlar atmasını talep ediyorlar. Profesör Barbara Thomas, bu taleplere kulak verileceği inancında:

"Almanya hükümetinin, devamı 2005 yılında yapılacak olan enformasyon toplumları zirvesinde bu konudan kaçınamayacağını sanıyorum. Uluslararası zirvenin ilkinde Almanya fazla varlık ve ilgi göstermedi. Ancak zirvenin ikinci etabı, bu meseleye eğilinmesi için yeni bir fırsat oluşturacak. Bu yönde ilginin büyük olması beni cesaretlendiriyor."