1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Azerbaycan Batı’dan uzaklaşıyor

Britta Kleymann10 Ağustos 2004

Irak'taki gelişmeler, Azerbaycan'ı da etkiledi. Amerikan aleyhtarlığı ve Batı karşıtlığı daha da gelişti. Türkiye'nin AB üyeliğinin pek mümkün görünmemesi de Batı karşıtı havanın derinleşmesine gelişmesine neden oluyor.

https://p.dw.com/p/Aahs
Azerbaycan Hazar petrolleriyle biliniyor
Azerbaycan Hazar petrolleriyle biliniyorFotoğraf: AP

Avrupa Birliği’nin doğuya doğru genişlemesiyle, birlik sınırları dışındaki “yeni komşular” ilgi odağı haline geldi. Avrupa’nın yeni “komşuluk politikası”, sadece Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna ve Moldavya’yı kapsamıyor. Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan gibi Güney Kafkasya ülkeleri de bu kapsama giriyor. Batılı ittifaklarla işbirliği yapmaya temelde sıcak bakan bu üç ülke, Avrupa Konseyi ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı AGİT’e üye.

Ancak uzmanlar, müslüman ülke Azerbaycan’ın batıya sırt çevirerek, kendine yeni müttefikler arayabileceği uyarısında bulunuyorlar.

Azerbaycan politik ve ekonomik açıdan çelişkili bir konumda. Avrupa ile Orta Asya ve Rusya ile Ortadoğu arasında, kesişme noktasında yer alan bu ülke, petrol kaynakları nedeniyle batılı sanayi devletlerinin, Rusya’nın ve İran’ın ilgi odağında. Ermenistan ile Dağlık Karabağ bölgesi nedeniyle süren gerginlik de 10 yılı aşkın bir süredir bölgede sorun kaynağı oluşturuyor.

Kaygı verici gelişme

Azerbaycan hükümeti devlet olarak egemenliğini garanti almak ve tüm taraflarla olumlu ilişkiler içinde olmak için çaba gösteriyor. Ancak son zamanlarda Azeri halkı arasında batı aleyhtarı bir eğilim başgöstermeye başladı. Başkent Bakü’deki Barış ve Demokrasi Ensitüsü’nde uzman olarak görev yapan Arif Yunus, bu gelişmeyi kaygıyla izliyor:

“Azerbaycan’da batı dünyasına, ve özellikle ABD’ne bakış açısı olumsuz yönde değişime uğradı. Irak’da olanlar, halkın görüşünü çok etkiledi. Böylece çelişkili bir durum ortaya çıktı: Tümüyle Amerika yanlısı olan hükümet, Amerikalılar’ın gözüne girmek için elinden geleni yapar, Irak’a birlik gönderirken, halk arasında Amerikan aleyhtarlığı yaygın.”

Amerikalılar’ın “teröre karşı savaş”ı, Azeriler‘in gözünde İslam’a karşı savaşa dönüştü. Azerbaycan’da eleştirel bir bakışla izlenen sadece ABD’nin tutumu değil. Avrupa ülkeleri de, İslam karşısındaki tutumları, örneğin Türkiye’nin AB’ne üyeliği karşısında izledikleri politika nedeniyle hoşnutsuzluk uyandırıyor.

Türkiye’nin AB üyeliği

Arif Yunus şunları söylüyor: “Örneğin, Türkiye’nin AB’ne alınmaması... Bu tutum Azerbaycan’da nasıl değerlendiriliyor? Azeriler, Avrupa Konseyi’nin, Avrupa Birliği’nin, hristiyan klübü olduğunu, Türkiye’yi insan hakları alanında sorunlar olduğu için değil, müslüman ülke olduğu için kabul etmediğini düşünüyor. AB’ne hiçbir zaman müslüman bir üye alınmayacağı kanısı yaygın. İslam dünyasında, özellikle Azerbaycan ve Türkiye’nin ortak görüşü böyle.”

Avrupa’nın İslam’a karşı olduğu varsayımı, Azeriler tarafından kimliklerine gösterilen tepki olarak değerlendiriliyor. Azerbaycan’da, batının ve Amerikalılar’ın, sadece petrol kaynaklarıyla ilgilendiği, ülkenin gerçek durumunun gözardı edildiği inancı hakim. Komşu ülke Gürcistan‘a , hukuk devleti ilkelerinin ve barışın güvence altına alınması için AB tarafından 4 milyon EURO yardım ödenirken, Azerbaycan’ın gözardı edilmesi tepki uyandırıyor. Azeri politika uzmanı Arif Yunus, batının izlediği dar görüşlü tutuma yönelik tepkilerin, Azerbaycan’ı kökten dinci eğilimlere yaklaştırabileceğinden endişe ediyor.