Avrupa internet suçlarına çözüm arıyor

İnternette kredi kartınız ve banka bilgileriniz çalındıysa, bu durumda ne yapardınız? Ya da diğer verilerin çalınmasına, çocuk pornografisine, veya virüslere ve bilgisayar solucanlarına karşı nasıl mücadele verirdiniz? İnternette yayınlanan terör çağrılarına ve teröristlerin bomba üretimine ilişkin internette sundukları bilgilere karşı ne gibi önlem alabilirdiniz?

Aslında Avrupa Konseyi, bundan daha dört yıl önce sanal suçlarla mücadele amacı ile bir Sözleşme imzalamıştı. Şimdi uzmanların üzerinde tartıştığı nokta, bu sözleşmenin nasıl uygulamaya konulacağı. Açık olan şey, Avrupa’da her ülkenin bu konuda kendi ulusal yasalarını çıkartması. Ancak bu da yeterli değil! Zira, uluslararası internet çeteleri ile mücadele için ülkelerin ulusal yasalarının birbiriyle uyumlu hale getirilmesi gerekiyor. İşte burada sanal suçlarla tek tek ülkelerin mücadelesi yerine, Avrupa Konseyi’nin Sözleşmesi, sınırötesi bir ortak zemin oluşturmayı amaçlıyor. Avrupa Konseyi’nin Genel Sekreter Yardımcısı Bour-Buquicchio bu konuda şunları söylüyor: “Çok açık: Sanal suçlar uluslararası bir sorun! Bu sorunu tek tek devletlerin çözebileceğine inanmak hiç gerçekçi değil. Bu sorunla küresel düzeyde mücadele edilebilir. Onun için dünya çapında geçerli normlara ve bu suçları takip edecek makamlara ihtiyaç var.”

”Güven kaybı” etkeni

Ancak tabii sadece suçları takip edecek makamlar ile iş bitmiyor. İnternette hizmet veren özel şirketlere de burada büyük sorumluluk düştüğü, çünkü bu şirketlerin doğrudan kullanıcılara hitap ettikleri ve verilere doğrudan ulaşabildikleri belirtiliyor. Bilgisayar yazılım devi Microsoft’un Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’daki internet güvenliğinden sorumlu yetkilisi Laurent Masson şunları söylüyor: “Kanımca, internet suçları asıl, güven kaybından dolayı ortaya çıkıyor. İnternet’te hizmet veren şirketler sanal suçlarla mücadele etmeye yanaşmazlarsa, orta, hatta kısa vadede büyük ekonomik zararlara uğramaları kaçınılmaz olur. Örneğin, internet üzerinden online ticaretleri ele alalım. Kullanıcı burada güvenini yitirirse, bunun elbette hizmet veren şirketlere yansıması olacaktır.”

Microsoft yetkilisi Masson, devletler ulusal yasalar düzeyinde zemin hazırlamasalar bile, özel şirketlerin buna rağmen sanal suçlarla mücadele etmek üzere katkıda bulanabileceklerine inanıyor: “Son dönemlerde sanal suçlarla mücadele için polise bazı imkanlar sağladık. Örneğin, Kanada Polisi ile ‘CETS’ kısa adı altında bir porgramm geliştirdik. Bu programla çocuk pornografileri içeren sayfalarının geriye doğru araştırılması mümkün oluyor. Bu program şu anda 15 ülkede kullanılıyor. Bence, Microsoft gibi büyük şirketler, bu tip araçların geliştirilmesinde sorumluluk taşıyor.”

Sanal Suçlarla Mücadele Sözleşmesi

Şimdiye kadar Avrupa Konseyi’nin sanal suçlarla mücadele için hazırladığı Sözleşme, Konsey’e üye 47 ülkenin yarısı tarafından imzalanmış durumda. Ancak Konsey’e üye olmayan ABD, Arjantin, Brezilya, Hindistan ve diğer bazı ülkeler de Sözleşme’yi imzaladılar. Almanya ise, imzaladığı bu Sözleşme’yi, yakın bir zamanda Federal Meclis’in de onayından geçirecek.