1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ödeme sisteminde açık

4 Mart 2012

Kısa zamanda Avrupa merkez bankaları arasındaki ödeme sisteminde kamuoyunda fark edilmeksizin 800 milyar euroluk alacak birikti. Euro Bölgesi’ni bir para politikası felaketi mi bekliyor?

https://p.dw.com/p/14Epj
Fotoğraf: Fotolia

Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Lehmann, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi’yi Euro ödeme sistemindeki riskler karşısında uyardı.

Gidişatı ilk fark eden Münih’teki Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü ifo oldu. Almanya Merkez Bankası bilançosundaki bir kalem, Enstitü Başkanı Hans-Werner Sinn ve asistanı Timo Wollmershaeuser’in dikkatini çekti. 2010 yılı sonu itibariyle 326 milyar euroyu bulan bu meblağ Almanya Merkez Bankası’nın Avrupa ödeme sistemi TARGET bünyesindeki alacaklarının toplamını yansıtmaktaydı.

Timo Wollmershaaeuser bu kalemin hacim açısından dikkatlerini çektiğini ve merkez bankası bilançosundaki diğer yüz milyarlarca euroluk kalemler arasında bile göze battığını söylüyor.

Unutulan kalem

İlginç olan, bu iki ekonomistten önce kimsenin ödeme sistemi TARGET üzerinde kafa yormamış olmasıydı. Ödeme sistemiyle ilgili rapor ve bültenlerin tümü Euro’ya geçiş öncesinin tarihini taşıyordu ve çeşitli risk senaryolarına da yer vermekteydi.

Eurozeichen mit Rost
Fotoğraf: Fotolia/K.F.L.

Daha sonra sıra, Almanya Merkez Bankası’nın yüz milyarlarca euroluk alacaklarının karşılıklarını aramaya geldi. Merkez bankasına kim bu kadar borç yapmıştı? Kısa zamanda alacakların karşılığının diğer merkez bankalarının bilançolarında kayıtlı olduğu anlaşıldı.

Diğer merkez bankalarının bilançolarındaki rakamları bir araya getirdikten sonra Euro ödeme sisteminden alacaklı olan tek Euro Bölgesi merkez bankası, Almanya Merkez Bankası olduğu ortaya çıkmıştı.

Borçların tümü Yunanistan, İrlanda, İtalya, Portekiz ve İspanya merkez bankalarının imzasını taşıyor.

Merkez bankalarının kayıtlarındaki Avrupa sınır ötesi ödeme sistemi TARGET kaleminde biriken parayı, teminatı tartışmalı yüksek krediler olarak da nitelendirmek mümkün.

Astronomik rakam

Euro Bölgesi ülkelerindeki bankalar arası ve müşteri ödemelerini düzenleyen Gerçek Zamanlı Toptan Mutabakat Sistemi’ne kısaca TARGET deniyor.

Örneğin bir Alman şirketi Yunanistan’daki bir şirkete makine satıyor. Yunan şirketinin bankası makinenin bedelini Alman ihracatçının bankasına yatırıyor ve bedel Alman şirketinin alacak dekontuna kaydoluyor.

Wirtschaftsforscher Hans-Werner Sinn
ifo Başkanı Hans-Werner SinnFotoğraf: dpa

Almanya Merkez Bankası, Alman şirketinin bankasındaki TARGET hesabına aynı tutarı aktarıyor ve TARGET sisteminden alacaklı duruma geliyor. Yani Almanya Merkez Bankası adına ödeme yaptığı Yunan ithalatçının alacaklısı oluyor. Bu ödeme sisteminin ince ayrıntılarını işin uzmanları bile tam olarak çözemiyor.

Kesin olan Almanya Merkez Bankası’nın TARGET alacak hesabının 500 milyar euroyu aşmış olması. Hollanda, Lüksemburg ve Finlandiya merkez bankaları da eklendiği zaman TARGET’teki toplam alacak pozisyonu 800 milyar euroyu buluyor.

Sanal para matbaası

Commerzbank baş iktisatçısı Jörg Kraemer bu paranın milli merkez bankalarının sanal banknot matbaalarında basılmış sanal paradan başka bir şey olmadığını belirtiyor. Almanya Merkez Bankası’nın hesap bakiyesi hakkında da şunları söylüyor:

“Para birliği istikrarlı olduğunda problem çıkmaz ve birkaç ayda durum normalleşir. Ödeme sistemi TARGET'ten alacaklı olmak normal sayılır. Ancak parpa birliği dağılacak olursa Almanya Merkez Bankası'nın alacakları elinde kalır ve zarar hanesine yazılır. 500 milyar euro gibi yüksek bir tutar Almanya Merkez Bankası'nın bilançosunu bozar ve bütün para sistemi temellerinden sarsılır.”

Avrupa Merkez Bankası'nın borçlu ülkeleri sürekli para basarak kurtaramayacağını belirten Commezbank baş iktisatçısı tek kurtuluşun, borç ülkelerinin ekonomilerini modernize edip bütçelerini sağlığa kavuşturmaları olduğunu vurguluyor. Jörg Kraemer'e göre, Avrupa Merkez Bankası yüksek TARGET borçları yüzünden sistemi ayakta tutmaya mecbur olduğundan, hem borçlu hem de alacaklı ülkelerin hükümetleri üzerindeki borç krizini çözme baskısını azaltmış oluyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Klaus Ulrich/A. Günaltay

Editör: Hülya Köylü