1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye'ye 'soykırım' çağrısı

15 Nisan 2015

Avrupa Parlamentosu, Türkiye'yi Osmanlı döneminde Ermenilere karşı 'soykırım' yapıldığını tanımaya çağırdı. Ankara'dan kabul edilen karara sert tepki geldi.

https://p.dw.com/p/1F98S
Fotoğraf: imago/Cityfiles

Avrupa Parlamentosu (AP), ezici oy çoğunluğuyla kabul ettiği "Ermeni soykırımının 100'üncü yıldönümü" başlıklı kararda, Ankara'yı "soykırımı" tanımaya, arşivlerini açmaya ve Erivan'la barışmaya çağırdı. AP'deki siyasi gruplar tarafından ortaklaşa kaleme alınan karar metninde, AP'nin "Osmanlı İmparatorluğu'nda hayatını yitiren 1,5 milyon masum Ermeni'yi andığı" ve "soykırımın" 100'üncü yıldönümünü anma etkinliklerine katıldığı belirtilip, Avrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu'ndan da katılması istendi.

Metinde, Ermenilerin 1915-1917 yılları arasında yaşadıkları "trajik olayların" Birleşmiş Milletler'in 1948 yılında hazırladığı Soykırım Suçunun Cezalandırılması ve Önlenmesi Sözleşmesi'nin "soykırım" tanımı kapsamına girdiği görüşü yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Ermenilere yönelik taziye mesajlarının "memnuniyet verici" olarak değerlendirildiği kararda, Türkiye'ye "soykırımın" 100'üncü yıldönümünü fırsat bilip "Ermeni soykırımını tanıma" ve "Ermeni ve Türk halkları arasında barış" için geçmişle yüzleşmeye devam etme çağrısında bulunuluyor.

Kararda, "soykırımlar ve insanlığa karşı suçların anılması" için uluslararası bir gün ilan edilmesi önerisine de yer veriliyor. Ankara'dan "Ermeni kültürel mirasını korumaya ve bu mirasın geçen yüzyılda yok edilen veya tahrip olan envanterini çıkarması" talep ediliyor. Ermenistan ve Türkiye'ye Avrupa uluslarının barış deneyimlerinden esinlenme çağrısının da yer aldığı kararda, iki ülkeden ilişkilerini normalleştirmek için 2009 Zürih protokollerini "ön koşulsuz" ve "sınırı açarak" uygulamaya koymaları da isteniyor.

Avrupa Parlamentosu, kabul ettiği karar metni ile "Ermeni soykırımı" konusunu zaten sancılı olan AB-Türkiye ilişkilerinin parametrelerinden biri haline de getirmiş oldu.

Türkiye-Ermenistan ilişkileri

Oylama öncesi genel kurulda düzenlenen oturumda AB dönem başkanlığı adına söz alan Letonya Avrupa İşleri Bakanı Zanda Kalnina-Lukasevica, "Ermeni soykırımı" konusunda net bir ifade kullanmadı. AB ülkeleri arasında 1915 olaylarının "soykırım" olup olmadığı konusunda görüş ayrılığı bulunduğunu hatırlattı.

Kalnina-Lukasevica, bugün önemli olanın Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkileri normalleştirmek olduğunu belirterek normalleşme için 2009 protokollerinin temel alınması gerektiğini ifade etti.

Brüssel Mitglieder Europäisches Parlament Schweigeminute Armenien Völkermord
Oylama öncesi ölen Ermeniler anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunulduFotoğraf: Reuters/F. Lenoir

Avrupa Komisyonu adına söz alan Bütçe ve İnsan Kaynaklarından sorumlu üye Kristalina Georgieva ise 100'üncü yıl anma törenlerini desteklediklerini belirtip "Adı ne olursa olsun, bu katliamlar inkâr edilemez" şeklinde konuştu. Bulgar üyenin "soykırım" terimini net ifadelerle kullanmaması çok sayıda AP üyesi tarafından eleştirildi.

AP'deki gruplar ne dedi?

AP'deki Hristiyan Demokrat Grubu (EPP) adına konuşan Alman parlamenter Elmar Brok 20'inci yüzyılda çok sayıda soykırım yaşandığını ifade ederek kendi ülkesi Almanya, Bolşevik rejimler ve Stalin diktatörlüğünü örnek gösterdi. Brok, "Ermeni soykırımı" konusunda net bir mesaj göndermek ve bu tür soykırımların kabul edilemez olduğunu ifade etmek istediklerini söyledi.

Sosyal Demokratlar adına söz alan Alman üye Knut Fleckenstein da soykırımları konuşmak ve arşivleri açmak gerektiğini söyleyip, bugün alınan kararın "siyasi amaçla kullanılmaması" çağrısında bulundu.

Liberal Grup adına konuşan Fransız parlamenter Jean-Pierre Cavada, Türkiye'den Ermenilere yönelik taziye mesajlarının yetersiz kaldığını savundu. Eski Almanya Başbakanı Willy Brandt'ın 1970 yılında Varşova'daki Yahudi gettosu anıtı önünde diz çöküşünü anımsatan Cavada, "Türkiye'nin Willy Brandt'ı nerede?" şeklinde bir soru yöneltti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Brandt'ı örnek alma çağrısında bulundu.

Kararın hukuki yaptırımı yok

AP tarafından alınan kararın hukuksal bir yaptırımı bulunmuyor. Ancak, siyasi bir tavır olan bu kararla birlikte "Ermeni soykırımı" AP tarafından Ankara'nın AB sürecinde resmen olmasa da "de facto" bir kriter haline geliyor. Türkiye'nin üyeliğinin, katılım müzakerelerini tamamlaması halinde AP'den onay alması gerekiyor.

Ankara'dan tepki

Ankara'dan da kararın kabul edilmesinin hemen ardından açıklama geldi. Avrupa Parlamentosu'nu Türkiye - AB ilişkilerinin gelişmesine engel çıkarmakla eleştiren Türkiye Dışişleri Bakanlığı, kabul edilen belgeyi 'gülünç bir karar metni' olarak nitelendirdi. Bakanlığın açıklamasında, "Tarihi ve hukuku katleden bu metni kabul edenleri ciddiye almıyoruz. AB vatandaşlarının 2014’teki seçimlere %42 oranındaki katılımı, bu Parlamento’nun AB siyasi kültüründeki yerini zaten göstermektedir. Her bakımdan eşine az rastlanır 'tutarsızlıktaki' bu metni, anılan kuruma, ileride hatırlamak istemeyeceği belgeler arasında yerini almak üzere aynen iade ediyoruz" ifadelerine yer verildi.

"1915 olayları ile ilgili olarak Türkiye’nin son yıllarda hafıza ödevini layıkıyla yerine getirdiğini" savunan Bakanlık, Ermenistan'ın da aynı olgunluk düzeyine ulaşmasını umut ettiklerini belirterek "Avrupa Parlamentosu üyelerinin, 1915 meselesiyle ilgilenmeden önce, kendi tarihleriyle yüzleşmelerinde, özellikle Birinci Dünya Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı gibi insanlığın en korkunç felaketindeki rol ve sorumluluklarını hatırlamalarında yarar vardır" diyerek açıklamasını sürdürdü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da oylama yapılmadan önce Avrupa Parlamentosu'ndaki karar metnine tepki göstermişti.

©Deutsche Welle Türkçe

Kayhan Karaca / Strassbourg