1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Antisemitizmle mücadele çağrıları

Cornelia Rabitz / Berlin29 Nisan 2004

Berlin’de AGİT’in düzenlediği ve dün başlayan Antisemitizm Konferansı’nda antisemitizmle kararlı mücadele çağrısının yer aldığı konuşmalar yapıldı. 50 ülkeden heyetlerin katıldığı konferansın ilk günündeki gelişmeleri Cornelia Rabitz izledi...

https://p.dw.com/p/AbIq
Konferansın açılış konuşmasını dün Almanya Cumhurbaşkanı Rau yaptı...
Konferansın açılış konuşmasını dün Almanya Cumhurbaşkanı Rau yaptı...Fotoğraf: AP

Bundan 60 yıl önce Avrupalı Yahudiler‘e soykırım planlarının yapıldığı binanın, üst düzeyde katılımcıların yer aldığı Antisemitizm Konferansı’nın düzenlendiği yerin hemen yakınında bulunması rastlantı olmasa gerek. Dışişleri Bakanı Joschka Fischer de bu duruma atıfta bulunduktan sonra şunları söyledi:

”Bu davetin sahibi olarak bizler, Şoa’nın, yani Yahudiler‘in Nasyonal Sosyalistler tarafından katledilişinin tarihi ve vicdani sorumluluğunu kabul ettiğimizi söylemek isteriz. İnsanlık tarihinin bu yüz kızartıcı cinayetleri, gelecekte de Almanya’nın politikasını belirleyen bir faktör olarak niteliğini koruyacaktır.”

Antisemitizmin tarihi değil, günümüzde de tehdit niteliğini ve güncelliğini koruyan bir fenomen olduğu, hiçbir şekilde haklı gösterilemeyecek bu olayla her düzeyde mücadele edilmesi gerektiği, tüm katılımcıların birleştiği noktalardı. Konuşmacıların yaklaşık tümü, etkili bir mücadele için medeni cesaretin, gelişmiş bir hoşgörü kültürünün ve nesnelliğin taşıdığı önemin altını çizdiler.

Powell’ın uyarısı

ABD Başkanı Colin Powell da demokratik ülkelerde artış gösteren Yahudi düşmanı akımların yarattığı endişelere değinerek ”Bu huzursuzluk verici eğilime karşı kararlı ve etkili önlemlerin alınması konusunda hepimiz fikir birliği içindeyiz” diye konuştu.

Alman Dışişleri Bakanı Fischer, antisemitizmin bütün bireyleri tehdit eden bir unsur olduğunun ve bununla mücadelede sivil toplumun taşıdığı önemin altını çizdi. Fischer, ”Kendi aramızda yaşayan azınlıklarla öncelikle de Yahudi dini mensuplarına karşı nasıl davrandığımız, bizim hakkımızdaki yargı bakımından belirleyici bir faktördür. Yahudilerin kendilerini bizim aramızda ne ölçüde esenlik ve güven içinde hissettikleri, bizim demokrasimizin niteliği hakkında fikir veren önemli bir kriterdir" diye konuştu.

AB’nin genişlemesi

Alman Yahudi Cemaatleri Merkezi Başkanı Paul Spiegel, AB’nin genişlemesi sürecine atıfla, Yahudi düşmanlığının birçok ülkede halen varlığını koruduğu endişesini taşıdığını vurguladı. Spiegel sözlerini, ”Genişlemiş Avrupa’nın en önemli görevlerinden biri, bazı doğu Avrupa ülkelerinde var olan geleneksel Yahudi düşmanlığına karşı etkili bir mücadele yürütmektir” şeklinde sürdürdü. Ancak bunun önceden sanıldığı kadar kolay olmayabileceğini de sözlerine ekledi.

Rau’nın mesajleri

Ortadoğu bölgesinde yaşanan gerginlikler ve İsrail devletinin Filistin halkına karşı izlediği politikanın, konferanstaki atmosferi etkilememesi gerektiğini düşünen Almanya Cumhurbaşkanı Johannes Rau ise İsrail aleyhtarlığı maskesi altında yapılan Yuhudi düşmanlığı konusunda uyarılarda bulunarak, İsrail’in izlediği güncel politikayı açıkça ve nesnel üslupla eleştirenlerin de Yahudi düşmanı olarak damgalanmaması gerektiğini savundu. Rau şöyle devam etti:

”İsrail devleti kurulduğundan beri var oluşuyla ilgili tehditlerin gölgesinde yaşıyor. Onların bu durumu gözetilirse, İsrail’in asla eleştirilmemesi gerektiği görüşü yerine bu eleştirilerin sağduyulu bir dozda dile getirilmesinin daha doğru olacağına inanıyorum.”