1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ankara'da kritik oylama

Zeynep Gürcanlı / Ankara5 Eylül 2006

Lübnan’a asker gönderme tezkeresi Ankara’da tansiyonu yükseltti. Muhalefetin büyük tepki gösterdiği asker gönderme tezkeresi bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde oylamaya sunuluyor. Tezkerenin kabul edilmesi için oylamada, salt çoğunluğun sağlanması gerekiyor...

https://p.dw.com/p/AZia
TBMM, Lübnan'a asker gönderme tezkeresini bugün oyluyor
TBMM, Lübnan'a asker gönderme tezkeresini bugün oyluyorFotoğraf: AP

Türkiye Büyük Millet Meclisi, Lübnan'daki Birleşmiş Milletler barış gücüne Türk askeri gönderilmesini öneren hükümet tezkeresini oyluyacak. Meclis aritmetiğine bakıldığında, Lübnan'a asker gönderilmesi kararının geçeceği neredeyse kesin gibi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi Meclis'te kararın geçmesini sağlayacak çoğunluğa sahip. Partide son güne kadar asker göndermeye “hayır” diyeceğini açıklayan milletvekillerinin sayısı ise bir elin parmaklarını bile geçmiyor.

Muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi'nin tüm vekilleri ise karar blok halinde "hayır" oyu verecekler. Parti, bu işi o kadar sıkı tutuyor ki, ayağı kırıldığı için raporlu olan bir milletvekili bile, sadece "hayır" oyu vermek için yarım saatliğine Meclis'e getirilecek.

Hayırcılar ve evetçiler

İktidar ve muhalefet arasındaki bu görüş ayrılığı, Türk halkına da yansımış durumda. Ancak Meclis'teki aritmetiğin aksine, medya kuruluşlarının yaptığı kamuoyu anketlerinde "asker göndermeye hayır" diyenlerin sayısı, az farkla da olsa, "evetçilerden" daha fazla.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de "hayırcılar" kampında yer alıyor. Sezer, yaklaşık 10 gün önce yaptığı açıklamada, Türkiye'nin terörle mücadelesi sürerken, üstelik yurtdışından hiçbir ülke bu mücadeleye yardımcı olmazken, Türk askerinin Lübnan'a gönderilmesinin "yanlış olacağını" söylemişti. Sezer'in PKK mücadelesi ile Lübnan'a asker gönderme arasında kurduğu bu paralellik kamuoyunda da büyük destek gördü.

Erdoğan’ın beklenmedik çıkışı

Böylesine gergin bir ortamda ilk kıvılcım ise geçen hafta sonu ortaya çıktı. 1 Eylül dünya barış gününde uğradıkları PKK saldırısında ölen altı Türk askerinin cenaze törenlerinde aileler, hükümeti açık açık, üstelik sert ifadelerle eleştirdiler. Bu sert eleştiriler de hükümette gerilime, Başbakan Erdoğan'ın ise soğukkanlılığını kaybetmesine neden oldu. Erdoğan, dün Balıkesir'de yaptığı konuşma sırasında “artık şehit istemiyoruz” diye bağıran bir vatandaşa çok sert yanıt verdi. Erdoğan, “Askerlik, yan gelip yatma yeri değildir” dedi.

Başbakan'ın, Türk kamuoyunun en hassas noktasındaki bu sert çıkışı hükümetin işini de iyiden iyiye zorlaştırdı. Çünkü bundan sonra Lübnan'da görev yapacak Türk askerinin başına gelebilecek her olay, kamuoyundaki "hayır cephesinin" lehine puan olarak yazılacak. Bu durum, önümüzdeki yıl iki kritik siyasi olaya, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimlere hazırlanana Başbakan Erdoğan ve partisi için "büyük risk" anlamına geliyor.