Analiz: Irak'ta seçim tartışmaları
7 Ocak 2005Irak hükümetinin eski güvenlik danışmanlarından Muvaffak El Rubai, 30 Ocak’ta yapılması öngörülen seçimlerin bir hafta dahi ertelenmesinin ülkede bir iç savaş patlak vermesine neden olabileceği uyarısında bulunuyor. Irak’ın eski dışişleri bakanlarından Adnan Paçacı da tam tersine, seçimlerin planlanan zamanda yapılmaması durumunda şiddetin artacağını, iç savaş sürecinin başlayacağını ileri sürüyor. Bu iki görüş farklı gerekçelere de dayansa iç savaş ihtimaline işaret ediyor.
Irak seçimlerinin ertelenmesine ilişkin yürütülen tartışmada hukuksal, duygusal, siyasi ve taktik gerekçeler birbirine karışıyor. Terör örgütleri ise şiddet ortamını körükleyen eylemlere imza atarak seçimlerin ülke çapında düzenli bir şekilde yapılabilme ihtimaline gölge düşürdüler. Irak’ta nüfusun çoğunluğunu oluşturan Sünniler’in ya korkularından ya da inançlarından dolayı sandık başına gitmeyecekleri anlaşılıyor. Seçimlerin söz konusu nedenlerden ötürü yaklaşık 6 aylık bir süre sonrasına ertelenmesi gerektiğini savunan Sünni siyaset çevrelerine başka siyasi gruplar da destek veriyor.
Ertelemeye karşı çıkanlar ise şu soruyu soruyorlar: Irak’ta altı ay sonrası huzur ve istikrar ortamının sağlanacağını, Iraklılar’ın tamamının güvenli bir şekilde seçimlerde oylarını kullanabileceğini kim garanti edebilir? Erteleme yanlıları, bu soruyu yanıtlamakta haklı olarak zorlanıyorlar. Yasalar şimdilik seçimlerin öngörülen tarihte yapılmasını savunanlardan yana. Irak geçici anayasası, seçimlerin 31 Ocak tarihine kadar yapılmasını şart koşuyor. Seçim tarihi, BM tarafından alınan bir kararla da onaylandı. Yine de 30 Ocak seçimlerinin ardından değiştirilmesi beklenen geçici anayasanın ne kadar önem taşıdığı da tartışılır.
Uzlaştırma önerileri
İki tarafı uzlaştırma amacıyla ortaya atılan öneri ise kısmi seçimler öngörüyor. Buna göre, bilinen nedenlerden ötürü seçimlerin yapılamayacağı bölgeler dışında bütün Irak’ta sandık başına gidilecek. Ancak mevcut yasal düzenleme, bu öneriye imkan tanımıyor. Öneriye gereken zemini sağlamak için Irak’ı farklı seçim bölgelerine bölen bir yasal düzenlemeye gidilmesi gerekiyor.
Seçimlerin ertelenmesine ne BM ne Amerikalılar ne bağımsız Irak Seçim Komisyonu tek başına karar verebiliyor. Seçim yetkilileri ise yürütülen tartışmaya rağmen oylamanın zamanında yapılabilmesi için çaba harcıyorlar. Irak Yüksek Seçim Komisyonu, son olarak seçim merkezlerinin sayısını önemli ölçüde azaltan bir düzenlemeye gitti. Değişiklik, seçim merkezlerinin daha kolay korunabilmesini hedefliyor. Terör olaylarının yoğun olarak yaşandığı Sünni bölgelerinde, seçmenlerin kütüklere kayıt işlemi ve oy kullanabilmelerini aynı günde yapabilmeleri de sağlandı.
Bölünme tehlikesi ve iç savaş ihtimali, Irak’ta şu aralar “milli uzlaşma“ ve “karşılıklı anlayış“ kavramlarının sık sık ifade edilmesine neden oluyor. Bütün siyasi çevrelerden yükselen bu uzlaşma havası, Irak seçimlerinde yeni düzenlemeler yapabilmek için gerekli. Ancak değişiklik yapabilmek için artık fazla zaman kalmadı.