1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’da rüzgar piyasası hızlı esiyor

Peter Stützle / DW25 Temmuz 2006

Günümüzde elektrik üretiminde kullanılan rüzgar türbinleri önemli bir ekonomik faktör haline geldi ve ürettiği türbinlerin yüzde 71’ini ihrac eden Alman şirketleri ‘rüzgar’ piyasasının global oyuncuları arasına girdi. Berlin’de açıklanan 2005 ila bu yılın ilk yarısına dair rakamlar umut verici…

https://p.dw.com/p/AbYr
Almanya'da elektriğin yüzde 7'si rüzgar enerjisinden elde ediliyor
Almanya'da elektriğin yüzde 7'si rüzgar enerjisinden elde ediliyorFotoğraf: AP

Dünya piyasasındaki payının hissedilir ölçüde küçülmesi belki başka branşlardaki Alman şirketleri için büyük endişe kaynağı olabilir. Ama bu rüzgar enerjisi ile uğraşanlar için önemli değil. Nedenini, rüzgar teknolojisi sözcüsü ve Alman Makina ve Tesis İmalatçıları Birligi üyesi Norbert Giese şöyle açıklıyor: “2004 – 2005 yılları arasında sadece nispi payımız %50’den %38’e düştü. Mutlak rakamlara döktüğümüzde, Almanya’daki tesislerimizde %30 daha fazla katma değer yarattık. İş hacmimiz 3,1 milyar euro’dan 4 milyar euro’ya çıktı. Olağanüstü artış kaydettiğimizi söylemek herhalde yanlış olmaz.”

Simens Wind Power Limited Şirketi’nin genel müdürü olan Giese, global rüzgar enerjisi piyasasinin hızla büyüdüğüne, Almanya’da ise kapasite sınırına dayanıldığına işaret ediyor. Dev rotorları gerektiren rüzgar dinamoları için kaynakların kısıtlı olduğunu söyleyen Giese, “Rüzgara elverişli alanları sonsuza kadar genişletmek de mümkün değil. Şimdiye kadar rüzgar enerjisine bizim kadar önem vermeyen ülkeler şimdi arayı kapatmaya başladılar. Öncelikle Kuzey Amerika, Birlik Avrupası, Hindistan ve Çin rüzgar enerjisinin daha başlarındalar” dedi.

Dış ülkelerdeki artış oranları gerçekten de görülmeye deger. Alman rüzgar enerjisi enstitüsünün hesaplamalarına göre, rüzgar enerjisinin global elektrik üretimindeki payı her üç yılda bir kat artıyor. Çin ve Hindistan gibi ülkelerin rüzgar dinamolarını yerli tesislerde imal etmelerine rağmen rüzgar türbinlerinde, Alman ileri teknolojisinin ürünü olan ara malları kullanıyorlar.

Norbert Giese, bütün dünyada rüzgar enerjisinin hızla yayılmasına iki neden gösteriyor. Bunlardan birincisi ikmal garantisi. Yani dışa bağımlı olunmadığı ve başka bir ülke rüzgar vanasını kapatamayacağı için rüzgardan elektrik üretmek son derece güvenli. İkinci neden ise rüzgarın enerji maliyetini düşürücü rol oynaması.

Giese, “Bundan yıllar önce rüzgar ile fosil enerji kaynakları arasındaki maliyet makasının günün birinde kapanacağını söylemiştik. Bunun henüz bütün dünyada gerçekleşmediği doğru. Ancak dünyanın bazı bölgelerinde rüzgar türbinleri, aynı miktarda elektrik üreten yeni doğal gaz santrallarından ucuza geliyor” diyor.

Ancak rüzgar enerjisi Almanya’da henüz pahalı ve sübvansiyonla ayakta durabilen bir branş olma imajından kurtulamadı. Norbert Giese bunun, rüzgar enerjisinin maliyetinin, amortisman süresini doldurmuş eski termik santrallar ile kıyaslanmasından kaynaklandığı görüşünde. Giese, yeni inşa edilmiş termik santrallar ile kıyaslandığında rüzgarın çok daha ucuza elektrik ürettiğini belirtiyor ve “Maliyet makası oldukça kapandı. Tükenen enerji hammaddeleri biraz daha pahalandığı takdirde, rüzgar enerjisinin karma elektrik maliyeti üzerinde ucuzlatıcı etki yapacağı söylenebilir” diyor.

Almanya elektriğinin yüzde 7’sini rüzgardan elde ediyor. Ama rüzgar her zaman esmediği için açığın konvansiyonel santrallarla kapanması gerekiyor. Norbert Giese ise doğal sartların bu sınırı asmaya elverişli olduğunu iddia ediyor.